eski haline hiç benzemeyen, demokrasi adı altında verilen tavizlerle bölünme sürecinin kısaltılacağı , her değerinin erozyona uğradığı türkiye...
yeni türkiye birçokları için farklı anlamlar içeriyor. daha demokratik bir türkiye, askeri vesayetin olmadığı bir türkiye gibi anlamlar...
aslında yeni türkiye'nin kurucuları da bu anlamlar konusunda sıkıntı yaşıyor olmalı.
yeni türkiye'nin yaratılış sürecinin önemli bir parçası olan yeni anayasayı insanlara onaylattırmak için "kenan evren ile, darbelerle hesaplaşacağız" dememişler miydi?
peki ne oldu?
kenan evren ile hesaplaşıldı mı?
kenan evren'i bir yana bırakalım, çevik bir'den hesap soruldu mu?
o da mı olmaz? peki o zaman. e-muhtıranın yazarı yaşar büyükanıt vardı, o ne oldu?
hesaplaşıldı mı? tam tersi. kendisine e-muhtırası ile akp'nin oylarını katlaması/kemikleştirmesinin karşılığı olarak devlet şeref madalyası takıldı. gelen tabağı boş göndermedi yani akp iktidarı.
kısacası darbelerle hesaplaşılmadı.
hesaplaşılan şeyler yok mu? olmaz mı. türkiye'nin terörle mücadele etmiş kahraman subaylarıyla hesaplaşıldı.
pkk'ya cizre'yi dar eden komutan olarak bilinen cemal temizöz ile hesaplaşıldı.
o dağları teröristlere dar eden özel kuvvetlerin komutanı ile, öcalan hainini ülkeye getiren engin alan ile hesaplaşıldı.
kimilerine göre engin alan, cemal temizöz darbeci, cuntacı, o bu vs.
hukukun bazı ilkelerinden bahsetmek isterdim ama gerek yok. zira karşımızda o kadar olgun insanlar yok.
karşımızdakilere günah demek isterdim ama karşımızda müslüman da yok.
çünkü onların müslümanlığı, yeni türkiye "halkının"(artık millet yok onlar için) müslümanlığı parti müslümanlığı. her kılıfa giren, bulunduğu partinin şeklini alan bir müslümanlık.
o müslümanlıkta tel-afer'de katledilen türkmenler için üzüntü duymak, bu olay karşısında sesini yükseltmek yok.
o müslümanlıkta meclise 1 mart tezkeresini getirenlerden hesap sormak yok.
o müslümanlıkta davos'ta one minute dedikten sonra mayınlı arazilerin neden israil firmalarına verilmek istendiğini soracak cesaret yok.
o müslümanlıkta yalnızca misyonerliğin yasal olmasını sineye çekmek, hocalı'da katledilen türkler'i anmamak var.
bu adamları müslüman sayıp, bunlarla konuşurken günahtan, kul hakkından bahsedilir mi?
vatan savunmasında arkadaşlarını, ailesini, sağlığını kaybetmiş insanlar hakkında hiçbir net bilgi yokken, hiçbir kesin karar yokken oturup ahkam kesen şerefsizler benle aynı dinden olabilir mi?
çocuk tacizcilerinin şakşakçılığını yapan gazetelerin takipçileri, vatanı karı memesine satarım diyenlerin okurları bizimle aynı dinden olabilir mi?
bu ülke için kuruluşundan bu güne bir çivi çakmayanlar bu ülkenin hayrına bir şey yapabilir mi?
bakmayın bunların ülkemizi seviyoruz dediğine. bakmayın bunların allah kitap dediğine.
bunlar ingiliz'in köpeği olan seyit rıza için sırf türk devleti aleyhinde çalıştı diye ağlarken, aleviler için kendi aralarında konuşurken ensestçi diyen haysiyetsizler.
bunlar din elden gidiyor dedi diye derviş mehmet'in şakşakçılığını yapıp, bugün ülkede misyonerliğe sesini bile çıkartamayan tarla fareleri.
bunlar onursuz, bunlar gurursuz, bunlar dönek, bunlar cahil.
ha bir de eklemeyi unuttum. bunlar korkak.
en zayıf yanları da bu, bunların ve bu yeni türkiye bu yüzden uzun yaşayamayacak.
kurdukları bu millet düşmanı, din düşmanı türkiye bunların sırtını dışarıdakiler sıvazlamayı kestiği an ayakta duramaz çünkü.
sorun da değil, birileri sırtlarını sıvazlamaya devam etsin onların. pezevenkliğini yapsın onların. satılacak daha çok gururları, daha çok onurları var.
tıpkı istiklal savaşındaki hainlerin olduğu gibi.
eğlenin şimdilik. sayıp sövün buralarda. tıpkı yaptığınız gibi 1.dünya savaşı sonrasında.
ama günü gelecek yeni türkiye yıkılacak siz de tarihe gömüleceksiniz.
tarih tekerrürden ibarettir.
