Bir ekono... Ekomonist... Ekom... Eko... Söyleyemeyeceğim. Gülme geliyor, şaşırıyorum. Ben ne anlarım ekonomiden. Kıçıma don alabilir, evlatlarıma bakabilirsem ne âlâ. Allah Bopcu'yu başımızdan tez vakitte alsın! Amin.
Bu ekonomi anlayışı, ilk çağın ilkel krallıklarında bile yoktur. her ülkenin önceliği kendi halkının refahı ve zenginliğidir. ancak erdoğan'ın ekonomi politikası böyle işlemiyor.
türk halkını kontrollü bir şekilde fakirleştirdiler. türk lirası, ellerinde bilinçli olarak değer kaybetti. öyle ki, piyasalar, halk ve hatta komşu ülkeler şok içinde kaldı. haber kanalların kutucuklarında dolar ve euro kuru adeta her gün 1 lira artıyordu! kısa sürede paranın alım gücü eridi. fiyatlanma dengeleri bozuldu. her ürün fahiş fiyatla artarken, devlet kontrolü kaybetti.
maaşlara öyle bir balans ayarı yapıldı ki, asgari ücret memur maaşlarına yaklaştı. doktor, hemşire, öğretmen ve mühendisler maaşlarını yetersiz görmeye başladı. bir süre sonra asgari ücret vasıfsız işçi maaşıyken, herkese alenen verilen genel maaş oldu. cumhuriyet tarihinin en büyük yüzdeli zamları yapılıyordu ama alım gücü bittiği için gerçekte bir önceki seneye kıyasla bu zamlar bir anlam ifade etmiyordu.
enflasyonun ne olduğunu hükümet bilemedi. ancak türk adı verilen kurumun gerçekliğine kimsenin inanmadığı verileriyle %86'ya çıktı. şuan %44 civarında seyrettiğine inanmamızı bekliyorlar.
Açlık, fakirlik, barınma ve ahlak sorunları yaşayan bir toplumu çok daha kolay bir şekilde yönetirsiniz. Zira kendi canlarının derdini düşünmekten sizin hatalarınızı görmeye fırsat bulamazlar. Bulsalar da öncelik siz olmazsınız. tam bir Dominasyon.
3 kıtaya 600 yıl hükmettik diye atıp tutanlar, 1 ülkeyi yönetmeyi beceremeden batırdılar.
babalar gibi satarız politikasıyla yol, fabrika, arazi allah ne verdiyse hepsini nakite çevirmeye çalışan politikalar izlenmektedir. sonuç olarak devlet kasasına nakit para girerken özelleştirilen hizmetler ise vatandaşa paralı olarak geri dönüyor.