son olarak oda tv ye baskın yaptıkları gerçeğidir. sabaha karşı oda tv binası ve yazarların evleri tecavüz edilmiştir. peki neden ? çok basit. oda tv yi takip edenler bilirler. canlarına kimler okuyor bunların dedikleri zaman bu adamları ''görmeniz'' mümkün. bizim böyle insanlara ihtiyacımız var. susmayın! sikiş başlıkları açılacağına en azından işe yarıyacak bir şey olsun. sözlük te ''görülsün''
(bkz: soner yalçın)
(bkz: oda tv)
gelişmeleri bu başlık altında takip ediniz. her pompa burada yer alacaktır.
+abi adamın birisi çıksa ve şöyle dese : '' nefesini tutanlar cennete gidecektir dostlarım.''
-yarın en az 1 milyon ölü var birader.
-7 kişiden 1 ini kaybederiz.
cumhurbaşkanı abdullah gül, özellikle yüksek yargı organlarının büyük tepkisini çeken ve yargıtay ile danıştay’ın daire ve üye sayısını arttıran yasayı onayladı. veto çağrılarına kulak tıkayan Gül’ün tartışmalı yasayı Yargıtay ve Danıştay başkanlarıyla yaptığı görüşmelerden yalnızca iki gün sonra onaylaması dikkat çekti.
görüş ayrılıklarımızın olması hiçbir şeyi değiştirmez. türkiye tarihin öyle bir anını yaşıyor ki, tüm aydınlar, ve bu memleketi seven sağda solda, dini cenahta yeralan herkes ‘ileri faşizm’ aşamasında bir olmak zorunda!
odatv yöneticisi soner yalçın, barış terkoğlu, barış pehlivanoğlu ve ayhan bozkurt ''ergenekon adı verilen bir dava'nın içine en son iliştirilmiş meslekdaşlarımızdır. bunun 'son' olmayacağı da açıktır!
suçları uzunca bir zamandır iktidara muhalif görüşler dile getirmeleri, muhalif yazarların görüşlerine yer vermeleridir. son nokta ise zir vadisinde amerikalıların eğittiği ergenekon polisleri görüntülerini yayınlamış olmalarıdır.
benim de bazı yazılarım bu sitede yeralmıştır.. sanırım wiki sızdırma'nın assange'ı ve mısır'da soroscu hareketlenme ve chp konusundaki düşünce farklılığımızdan sonra yazılarıma yer vermemeyi tercih ettiler.
fikir ayrılığımız onlarla dayanışmamı hiçbir şekilde etkilemez. bugün şu ya da bu cenahtaki tüm aydın ve gazeteciler aynı tehtid altındadırlar. muhalif görüşlerle halkta yankı uyandırırlarsa, geniş kitleleri etkilemeyi başarırlar ve Batı istihbaratının oyunlarını belgelerlerse ayrım gözetilmeksizin HERKESiN ‘icabına’ bakılacak, ABD Büyükelçisi Ricciardone ve ekibi 'uygun' yolları tavsiye edecektir.
kendini ortaya atmış ve doğru bildiğini yazan, gösteren, aydınlar, yazar/çizerler cadı avının hedefindedirler. işte o nedenle,
Sözün bittiği yerdeyiz! hangi cenahtan olursa olsun tüm vatanseverler, sıranın kendilerine gelmesini beklemeden birlik içinde olma yollarını konuşmak zorundadırlar. ordudan yargıya, eğitimden basına ve tek muhalefet merkezi olarak kalan internet sitelerine kadar tüm kurumların ve tüm muhalefetin kökünün kazınma sürecinin sonundayız.
emperalizmin 'ileri faşizm' safhasındayız.
bu safhada nasıl bir araya gelineceğini herkes kendine sormalıdır!
halkı ayrıştırıp bölmesi yetmiyormuş gibi bir de maddi zarar vermektedir akp...
korku imparatorluğu yaratarak binlerce insanın canını yakan, özgürlüklerini elinden alan bu zihniyet sayesinde türkiye gün geçmiyor ki yüklü tazminatlar ödemek zorunda kalmasın.
24 ay süre ile silivri cezaevinde yatan bir tanıdığımın şu an devlete açmış olduğu 20 milyon tl'lik tazminat davası aihm yolunda...
adam içeri girmeden evvel fabrikatördü, ihracatçıydı...ve uğradığı tüm maddi kaybı evvelki senelerde tahakkuk eden vergiler sayesinde belgelemiş durumda.
şimdi akp korku imparatorluğu böyle insanları suçsuz yere cezaevlerinde yatırarak hem üretecekleri katma değerden ülkeyi men ediyor, hem de avuç dolusu tazminatlar ödemek zorunda kalıyor.
şu an yıllardır içeride olup da haklarında en ufak bir suç delili bulunmayan bir çok ergenekon tutuklusu var.
düşünebiliyor musunuz tazminatın boyutlarını...
geçelim.
dün danıştay halis toprak için bir karar verdi,
"halis toprak'ın mallarının iadesine"...
(bkz: danıştay ın halis toprak kararı)
halis toprak'ın tmsf tarafından mallarına el konması sürecinde yaşadıklarını bir göz önüne getirin...
adam karı aldı, parasız kaldı diye o bile terk etti koskoca halis ağa'yı...
şimdi siz olsanız tazminat davası açmaz mısınız?
açarsanız bunun meblağı ne olur?
kaç milyar dolar halis ağa'nın yıllardır çektiği sıkıntıları, millet nezdinde yediği "hırsız" damgasını silebilir...
eli kulağında yakın zamanda uluslararası tahkimden cem uzan kararı da çıkacak.
üzerine çöküp yandaşlara sattıkları uzan mallarını bakalım akp nasıl geri uzatacak...
ya polisten dayak yiyerek çocuğunu düşüren öğrenciye verilecek tazminat.
bu tazminatı hangi para birimi ile tespit edebilirsiniz ki?
bunun gibi yüzlerce dava daha var...
bütün bunların zararı kime?
akp'ye mi?
akp seçmenine mi?
hayır...
bütün bunların tanzimi bizlerin sayesinde olacak. vergilerimizle olacak.
akp'linin umrunda mı?
küresel emperyalizmin toplum mühendisliği ve eşbaşkanlık gibi sıfatlar yüklemek yoluyla amaçlarına ulaşmak için kullandığı figuranlar vardır bazen aktörmüş gibi gösterilmesi de eğer daha büyük bir çıkar söz konusuysa mümkündür. karşılıklı anlaşmalar yapılır, iki tarafın da kafasındaki hedef farklı olabilir hatta gizli gündemleri de olabilir ama nihai amaçlarına ulaşmak için ortak düşmana karşı güçbirliği yaparlar. bu düşman da emperyalizm karşıtı, milli unsurlardır. huntington'ın medeniyetler çatışması kitabında atatürk e vurgu yapılması, atatürk ün onun kalibresindeki bir liderle alt edilmesi gerektiği fikrinin öne sürülmesi, tesadüf değildir. bu süreç ta köy enstitülerinin komünist yuvası diyerek kapatılmasından itibaren geometrik seri şeklinde katlanarak işlemiştir. o devirde de aşiret kıskacında, ağa diktatörlüğündeki köy halkının fakir çocukları köy enstitülerinde eğitilerek idealist, aydınlanmacı öğretmenler yetişmiş, gittikleri köylerini de aydınlatmaya, bilinçlendirmeye başlamışlar ve bu durum hem ağaların hem de emperyalizmin çıkarlarına ters olduğundan, köy enstitüleri kapatılmış, anadolu halkı cehalete, topraksız köleliğe mahkum bırakılmıştır. ama fakir baykurt gibi değerler de yetişmiştir. yıllar öncesi uygulanmaya başlanan senaryo yine oynanmak da ama artık oyun da senaryo da çok büyüdüğünden, kurtuluş savaşıyla kazanılan lozan ın tüm kazanımları artık emperyal güçlerin hedefindedir. uyanık olmak, oyuna gelmemek, birlik olmak gereklidir. mezhep, ırk vb. ayrışmalara gitmeden, gerçekleri görmek gerekir. ve bunun için de uyanık ve bilinçli olmak gerekir...
