chp'nin ve mhp'nin yönetim kadrolarının toplantılarında istişare edilmesi gereken konu.
peki akp nasıl alıyor?
1) hizmet ederek. tabii bu hizmetler küçümsenir genellikle muhalif kanat tarafından. e ben muhalif olsam bend... yok lan! neden küçümseyeyim ki? neyse. 9 senedeki değişimi göremeyen adama diyecek laf zaten yok.
2) ötekileştirmeyerek. akp, kemalistin de pkklı'nın da, alkoliğin de, şakirdin de, yahudinin de oyunu alabilen bir parti. gözünü sadece kendi kitlesine değil, herkesin oyuna diken bir parti. buna mukabil de muhalefet gibi kemikleşmiş bir tabanı yok akp'nin.
işte böyle. ötekileştirmemek önemli.
halen şakirt, koyun, kömür üçlüsü ile akp'nin seçim galibiyetini açıklamaya çalışan bir zihniyet iktidarı değil, muhalefeti değil, babayı dahi alamaz. alamayacak.
akp belediyeleri cenazesi olan ailelere ücretsiz otobüs sağlayarak defnetme işlemlerinde yakınların ulaşımlarını sağlıyor. cenaze evlerine gelen misafirler için pilav ve kavrulmuş et gönderiyor ve belediye başkanları telefon ile taziye mesajı yolluyor. malumunuz cenazeler sırasında taziyeden başka konuşacak konu azdır. tüm yapılan "kıyaklardan" etkilenen üzüntülü ailelerin sohbet konusu akp'nin verdiği hizmetler olunca siyaset ile alakası olmayan insanlara bile birebir propaganda yapılmış oluyor.
vs, vs, vs... gibi cümlelerle rencide etmek ve küstürmek yerine;
Her seçim sonrası oy vermeyenlere de teşekkür edip,
2 kısım seçmen vardır,
Şu an AK partili olanlar,
Yarından sonra Akpartili olmaya aday olanlar sloganıyla her şekilde %50 nin gerisine de yeşil ışık yakarak onları dışlamamasıdır.
ve dahası ne yazık ki ( üzülerek diyorum )Aleyhinde propaganda yapan kişilerin yakınlarını bile ilgili kişiler aracılığı ile kendilerine başvurduklarında
iş güç sahibi yaparak işsizleri ve dolayısı ile düne kadar onların Ak parti aleyhine konuşan ailelerini kazanmak yoluna gitmiştir.
Bu devirde insanları kazanmanın yolu sadece kömür ve ihtiyaç sağlamak değildir.
Bırakınız vaadleri,
insanlar artık bir ramazan kumanyasına oy vermekten daha bilinçlenmişlerdir.
insanlara canlı görüntü lazımdır. Bu görüntü bu dönemde iştir.
AK parti bunu çok iyi kullanmaktadır.
kendisini Kadroculukla suçlayan muhalefete cevap vererek vakit kaybetmek yerine,
Hemde Ak partili olmayanları bile işlere sokarak kişilerin gönlünü ve sonraki oylarını bir şekilde garantilemektedir.
Onlar kendilerine Taş atanlara Gül atıyorlar.
Tabiiki seçimleri 3 sezondur AK parti bu şekilde kazanıyor.
kaleyi içten feth ederek...
Kumanyalarla, kömürle değil,
Gönülleri Feth ederek ve insanların ihtiyaçlarını siyasi ayrım yapmadan karşılayarak.
bizim paramızla kazanıyor. o dağıtalan kömürler, beyaz eşyalar devletin kasasından çıkıyor. devletin kasasını kim besliyor? biz, yani halk. yani akp, bizim paramızla bizden habersiz gönül çeliyor, akıl alıyor. ama bizden alınan vergilerde "yoksullara yardım miktarı, kömür vergisi, beyaz eşya vergisi" gibi kalemler yer almıyor. yani bizden çalıp fakire veriyor sözde.
ülke seçmeninin yarısının kömür, makarna, beyaz eşya sarmalında olduğunu düşününce şunu anlıyoruz. demek ki ülkenin yarısı karaktersiz, satılmış durumdaymış meğerse. hiç ihtiyaçları olmadığı halde, nasıl olsa devlet malıdır, bedavadır diye çok zenginler de alıyor anlaşılan malum ihtiyaç maddelerinden. yaşadıkça daha neler göreceğiz bakalım. biz gelelim durumun gerçek sebebine. tabii ki asıl neden, muhalefetin yetersizliğidir. zira akp, kendi çalıyor, kendi oynuyor. yeri geliyor, muhalefet görevini de kendisi yapıyor. chp ve mhp nin toplam oyları bile akp nin oldukça gerisinde kalıyor. çünkü bu iki parti, toplumu tüm yönleriyle kucaklayamıyor. chp kıyı şeridi dışında pek varlık gösteremezken, mhp özellikle güneydoğuda sefilleri oynuyor. çünkü her iki parti de, oy alamadıkları kesimlere yönelik kucaklayıcı bir politika izlemiyorlar ve bunu bilip gördükleri halde, mevcut tabanlarını kaybetmemek adına izlemeyeceklerini de ortaya koyuyorlar. onun için de her seçim muhalefet için hezimete dönüşüyor. gerçi onlar ne yapıp edip, yenilgiden de başarı çıkarmasını biliyorlar. belki de asıl başarı, açık sonuçlara rağmen pişkinliği elden bırakmamakta gizlidir.
milletin sırtına binerek. ülke topraklarını yabancılara satarak. sıcak para girişini sağlayarak insanların gözünü boyayarak. en önemlisi de sözümüz millet işimiz hizmet diyerek milleti kendine hizmetçi ederek.
insanın kendi kafasındakı sorunlarla bakarsa akp, ye zaten kaybedenın kendisi oldugunu anlar, kazanmak en kötüyü ortaya koymaktır sadece türkiye, ye en kötünün ne oldunu basitce anlatmaktır enleri bile eklemeden bunu başaran bir parti zaten maximum üç beş yıl içinde iktidara ortak olur. Da buna inanmalı ve inandırmalı. Akp bunu biliyor ve uyguluyor.
gerçekçi olmak gerekirse kömürle makarnayla olacak iş değil bu.. millet korkuyor çünkü ak parti dışında güvenebilecekleri parti yok maalesef ki.. bakıyorlar akp nin bölgelerinden adamlarına çoğu cemaat bağlantılı nur yüzlü adamlar durum böyle olunca siz de çok iyi biliyorsunuz ki bizim milletimizde adamın tipine bakıp ona acaip güvenebilecek insanlar var..( yüzde 50)
bunlar 80'li yıllarda komünizmi yenmek için çıkarılan 'yeşil kuşak projesi'nin ilk meyveleri.. evt ilk diyorum çünkü ne yazık ki daha çok kötü günler yaşayacağız.. basın susturuluyor kaç gazeteci içerde ve bunların suçu ne? basını ele geçirdiler artık buna isyanlar çığlıklarla sınırlı kalacak bir zamanlar olduğu gibi ve belki de yeniden kayıplar yaşayacağız..
eğitim berbat halde.. üniversiteler sosyal ortam olmaktan çıktı artık çok az bir kısmı hariç.. yök'ü protesto etmekten bu ülkedeki diğer sorunlara çareler üretmeye ve sesisimizi duyurmaya vakit bulamıyoruz.. zengin ailelerin çocukları ise özel okullarda halktan kopuk şekilde eğitim görüyorlar ve başkalaşıyorlar bir zamanlar yapılan mücadeleyi unutmuş durumdalar kendilerini kurtarma düşüncesi içersindeler.
ve biz bütün bunları göremiyoruz çünkü yapmak istediklerimizi yapamamamız için bebeğe emzik verir gibi susturuyorlar.. sürekli vaatler alıyoruz ama.. (!)
ve diğer partilere bakıyoruz örneğin chp.. chp akp'ye muhalif olacağım derken maalesef halkın sesi olmayı başaramayıp güven alamadığı için yerinde sayıyor ne yazıkki.. önce güven vermeliler halka..
not:imla için üzgünüm..
not2:gerçekçi olmaya çalıştım..
aslında benimde tam olarak bilmediğim, ama az kafa yorunca kendimce yorumlarda bulunduğum durumdur.
bizim ülke vatandaşı temelde ekonomiyi önemser..
sonra;
liderin inandırıcılığı ve karizması.
din.
terör,
milliyetçilik,
atatürkçülük,
özgürlükler,
dürüstlük,
psikoloji (mazlum olana eğilim, ama bunun yanısıra kazananın yanında olma arzusu).
popüler medyanın etkisi insanlar üzerinde çok büyüktür, dış siyasette ezik olmamak önemsenir.
bu faktörlerin etkileşimi neticesinde ortaya sonuçlar çıkar.
gayet tarafsız olmaya çalıştım gerçekten. şimdi bu mihvalde hangi parti neden başarılı oluyor, olmuyor düşünmek lazım.
kömür, din istismarı, abd uşağı, vatan hainleri çerçevelerinde meseleyi ele alan bir seçmen profiline sahip partiler genele hitap etmekten uzaktır. çünkü tabanı onu zorlamıyor, tabanı partisinin başarısızlığının nedenlerini sorgulatabilecek profilde değil, taraftarlık ve sadece kazananın başarısını basit şeylere indirgeme pozisyonunda. elbette o başarısız partilerin yöneticileri en azından temel oyumu kaybetmiyeyim psikolojisine girer ve eskisi gibi yargının, ordunun müdahalesini bekler yukarılardan ya da ekonomik kriz beklentisi içerisinde , yapılan her icraate muhalefetle 3-5 adam kaparım düşüncesiyle hareket eder. ciddi bir lider sorgulamasına girmez, vizyon meseleleri ve derin analizlerde bulunmaz, yapay düşüncelerden öteye ülke insanına ciddi bir ümit ve samimi bir değişim söylemi sunamazlar. ben şu ana kadar iktidar olup da abd uşaklığıyla suçlanmayan bir iktidar hatırlamıyorum bu da ektradan fazla bilgi.
kömür ve erzak dağıtarak.
akp'ye oy veren tanıdığım her fakir insandan aynı şeyleri duyuyorum; allah razı olsun onlardan kömür, erzak veriyorlar fakirleri düşünüyorlar.
Arkadaşlar yallnız sankıde bazı durumları chp gibi yapıyorsunuz bence ... önemlı fakat siz yazıyamı yoksa olmayanlarlamı ılgılısınız acaba neden chp partısı yıllardan berıdır bu sorun yüzünden başarıya ulaşamıyor bakın bk görürsünüz akp her aileye üç çocuk dedı dedıde sayın kılıçdaroglu bunu ne olarak aldı onu bızlerede anlatamadı üç çocuk yapın hayatınızdan sex i aile düzeyine indirgeyınkı bu ülkede fuhuşta tecavüde azalsın her çekici bayan gördügümüzde tüfek omza dolaşmıyalım yaradandan dolayı yaradana saygı
