abd'nin suriye'ye askeri müdahalede bulunmak istemediğini açıklaması ve dışişleri bakanı davutoğlu'nun suriye ile savaş riskini göze alabiliriz açıklamasının ardından meydana gelen gelişmeler ışığında bir kez daha sorgulanması gerekendir.
yanlış yalan saptırılmış önermedir.
akp iktidarında türk devleti/hükümeti başta vatan haini teröristlerin bolca kanını dökmüş,
kendi insanını öldürmekte zulüm etmekte bir beis görmeyen ve sırasıyla indirilen diktatörlere karşıda yerinde tepkisini göstermiştir.
islamda saldırının kimden geldiği önemli değildir, misliyle karşılık gösterilmesi esastır. adalet bunu gerektirir.
saçma bir iddiadır. zira hükümetler kendilerini bitirecek şeyleri bilerek kendi elleriyle yaparlar mı mal diyesi geliyor insanın. şehir haberi gelir, hükümet suçlu. suriyeyle savaş çıkar hükümet suçlu. herşeyde maşallah hükümet suçlu. ne hükümetmiş arkadaş. kendi sonunu hazırlayacak şeyleri kendi yapıyor! bir olay kimin işine geliyorsa o yapıyordur ya da parmağı vardır. bunların hükümetin işine gelmediği açık peki kimin işine geliyor?
bazıları yine yeni yeniden yanıltmaya devam ediyor 1mart tezkeresi çıkmadı zevzekov, çıkarmayanda akpartidir eğer grup kararı alsaydı tezkere geçerdi gör bak yarın nasıl geçiyor tezkere ,kendi kendisiyle çelişen yazarlar gördükçe gülesim güldükçe yazasım var.
akp tabanı ve koalisyon halinde olduğu kürtçü unsurlar teknik olarak "müslüman" değil ki...
tamamen kur'an-ı kerim'i dışlayıp, bir takım ne idüğü belirsiz adamların deli saçmalarına dayalı içtihadlardan oluşan töre tabanlı bir ritüeli yaşıyorlar.
kendilerini çok ağır müslümanız biz" diye kakaladıkları türkler ve cumhuriyetçi diğer unsurlar azıcık kendi inanç disiplinlerinden haberdar olsalar bu iş buraya zaten gelmeyecekti.
üstünden en çok prim yaptıkları "türban" ve "tesettür" meseleleri buna en iyi örnektir.
bu iki kelime üzerinden 20 senedir politika yapıyorlar. oysa bu iki kelime kur'an-ı kerim'de geçmemektedir dahi. üstüne üstlük türban dedikleri paçavra 1960'lı yıllarda lübnan'da ortaya çıkmış, şii icadı bir toplumsal ayrıştırma aracıdır.
son 2 yıldır aklı kesen, okuduğunu anlayan insanlar "kur'an'da yazmayan allah emri mi olur?" dedikleri için çark ettiler. türban, tesettür kelimeleri out artık "başörtüsü" diye kıvırtıyorlar ki onun da kur'an'a dayalı bir mesnedi yok. saç örtmek islamın bir emri değil... sürüsünü kontrol etme derdindeki ortadoğu erkekliğinin dayattığı bir tür toplumsal faşizm.
buraya girip laf yetiştirmeye çalışan bir çok yarım akıllıya sorsak kadınla erkeğn el sıkışmamasının bir islam emri olduğunu söylerler... oysa öyle değildir. kürt gelenekçiliğinin ve milliyetçiliğinin en önemli bayraklarından olan şafii mezhebinin bir içtihadıdır. hanefi müslüman için karşı cinsin elini sıkmakta bir beis yoktur. başka tarafları mıncıklamayacaksınız...
daha böyle yüzlerce detay var.
ama en çarpıcısı herhalde, hazreti ali'yi dışlayıp en azılı müşriklerden olan ben-i ümeyye'ye hazret sıfatını yakıştırmaları. allah'ın aslanı hazreti hamza'yı katledip, ciğerini yiyen (gerçekten ciğerini yedi adamın bunlardan biri) emevi soyuna peygamber muammelesi yapan, halüsünasyonlar neticesinde kabile şamanı düzeyinde dini görüşler uyduran geylani, nursi gibi akıl hastalarını peygamberden çok anan bir güruh müslüman olabilir mi?
ama kabahat onların değil...
hakkını, aidiyetini, milliyetini, dinini korumaktan aciz sizlerde...
rezil dizilerin hangi kahramanı kimi kütletmiş ezbere bilirken hayatınızı ve geleceğinizi çalan insanlara 2 satır soru soracak kadar kafanız işlemedi...
olası savaşın türkiye ye hiçbir getirisi olmadığı gibi islam dünyasında ki
imajnıda yerle bir edecektir. ne olursa olsun bu savaşa girilmemelidir.
illa birilerine horozlanacaksa israile horozlanılsın...
amerikanın ırakı işgalini engelleyecek bir güç varda bizim mi haberimiz yok acaba , ırakta ölen 1,5 milyon sivilden amerikayı değil ak partiyi sorumlu tutacak kadar sivri zeka bunlar peki amerikanın afganistanı işgal etmesi dsp, mhp ve anapın mı suçu, inanmadıkları allah yinede bunlara yardım etsinde hidayete ersinler.
