"paralel yapı seçim sonuçlarına müdahale etmiş, halkın iradesi sandığa yansımamış, duyum aldık" diye bir bahaneyle pekala yapılabilir. "sıkıyönetim ilan etmeseydik ülke elden gidiyordu valla" şeklinde meşrulaştırılır. kahvedeki sikişensettin efendi nasıl olsa "allah hökümete zeval vermesin" yalamasıyla orgazm olacaktır, mesele yok. seçim öncesi kağıt üzerinde ayrıntıları hesaplanmış ve tastiklenmiş kuvvetler birliği, kudretlerin tayyip allah'ın elinde toplanması, internete ota boka yasak projeleri fiili olarak harekete geçirilir.
onyıllar boyu kendi darbelerini yaparak pekala mutlu mesut süregelen, gelgelelim tayyip/cemaat operasyonları ile bir anda "özgürlük savaşçısı" rütbesi kazanan generaller şunlar bunlar o yeşil ve gri renkli göt suratlarını oynatmadan "aman zapturapt şansı çıktı ne güzel, hemen garibanın yedi sülalesine işkence yapma mevzilerimizde yerlerimizi alalım, hazır ol!" diye hadiseye dahil olacaktır. türk ordusu sadece ve sadece "emireri"dir. amerika'dan şurdan burdan boyuna emir alır. hani denecektir ki "ee, emir alacak tabi, kendi başına mı hareket etsin"; doğrudur. ancak bir türlü halktan yana, halkın menfaatlerinden yana bir emir aldığı görülmemiştir. görülemez de: romantik cumhuriyetçiler "ordumuz cumhuriyetin teminatıdır" diye haykırıp "hayır, ordu sadece ve sadece komprador burjuvanın teminatıdır" diyen sosyalistlere çemkirmekteydi, hatırlayın. ne oldu akp organize suç örgütü o cumhuriyeti bütün kurum ve prensipleri ile altında inletirken, ne yapabildi o asker? jandarmalarına akp mahkemelerinde avukat dipçikleme görevi verdi. kaliteli türk servisi denir buna...
ha, hukuğun üstünlüğü, cumhuriyet savcıları adaletin tecellisi için... seçimlerden önce, yani bugün bu kadar yolsuzluk ve tonla iğrenç iddiaya rağmen kafalarını çıkaramıyor ise, seçimlerden sonra da, üstelik kapı gibi "sıkıyönetim" ortamı varken hayatta kafalarını çıkaramaz. yani cumhuriyetin ordusu neyse cumhuriyetin savcısı da odur.
belki de akp seçimlerden istediği/beklediği sonucu alıverir de hiç bu sıkıyönetim ilanı formalitelerine gerek kalmadan zaten meclisten geçmiş hazır bekleyen sıkıyönetim yasaları askerler hiç bulaştırılmadan yürürlüğe giriverir. herkes herkesi mahkemeye gönderir, sonuçlar her daim akp'nin istediği yönde çıkar. kim bilir, avrupa birliği ve abd bile türkiye'nin sivil zaferini kutlayabilir. var böyle hadiseleri, ukrayna suriye falan bir yerlerden sıkışırlarsa türkiye ile kötü olmak istemeyebilirler.
bir de bütün bu karanlık türkiye gerçeklerine rağmen, tıpkı gezi'de olduğu gibi, zikredilen ve zikredilmeyen tüm bu kokuşmuş yapılarla organik bağlantısı olmayan sivil ve özgür bir kitle hem sıkıyönetime, hem de buna destek verecek iç ve dış itlere hayatın zannettikleri kadar kolay olmadığını gösterebilir.