(bkz: yetmez ama evet)
(bkz: medeniyetler ittifakı)
medeniyet hıhı evet. (bkz: yetmez ama evet)
şu bir gerçek ki akp'nin korku hükümdarlığında akp'ye vermeyenler * bertarafediliyor bariz. diyeceksiniz ne alakası var çocukla açlıkla. fakir adamın amına koyan diktatörlük yönetimidir.
türkiye de açlıktan kim ölmüş derlerdi.. bugün onu da gördük.. bugün türkiyede bir çocuk açlıktan öldü et 40 lira domates 10 lira benzin 4 tl.. yetmez ama evet akepe..
işte ekonomi böyle gelişiyor. Dış borç kapanmıyor sadece faizi ödeniyor. Enflasyon da düşmüyor , vatandaşa biniyor . Sadece vatandaşın alım gücü düşüyor.
terbiyesiz akp'nin kalkıp iki kap yemek pişirmemesinden kaynaklanan açlık gerçeğidir. kardeşim akşama kadar eşek gibi çalışıp didiniyoruz üretiyoruz satıyoruz, akşam eve geliyoruz iki kap yemek yok. boşarım ulan seni!
akp halkı aç bırakmış.... çok rahatlıkla söyleyebilirim türkiye halkı maddiyat bakımından altın çağını yaşıyor...
yapmayın beyler etmeyin. çiftçisinden memuruna emeklisine herkes refah içinde.
çiftçi nasılmı refah içinde? örnek: adamın tarlasından doğalgaz borusu geçer. bilmem ne kadar para alır. mahsul ekmediği halde zarar tesbiti yaptırır dünyanın parasını alır. tohum masrafı parası alır 4-5 bin tl dediğim bu rakam.
arkadaşım aç gözlü olma. bak aç gözlülüğün sonu yok. fransa dünyanın parasını veriyo (bize göre) ama adamlara gene isyanda. gözü doymamış.
akp hükümeti maddiyat olarak türk halkına çok şey verdi. aksini kimse iddia edemez. bire embesil bu halk salakmı kendini aç bırakan adama yüzde 58 versin?
lakin akp hükümeti manevi alanda türkiye nin içine etmiştir o ayrı. eurovisiondaki fuhuşu desteklemiştir. başbakanın damadı atv deki eşcinselliğe eyvallah demiştir.
ayrıca maddiyatta liberal politilar etkili olmuştur. yarın batabilir ülke senın anlayacağın.
sonuç şudur arkadaşım; akp yi felan desteklemem saadet partisini desteklerim. ama gözüm kör değil, çoğunluk refah içinde. şimdi sakın yanlış argümanlar kurma, elini vicdanına koy.
cumhuriyet döneminde; dedesi havyar, 60-70 lerde babası karides, şimdilerde de kendisi uçakta domates Suyu içemeyen zihNiyetin HEzeyanıdır, gerçeğidir.
sadece dış borca bakılarak bile yalan olduğu kanıtlanabilecek önerme. ulen kaç ülke ifalasın eşine geldi 2008 - 2009 da sen gram dış borç kullanmadan atlattın, daha hala dış borç dış borç. bi bak bakalım öncesinde dış borç ne kadarmış gsyh ne kadarmış, birbirlerine oranalrı neymiş 10 yıl önce ne olmuş şimdi kaça gerilemiş. sonra konuşmak lazım.
danıştay hazretlerinin keyfi karar bekletmelerinden dolayı aza satılan şeyler yüzünden aç kalıyoruz biz.asıl düşman onlardı ama şimdi geçti artık gerçi akp içteki bir sürü gerzek düşmanına rağmen süperdi ya helal olsun bundan sonra görün siz onu işşallah.
klasik olacak ama (bkz: tespitin sonuna gerçeği ekleyince gerçek olduğunu zannetmek)
1. 1980ler ve öncesindeki gibi her bir kaleme ne kadar zam yapılacağını devlet belirlemiyor. serbest piyasa ekonomisinde bu böyle işler. akpartiden önce de zamlar piyasada şekillenirdi bugün de böyle.
2. et fiyatının akparti politikaları ile alakası yok. bilmeyen yazmasın. en azındna öğrenmeden yazmasın.
3. bu ülke hayvancılık için son derece uygun bir coğrafyaya sahip falan da filan da. geç bunları. bırak bu ayakları. bilmeden konuşmayın kardeşim. hayvan dediğin akşam sofraya oturup senle aynı yemeği yemiyor. ya merada beslenecek ya önüne küspeyi veya kuru otu koyacaksın. meralar çoraklaştı. bugün mera ıslahı projesi başlatacak olsan kolları sıvayıp arazi ıslahına başlayacak olsan 20 seneden önce hayvan popülasyonuna yetecek merayı ancak ıslah edebiliyorsun. 20 sene önce başlatılmış olsaydı, en azından tehlike görülüp sürdürülebilir bir meracılık anlayışı eğitimi verilseydi hayvancılık yapanlara, bugün bu noktaya gelinmezdi. ama doğru ya akparti o zaman niye yapmadı değil mi?
4. ekmek fiyatı üzerinden politika yapıp iktidara vuracağına ekmeğin kilogram fiyatına bak. sonra bime git 500 gramlık makarnanın fiyatına bak. oradan kilogram fiyatını hesapla. hangisi daha ucuza geliyor öğren. üstelik makarnanın su oranı ekmeğinkinden daha az. ama doğru ya ekmeği akparti üretip piyasaya sürüyor ya. vurun. komayın. ibne akp.
5. ekonomi iyi mi peki? hayır şu an için değil. ama siz fark etmeseniz de size yansımasa da son 8 yıl içinde çok ciddi sermaye birikti ülkede. belki 3 katına çıktı toplam sermaye. ama sorun tabana yayılmasında. tabi hepsi projeler kapsamında adım adım yürütülen çalışmalar. bu sermaye küresel krizin bitiminden sonra yatırıma dönüştürülüp tabana yayıldığında 50 liralık et için "kes şuradan 2 kilo kuşbaşı. yağsız olsun." diye alacağımız günler de gelecek.
200 ile giden arabanın frenine basıldığı anda durmaz. kim basarsa bassın durmaz. sorun şu ki akparti hükümetinden önce frene basmayı akıl eden kimse yoktu. araba şoförsüz kendi kendine serseri mayın gibi gidiyordu. akparti ile istikrar geldi. frene basıldı. e neden durduramadın lan diye sorma. çok yakında duracak. arabayı doğru yöne çevirip tekrar gaza basılacak.
ya hayır anlamıyorum ben. sanki ülke güllük gülistanlık refah ve bolluk içindeydi de akparti batırdı ülkeyi ve ekonomiyi.
gözden kaçmış editi: dış borca bak diyorlar ya hala pehhh. toplam dış borç ile ekonominin durumu anlaşılmaz. toplam dış borcun milli gelire oranı ile anlaşılır. senin 1 lira gelirin var ama 10 lira borcun var. başkasının 10 lira geliri var ama 15 lira borcu var. "e ama toplam borcu benden fazlaaa. demek ki onun durumu daha kötü." yahu sen bu mantıkla simit satsan iflas edersin.
hala anlamakata diretenler için ,
dış borca bak derler adama önce. Ardından doğalgaz a bak derler. Benzine. Elektiriğe. Ama yok sen bakma. Sen aç kalmadın değil mi ? kömürünü aldın odununu aldın bakliyatını aldın . Ha ısınabiliyormusun doğalgazla hayır , arabana benzin koyabiliyormusun yok ne hacet zaten araba yok ama zenginiz. Gsmh tavan yaptı değilmi biz onu nasıl da atladık? Anlık çıkarlarınız için kendinizi kandırmaya devam edin. Sen türk halkısın büyük düşün.
istanbul'un bidonlarla su taşıdığı günleri, laik şehir izmirlilerin arsenikli su içtiğini, tüm türkiye'nin radyasyonlu çay içtiği dönemleri hatırlatmak gerekir öncelikle. ardından şunu söylemek lazım. adalet ve kalkınma partisi döneminden önce asgari ücret ile kaç kg süt alınıyordu? kaç adet ekmek alınıyordu? bir de bugüne bakın kaç lt süt veya kaç adet ekmek alınıyor diye. nankörlük etmek insanoğluna özgün. bunu ispatlayanlar çok maalesef.
gerçek olup olmadığı ortada olan düşünce.
tabi ki öyle. unuttunuz mu 10 yıl önce sıcacık evlerimizde süt banyoları yapardık, kırmızı etten sıkıldığımız günlerde karides yerdik. yazları yurt dışına gider geri kalan paramızla birikim yapardık. paraya para demezdik a.koyuyum. hey gidi günler.
satılmış medyanın satılmış gazetelerinin satılmış ekonomi sayfalarının satılmış sütünlarında satılmış şahıslarca şişirilen ekonomideki sanal büyümelerle, yalnız bırakılmış ülkemde yalnız bırakılmış şehirlerde yalnız bırakılmış sokaklarda yalnız bırakılmış insanımın önce hayallerindeki sonra da midesine giren ekmekteki gerçek küçülmenin oluşturduğu paradoks!