AKP - mhp ortaklığı başlamadan önce dolar 3 TL'ydi. şimdi 18.60 TL. Yani Türk parası bu ortaklık yüzünden 6 kat değer kaybetti ve halk git gide fakirleşiyor.
Dsp-mhp-ANAP koalisyon hükümeti döneminde asgari ücretli bir aylık maaşıyla şimdikinden kat kat fazla et, ekmek alabiliyorDu.
“Ve insanlar, ah, benim insanlarım,
yalanla besliyorlar sizi,
halbuki açsınız,
etle, ekmekle beslenmeye muhtaçsınız.
Ve beyaz sofrada bir kere bile yemek yemeden doyasıya,
göçüp gidersiniz bu her dalı yemiş dolu dünyadan.
insanlar, ah, benim insanlarım. ”
Mühim olan gayri safi milli hasılatı,
Mühim olan gelişmişlik endeksi,
Mühim olan ihracatlar.
Çok şükür karanlık günler gerimizde kaldı.
Karşılığı 100$ olan aylık asgari maaşın hangi alım gücünden bahsediyorsunuz lan? Daha en temel iktisat terimlerini bilmiyorlar, almışlar ağızlarına alım gücü lafını , Çek Allah Çek. Geri zekalı çapulcular.
O zaman da CHP başta değildi, ortak hükümetler vardı. Tek bir kesimi suçlama cesaretini nasıl bu kadar rezilce gösteriyorlar ya. Sanki o zamanlar bir tek CHP yönetiyordu koca ülkeyi. Sağcılar gene baştaydi...
idari yönetim krizi yüzünden hep kaybettik. ilerleme kaydedemedik.
Ortak bir suç varken suçlu devamlı CHP hep.
Ben Atatürk dönemi chp'lisiyim. Ve şimdiki CHP yi savunmuyorum. Lakin bu ülkede suçlu arıyorsanız daima ortak suçlular vardır. Birisi değil !.
akp'nin tek başına iktidarı o kadar da kötü değildi. mhp ortaklığındaki akp iktidarının sonuçları ortada. 2001 krizinde de iktidar ortaklarından biri mhp idi. asıl sıkıntı mhp'de. mhp iktidara ortak oldukça ülkenin burnu boktan kurtulmuyor.
80 yıllık tc devleti 100 milyar dolar borç.
20 yıllık akp iktidarı 400 milyar dolar borç.
böyle bir bilançoya sahip ülke vatandaşıyız.
aslında son 20 yıldır yürütülen (özal ile başlayan) yap işlet hüplet (pardon, devret olacaktı) projelerinde şişirilmiş maliyetler, garanti ödemeler, satılan ve devredilen özelleştirme adı altında devlet iştirakleri işletmeleri, üretmeden ithalata yönelik politikaların maliyeti nominal olarak değil de günümüz ve ileri ki 10-15 yıl sonra bitecek olan yap işlet hüplet vb projeler ödemelerin borçların ortaya çıkaracağı mali yükün ödenmesinde ortaya çıkacak ekonomik kayıplarda reel değerler ayrıntılı bir hesap edilirse telaffuz edilen milyar dolar değil de trilyon doları geçiyor.
evet şu an ülkenin borç olarak rakamı milyar dolar ama yatırım istihdama değil de borçlara faize gidecek ödemelerin mali yük-ekonomik kaybın reel değeri trilyonlarca doların yok olmasına neden olacak.
örn: tekel'in alkollü içkiler bölümü özelleştirme kapsamında 2003 yılında satıldı. neyse ki gavura satılmadı yurdum insanına yerli ve milli firma (ortak girişim bir firmaya) satıldı.
kaç liraya?
292 milyon dolara.
tekel'i satın alan 2 yıl sonra başkasına 810 milyon dolara amerika'lıya sattı.
2003 yılında tekel de 3631 işçi çalıyordu, 2009 yılında bu rakam 323' düştü.
2003 yılında tekel içki fabrikası 17 tane, 2009 da 9 tane fabrikaya düştü.
son durum bilinmiyor.
unutmadan; tekel'in (Alkollü içkiler San. ve Tic. AŞ‘nin) ihalesi Kasım 2003 tarihinde gerçekleştirildi. 23.12.2003 tarih ve 25325 sayılı Resmi Gazete‘de yayımlanan 2003/85 sayılı ÖYK (özelleştirme yüksek kurulu) kararı çıktı.
tekel içki bölümü 2003 yılının ilk 9 aylık faaliyetlerinden elde edilen hasılat 600 milyon dolardır. Bu şirketin 292 milyon dolara satılması...
burada yapılan hesap hataları, yanlışların o günün nominal değeri günümüzde reel değer olarak bize yansıyor.
babasından kalan malı satıp geçinen, çalışmayan, babasından kalan malı korumayan geliştirmeyen artırmayan hayırsız evlat modeli bir ekonomik modelle tüm devlet kaynaklarını plansız programsız elden çıkarıp yeni yatırımlara değil de 3-5 senelik rahatlamaya harcama sonunda gelinen nokta; tarım ülkesinde halk ucuz ekmek soğan patates derdinde, üç tarafı denizlerle çevrili ülkede halk balık yiyemiyor, et yiyemiyor.
Almanya’nın dış borcu. https://galeri.uludagsozluk.com/r/2262696/+ Almanya bu yüzden fakir mi şimdi? Ulan daha bunun anlamını bilmiyorsunuz. Neyin neye borcu olduğunu bilmiyorsunuz, nasıl hesaplandığını bilmiyorsunuz amk cahilleri.
iktisat’ın i sinden anlamayıp, boş laf yapan çapulcular; biliyorum tek derdiniz sinsi propaganda.
aklı selim hiç bir şahsiyet çıkıp Ecevit dönemi çok daha şahaneydi diyemez. Diyeni tımarhaneye tıkamak gerek.
Türkiye bırakın ilerlemeyi, 20 yılda seviyeler atladı seviyeler.
iktisadi-idari açıdan, ne kadar veri, ne kadar rakam varsa ,
bugün daha iyi durumdalar.
gdp, gdp Pp, l.o.e. (iŞsizlik), hdi, …
Ulan hadi bilimi siktir ettim: Gözü olan görür zaten. Yaşı yeten biliyor. Kimse inkar edemez.
Ulan kaç zamandan sonra sözlükte seviyeli bir şekilde içereği dolu yazılar okudum... hem de baştan sonra.
Gazete okumuşum gibi oldu sabah sabah.
Bele devam aq.
Benim diyeceğim ise:
Cumhuriyet tarihinin 5de 1i bir süre bu. O yüzden felaket!
Ve dönüp dolaştığımız yer aynı... 20 yıl öncesi.
Refah vs en iyi bakışla 20 yıl öncesine dönmüş.
Enflasyon 20 yıl öncesine.
Elde var eşek baģlasan 20 senede gene bir şeyler eşyanın tabiatı gereği yapılırdı diyebileceğimiz, yol, bir kaç köprü vs.
Ab planları olan ülke neredeyse ab ile savaşacak hale gelmiş.
Demokrasi dersen bir tık altımız kuzey kore.
Halk birbirinden nefret ediyor.
Üstüne bilmem kaç milyom mülteci.
8 ayda avrupaya iltica başvurusu yapan sayısı 30 bin ile 4. sıradaymış...
"Birinci sırayı Suriyeliler, ikinciliği Afganlar, üçüncülüğü ise Iraklılar almış durumda. Türkiye'den sonra en çok başvuru iran, Somali, Eritre ve Moldova vatandaşlarından geliyor."
türkiyenin adının geçtiği ülkelere bak aq... durum budur.