son iki gün içerisinde gözlemlenmiştir; önce lise öğrencilerine devamsızlık ve evlenme serbestisi getiren yönetmelik değişikliğinin hazırlanması ve göze girmeyi beklercesine medyaya servis edilmesi.. akabinde alınan ters tepkiler üzerine milli eğitim bakanı dinçer'in çark etmesi..
bu entry yazılırken öğrencilerin zehirlendiği il sayısı 13'e çıkmıştır yani bakana göre 13' ilde öğrenciler süte karşı hassasiyet geliştirmiştir; zehirlenme yoktur, ayrıca kendi bakanlığında yüzbinlerce çocuğun (kendilerine göre evlenme çağına gelen kız öğrencilerin) hayatını etkileyecek bir proje ortaya çıkmıştır ve bundan bakanın haberi yoktur!
okullara süt (yandaşa ekmek kapısı) fikrinin mimarı hükümetin başbakan yardımcısının olaya el atması ve açıklaması ise tek başına bir skandaldır, kendisine göre çocuklar ilk defa süt içmiştir ve içmeyi bilmedikleri için aşırı doz süt yüzünden zehirlenmişlerdir.
tarım bakanlığı kendilerine gelen yüzbinlerce şikayate rağmen birkaç ay önce kanserojen maddeler barındıran ambalajlara süt koyan firmaları neden hala açıklamadı? bugün bozuk sütleri 13' ile dağıtan bir tek firma olabilir mi? kimlere verdiniz bu ihalaleri? bunlar hala açıklanmayacak ve halkın, çoluk çocuğun sağlığı ile oynamaya devam edilecek mi? bakanlığın bu firmaları açıklamaması, yandaşa ekmek kapısı projesi kapsamında zehirledikleri öğrenciler ve ardından gelen açıklamaları başlıbaşına bir skandaldır ve liselileri evlendirmeye kafayı takmış olmaları.
şike idi ergenekondu derken milleti uyuttular; merak konusudur bundan paçayı nasıl sıyıracaklar.
milletle dalga geçercesine açıklamalar yapılarak geçiştirilen skandallardır. son 10 yıl içinde en az 150 tane kadardır. bu durum ise seçmeninin olaylara vurdumduymaz bakış açısını gözler önüne seren başlı başına ayrı bir skandaldır.