yoktur öyle bir boru. sadece planlaması vardır efenim. şimdi akp hükümeti bu döşeyeceği boruyu planlar, ihaleyi de bir yandaş firmaya verir. o yandaş firma da hükümetten paraları toplar fakat projeyi bir türlü tamamlayamaz. seçimlere kadar bu boruyu döşeme sözü veren firma pılını pırtısını toplar ve kaçar.
O döşeceğini düşündüğünüz boru, size girsin. Yapamacağı için, siz zaten onu alacaksınız. Taksim'e gelin de, size bir güzel delikanlılık dersi verilsin.
seçimle, oy yüzdesiyle boru döşenmediğini, başbakan başta olmak üzere tüm akp öğrenmiştir (bkz: taksim gezi parkı), ama koyunların anlaması için çobanın bir iki kelam etmesi gerekecek ona şüphe yok, bu zaten beklenen birşey, o yüzde elli o yüzden cepte zaten.
dindar ve kafası iyi olmayan gençliğin engin zeka barındıran seçim tahminidir.*
milyarlarca sinek de bok yiyor, ama bu, bokun bizim için lezzetli birşey olduğu anlamına gelmez. dolayısıyla, "çoğunluk böyle kardeşim, döşeyeceğiz" şeklindeki demokrasi geleneği ancak lezzeti çoğunluğun zevkinde arayanlara yakışan tabirdir.**
ayrıca bu tarz başlıklar açacak denli kızdıklarına göre, şu anda kimlere boru döşendiği de aşikar olmuş...*
beni korkutan boru. neden mi?
çünkü bu kadar sus, bu kadar uyu..sonra birden alevlen.
bu direniş bile, akpnin kurgusu olabilir sözlük. aslında insanların bunca çırpınışları, karşı koydukları şeye yardım ediyor olabilir. ironiye bak!!!korkuyorum sözlük.
edit büdüt: şu da var ki, chp de boru döşeyebilir ve bu boru beni daha çok korkutur. her gün yaşadığı krizler ile iyice aşağılık kompleksine girmiş bir chp nin borusu, daha da berbattır. şimdi daha da korktum sözlük. ülkem için, insanlarım için korktum. ama korkunun ecele faydası yok. o zaman da yürünür değil mi? chp zulmü başladığında da isyan olur. olur mu len?
Umrumda olmayan borudur. Artık biliyorum... Artık umudum var... Hakkım yenildiğinde, canım yandığında, ağacıma dokunulduğunda, adaletsizliğe uğradığımda arkamda milyonlar var. Biliyorum, değil %50, %70 alsan bugün sana giren boruyu bir daha çıkaramazsın. Artık olmaz. Artık çoğunluğun bir işe yaramaz. Artık memleketin sahibi sen değilsin, sen de bunu biliyorsun... Önemli olan bu.