trt'de yayınlanacak olan bir dizinin israil ile yarattığı sorunun hemen akabinde; Azerbaycan'ın başkenti Bakü'deki bir anıtta Türkiye bayrakları indirilmesi ile ilk meyvelerini vermiştir...
şimdiye kadar hep kocaman bir sıfır halinde duran sorunların üzerine en azından iyi niyetle başlayıp kötü de bitse üzerine gidildiği için takdir edilmesi gereken politikalardır.
'akp ye bok atacam diye yırtınma' politikalarına benzemez.
eski cumhurbaşkanlarımızdan turgut özal ın da buna benzer bir politikası vardı, o zamanlar körfez kkrizi patlak vermişti ve biz "1 koyup 3 almak" politikasını ortaya atan turgut özal tarafından yine bu politika ışığında abd ye bu operasyonunda şartsız destek vermiştik ve hatta o dönemde komşumuz ırak a ambargo uygulamıştık, ticari ilişkileri kesmiştik, ki ıraka ithalatın çok üzerinde bir oranda ihracat yapıyorduk, yani ırak tan para kazanıyorduk.
peki ya sonra; biz 1 koyduk ama hiçbir şey alamadık ama abd hükümeti kuveytteki petrol rafinelerini abd li şirketlerin hizmetine sundu desek yeridir.
gelelim kazan kazan politikasına, dış politika da "kazan kazan" diye bir strateji o-la-maz! bu ucuz bir popülizmdir, çünkü az çok dış politika, ülkeler arası ilişkiler ve dünya üzerindeki politika tarihini okuyan biri, dış işlerinde tek yönlü bir strateji olmayacağını bilir, şöyle ki; ülkeler arasında ki politik ilişkiler her ülkenin çıkarlarına dayanır, yani iki ülkenin paylaşması gereken 8 dilimli frambuzalı pastanın 7 dilimini almaya çalışan bir ülke olursa iki ülke arasında sağlıklı bir dış ilişkiden söz edemeyiz, dış politika startejisi tüm dünyada denge üzerine kuruludur ve bu dengeyi bozmaya çalışacak bir strateji geliştirilmesi mümkün ancak uygulanması imkansızdır, "kazan kazan" diye bir dış politika stratejisi düşünülebilir ancak bu gurur okşayıcı bir iç politika söylemi olmaktan öteye gidemez. dış politika determinant üzerine kurulan bir strateji ile belirlenir ve uygulanır, o yüzden denge bozucu "kazan kazan" politikasının uygulanması imkansızdır.
bugune kadar ki en başarılı dış politika anlayışının temel ilkesidir.yıllardır düşman üretme politikası terk edilmiş var olan sorunların çözümü için çalışmalar başlamıstır