ikitidar yanlıları tarafından sebebi ''kurumların devlet kontrolünde kendi kendini yenileyememesi'' olarak gösterilen iktidar politikası. bu itiraf devletin acizliğini anlatmaz mı allah aşkına?
(bkz: kemal bak bi satcak başka şey var mı)
atamız dan kalan yagane devlet kuruluşlarını iyileştirmek yerine üç kuruş paraya elden çıkarmaktır.
çünkü kolay olan budur ve bazı kimselerin kesesi dolar. *
akp nin bu merakı dünyadaki bütün piyasa ekonomilerinde var.
yaa öyle mi diyenlere:
peki piyasa ekonomisi ne ?
peki türkiye'nin yüzyıllık projesi olan ab ne ve özelleştirmede hangi noktadalar?
peki muasır medeniyet diye işaret edilen uygarlıklar ne ve onlar hangi ekonomik stratejiler izlemekteler?
türkiye cumhuriyeti devletinin rejimi ne ki özelleştirme politikasının absürdlüğünden bahsedebiliyoruz?! yok madem karşısınız bunun biraz da türkiye'mizin kabul ettiği yönetim anlayışıyla bağdaştırmak zorunda değil miyiz?.(kısa bir örnek: ulan biz komünist miyiz "özelleştirme" nin mantığından bahsetmeden mantıksızlığına geçiyoruz?!)
aa bak bunlar adam gibi sorular oldu şimdi. şişşşt sen ordaki bunları bil de gel...
merak beraberinde keşfi getirir. yalnız başlıkta keşif değil kesif bir bilgisizlik kokusu var.
şirket özelleştirdikçe vatandaşın götünü daha da genelleştiren, gelen yabancı sermayenin giden yabancı sermayenin vurup kaçmasına neden olan meraktır kendisi.
devletin temel görevinin aslında ülkeyi korumak ve yönetmek olduğu düşünülürse özelleştirme devletin çıkarlarına uygun bi politikadır.
yolsuzluk ülkenin kalkınmasının önüne geçtiği sürece de izlenilecek tek yol malesef budur.
not:ki ben değilim akp li.
sonraları gelen edit:elbette deliler gibi kar yapan süper müthiş kurumlar özelleştirilsin değil,yolsuzluk ve benzeri bir takım sebepten ötürü kurumların faaliyetinin kısıtlanması veya iyi hizmet verememesi halinde özelleştirilmesidir mantıklı olan.e tabi iktidar da bütün gelir kaynaklarını satmayacak kadar monopoly oynamasını biliyordur elbet..
hayır o değil millet vatanperver kesildi devlet kurumlarının davasını güdüyor yahu. o örnek gösterdiğin fransız telekomu fransa'nın telekomu. türk telekom özelleşmeseydi senin 256 lık sınırsız internetin 1024 olur muydu, cep telefonu sektörü rekabete açılmasaydı sen seçtiğin arkadaşlarınla 5 dakikası 1 kontöre konuşabilir, istediğine istediğin kadar bedava mesaj yollayabilir miydin, her türlü işi asık suratla, binbir türlü afra tafrayla yapan, öğle tatilinden 15 dakika geç gelip utanmadan bir de yüzüne laf eden personel yüzüne karşı gülümser miydi bir düşün bakalım? ya bu söylediklerim kötü şeyler, bize yaramıyor; ya da burdaki tek akıllı benim.
maliyeci gözüyle bakılırsa özelleştirme güzel bir olay, vatansever gözle bakarsak b.k gibi bir olay. biz yinede maliyeci gözüyle bakalım tamam herşey süper özelleştirme yapılıyor, iyi hoş ama bu cihazlar kime satılıyor? bunların çoğu gizli kapaklı işler. kaça satılıyor? bir çoğu gizli kapaklı işler. işte bu sebepten çok şerefsizce olan bir meraktır.
edit: merhaba sözlük, işbu entry'yi sanırım bir gazeteci de köşe yazısında izin almadan, alıntı göstermeden kullanmış, bir kaç forumda, şurada burada yayınlanmış falan. biline ki, bu yazı tamamiyle benimdir. övünmek için falan söylemiyorum, zaten bence öyle çok ahım şahım bir yazı değil ama, intihal yapmış gibi gözüken taraf ben olmak istemem doğrusu.
geçen hafta mail box'ıma, başka bir ismin imzasıyla "olm şunu bir okusana ne doğru yazmış adam" diye geldi ulan bu yazı, ayıp değil mi?
türkiye ye has şekilde yürüyen işlerden yolunu bulan akp lilerin yapmaktan haz aldığı olaydır. nedir bu türkiye ye has şekil;
akp li bir bakanın dıdısının dıdısı nasıl olmuşsa bir anda bir şirket kurar yada yıllardan beri bir konfeksiyon işinde dikiş tutturamamış şekilde yaşamaktadır. e ama olur mu ? hem bakanın dıdısının dıdısı olacaksın hemde orta halli bir konfeksiyon olacaksın.
ihalelere biranda bu dandirik firma girmeye başlar ve hiçbir teminat olmadan ihaleler o firmaya gider * sonrasında hızını alamaz bu firma bütün işlere dalar. türkiye de ne yapılacak devlet yordamıyla orada bitmiştir herkesten önce çünkü artık ihaleleri bile o düzenliyordur. kapalı kapılar ardında onlar rakip kızıştırıp işe yaramayan işlerden şu kadar dolar ile çıkarız diyip durduk yerde * para kazanırlar. sonra bi bakmışsın türkerler işbitirmede başı çekiyor.
parayı ceplerine indirdiğini sanan gençler için bir yanılsamadır. merak falan değildir, zira ellerine verilen ülke borç batağında bir ülke. ali babanın mağarasını bulup da kalkınacağımız yok herhalde, hayalperest olmamak lazım. meraklı bildiğiniz hükümet görevlileri sayesinde şu sıralar istanbulun dört bir yanına raylı sistem döşeniyor efendim. bu, mesleğim gereği çok sıkı takip ettiğim bir konu olduğu için bunu örnek veriyorum. 70lerin başından beri yapılması planlanan, nazım imar planlarında yer alan, pek sayın bedrettin dalanın dalıp da geri çektiği kartal kadıköy metrosu şu sıralar inşaatı devam eden çalışmalardandır. marmaray projesi netekim, ne kadar burjuvalar bok atsa da istanbul trafiğinde şahsıma çiftetelli çektirtecek bir projedir. ümraniye-üsküdar metro hattı, ümraniye yolunu her gün tepenlerin hayat kalitesini ve iş verimlerini inanılmaz arttıracağına inanıyorum. geçen 2 sene içinde maltepe ve civarına onlarca kavşak yapıldı, biraz sıkıntı çektik ama şu an süper işliyor o kavşaklar, her gün birerbir şahidiyim.
bunlar sadece istanbulun belli bir kesmine ait çalışmalar. bunlar 6-7 sene önce istenilseydi bile yapılamazdı efendim, cep delik cepken delik idi. "vay onu atamız kurdu" deyip de, sanki manda altına girmişiz gibi "devlet elden gidiyor" geyiği yapmak yersiz. çoluğun çocuğun açsa, kolundaki saati satarsın gene onu doyurursun, yalan mı? vay bu saat bilmemnerden kaldı demezsin.
diyeceğim, bu projeleri kimse babasının hayrına yapmıyor, bütçe lazım. baba gibi bütçe. "yapmasınlar kartal kadıköy metrosuymuş ne gerek var" diyenleri mercedesleriyle en kısa zamanda kartala bekliyorum, 10 kmlik yolu otobüsle nasıl 2 saatte tepiyorum kendilerine göstermek isterim.
akp'ye has bir merak değildir. eğer ki seçimlerde başka bir parti hükümeti kurabilseydi, aynı şeyleri o da yapacaktı. belki kendisine yakın isimlere satacaktı ama gene genel mantalite bir gıdım farklı olmayacaktı. kaldı ki 12 eylül ve turgut özal'dan bugüne gelen hükümetler de özelleştirmeye çalıştılar devlet şirketlerini. satılan şirketlerin fazlalığı küresel likidite diye tanımlanan son 5-10 yılın olgusunun sonucudur. talep arttı.
ayrıca şirket sahiplerinin etnik kökeninin önemi ne var ki? aydın doğan tc pasaportuna sahip ancak sahip olduğu ana akım basın-yayın kurumları 9-11 sırasında abd'den çevirme canlı yayın yapmadı mı? veya yörsan daha mı az kapitalist? türk şirketleri daha mı çok pay-sosyal hak veriyor çalışanlarına? aynı ekonomik sömürü altyapısı devam ediyorken artı değeri cukkasına türk patronlar atsın'ı savunmanın pek bir anlamı yok.
en yakın zamanda, bunun yüzünden, kamuya açık alanda sıkmabaş türban yasağının kaldırılması çabalarını da bir şirkete satacaklarını sandığım merak türüdür. şirket batar ya, neyse.
aslında akp'den değil kapitalizmden kaynaklanan durum. zira global kartellerin paraya ihtiyacı var! e bizim de zenginliklerimiz ve dış borçlarımız var. artık kemal abi öldüm fiyatına satar gözü neyi görürse. telekom'u, tüpraş'ı, mehmetçikler'i.... birileri de kalkıp akp'ye "islamcı" diyor. islamcılık buysa ben müslüman değilim.
merak değil tamamen planlı, projeli özelleştirme maskesi altında kurum/kuruluş ve toprakların satılması durumudur. akp'nin iktidara gelebilmesini sağlayan, arkalarında duran, destek veren dış güçler, **** bunun karşılığını elbet isteyeceklerdir ve alacaklardır. bir ülkenin iletişim ağını çok ucuz bir fiyata satmanın hiçbir akıl mantığı yoktur. o kadar ilerledi ki bu durum kuruluşlar, bankalar yetmedi adamlar ülkenin akarsularını bile satmayı düşünüyorlar. nasılsa karşıların da herşeyi çok çabukça kabullenen bir halk mevcut. ayrıca özelleştirme satılan kurumdan gelen paranın daha iyi yerlerde kullanılması demektir. hani nerde kardeşim? tüpraş, petkim, telekom, bankalar hepsi satıldı. karşılığı ne oldu peki? hiçbir şey söz de özelleştirmeden gelen para akp tarafından dış borca yatırılıyormuş o yüzden dış borç sürekli artıyor sanırım.
Devletin kritik kurumları dahil özele peşkeş çekilmelidir. Önce fabrikalar ve maddi olarak karlı kuruluşlardan başlanabilir ve başlanmıştır. Daha sonra sıra daha fazla ideolojik yayılmayı sağlayabilecek kurum ve kuruluşlara gelecektir. Okullar,yurtlar vb. Ki bu da şu an başlamıştır. Özel okullara devlet destekleri, Shçek'e bağlı kimsesiz çocukların kaldıkları yurt ve yuvaların vakıflara devredilme çalışmaları hep bu gidişatın birer parçalarıdır.
gerçek anlamda yapılacak bir özelleştirme devletin hantal yapısından kurtulması için elzem olan bir eylem olmakla birlikte, malesef birtakım özelleştirmeler "peşkeş" çekilmek suretiyle yapılmaktadır.
her iktidar döneminde görülecek olaylardır bunlar. sadece akepeye mahsus bir eylem değildir. sağcısı, solcusu, alevisi, sünnisi, dincisi, dinsizi iktidarda her kim olursa olsun bu peşkeş olayı yaşanacaktır. ama akp döneminde yapılan özelleştirmelerin tümünü de bu şekilde değerlendirmek yanlış olur kanaatimce.