vay be sözlük! buz gibi bir şakaydı bu, "kabustu, uyan artık" dese biri.
türkiye kabuslarındaki gibi böyle gerici, böyle amerikancı, böyle vahşi kapitalist bir ülke değil deseler sonra.
geçen 10 yıl mı, geçirilen 10 yıl mı demeli bilemiyorum şimdi sözlük.
bu süre içinde güneşin etrafında on kere döndü dünya.
ona sorarsanız : "lafı bile edilmez, mikroskobik bir zaman."
bize sorarsanız : "on senesi ömrümüzün."
Gençliğimizi yediler. sağ siyasetin her bir fraksiyonunu en güçlü biçimde temsil eden bu adamlar sayesinde, sağın insanı ve toplumu ne derece çürüttüğünü bizzat deneyimledik.
Kızgın, agresif, "kronik muhalif" adamlar olduk çıktık...
ama böyle diyenler, 10 yıllık tecrübe sonucunda bu iktidarın hangi yollarla ve hangi siyasetle devrilemeyeceğini de anlamış olmalı.
askeri darbe ile olmuyor, olmasın.
akp'den daha amerikancı olarak, abd'ye "beni al onu alma" diyerek olmuyor, olmasın.
akp'den daha gerici daha islamcı olarak olmuyor, bu bizim işimiz değil.
akp'den daha piyasacı, daha patron uşağı olarak olmuyor. zaten patronlar akp'den daha iyisini bulamıyor!
sol'la olacak bu iş! solculuk yaparak olacak!
özelleştirmelere, doğanın talanına, abd'nin memleketi eyaleti gibi kullanmasına, toplumsal hayatın ve özellikle de eğitimin dinselleştirilmesine, ırkçılığa, zamlara, işsizliğe karşı sol'da örgütlenerek örgütlenerek, alanlarda hesap sorarak devrilecek bu parti.
sol'la da olmuyor bu iş. keşke olsa.
ama ülkenin eğitim ortalaması,yıllar yılı sol ile ilgili yapılan kara propagandanın etkisi hepimizin malumu.
ayrıca ülkede akp'den memnun olmayan akp'nin bu ülkenin truva atı olduğunu görenler sadece solcular da değil üstelik.bir çok gerçek liberal,milliyetçi muhafazakar yurttaş da en az solcular kadar bu gerçeklerin farkında.
o halde yapılması gereken güçleri sol sağ diye dağıtmak değil birleştirmektir.çünkü mesele sağ sol davası olmaktan çoktan çıkmıştır.memleket elden giderken solcu olsan ne olur sağcı olsan ne olur.
akp'yi devirmenin yolu yöntemi bellidir.amerikayı yeniden keşfetmenin alemi yoktur.bu ülke akp'ye gelene kadar bin kat zor bir süreçten yedi düvele karşı zafer kazanmayı bildi zamanında.herkes milletin o işi nasıl becerdiğini iyice incelerse akp'yi devirme noktasındaki çözümü de kolaylıkla bulacaktır.
öyle karalar bağlamanın bir alemi yoktur. illa bir mustafa kemal bulmaya filan da ihtiyaç yoktur.aksi düşünceler akp'yi gereğinden fazla büyütmek olur.
olması gereken tüm milli güçlerin önce kuvay-ı milliye hareketinde olduğu gibi kendi içlerinde iyi örgütlenmesi ve zamanla bu güçlerin birlik içinde espirili ifadeyle voltran'ı oluşturmalarıdır.özetle örgütlü olmak şarttır ve tabi oyunu kuralına göre oynamakta şarttır.
istediğimiz nedir demokratik yollarla akp'yi sandığa gömmektir.o halde ihtiyacımız olan şey bir siyasi parti veya partilerdir.tek bir parti olması da şart değildir zaten toplumun siyasi eğilimleri gereği mümkün de değildir tek partiyle sonuç almak.
o halde yapılması gereken ihtiyaca uygun hareket etmektir.
emperyalizm türkiye halkının alışkanlıklarına hitap eden maşalar buluyor. tayyip erdoğan bunun için seçildi.
türkiye de hepimizin malumu bir dönen dolapları bilen herşeyin farkında olan bilinçli kitle var ama sayıca azdır.bir de dünyadan bihaber geniş kitleler var.bunların bir kısmı cumhuriyetçi milliyetçi reflekslerle akp karşısındaki partilere oy verirken daha fazla bir kısmıda dini reflekslerle,medyanın iktidar tarafından kontrol altında tutulması ve fütursuzca uygulanan sadaka ekonomisi sayesinde akp'ye yöneliyor.
bu noktada tayyip erdoğan, karşısında düşük profilli liderler bulduğu için daha da kolay yandaş buluyor kendi partiisine.
dolayısı ile iyi örgütlenmenin yanısıra akp karşısında güçlü bir muhalefet yapısıda şart.daha açık ifadeyle erdoğanın karşısına baykalı, kılıçdaroğlunu, bahçeliyi filan çıkararak sonuç alamazsın.ülkede toplumun bir kesimi aşağı yukarı partisi belli olan seçmenlerden oluşurken bir kesimi ise konjonktüre göre hareket eden özellikle lidere göre tercihini yapan seçmenlerden oluşmakta.
işte bu ortamda erdoğan, karşısındaki muhalefet liderlerine göre her zaman avantajlıdır.nitekim yapılan bir çok araştırmada erdoğanın akp'nin başında olmaması halinde akp oylarının %40 oranında düştüğü sonucu çıkmaktadır.ki daha da fazla bir düşüş olması muhtemeldir.
bu çerçevede yapılması gereken daha cabbar cevval atakan liderler bulmaktır.genç,ağzı iyi laf yapan,fizyonomisi düzgün elbette donanımlı ve mutlaka iyi örgütçü lider tipleri chp mhp gibi partilerin akp'den oy çalmasına imkan sağlar.bu konu o partilerin güçlü kadrolara sahip olmaması sonucunu doğurmaz elbette ama lider, bir partinin vitrinidir hele bizim gibi ülkelerde.o yüzden kadro partileri olmalıdır ama vitrini de cezbetmelidir bu muhalefet partilerinin.
iyi örgütlenme toplumsal muhalefetin merkezi haline gelmesine yol açar daha geniş kalabalıkların katılımını sağlar bu da akp'nin faşistleşmesine engel olur.unutmamalıki 500 tane genç herhangi bir konuda protesto yürüyüşü düzenlerse 2000 tane polisin o gençleri cebirle engellemesi hatta gözaltına alması zor değildir.ama o yürüyüşte 50 bin tane genç olursa ona karşı koyabilecek polis gücü yoktur.ancak silah kullanmaları gerekir.akp buna yeltendiği anda artık herşey askeri müdahale dahi meşru hale gelir.akp buna cesaret edemez.haliyle de akp'nin faşizmi kırılmış olacaktır.o yüzden cesurca çoğalmak her yerde her gösteride çok olmak herşeyden önemlidir.bu da şüphesiz ki hem muhalefet partilerinin hemde sivil toplum kuruluşlarının iyi örgütlenmelerine ve son tahlilde birlikte hareket etmelerine bağlıdır.
siyasi partilerin organize olmaları etkin bir kadro ile kamuoyu önüne çıkmaları hem sandıklara ve seçmen listelerine daha etkin biçimde sahip çıkmalarına hemde o dünyadan habersiz kitellerin uyarılmalarına yardımcı olacaktır.
bugün medya da ulusal kanal dışında tek bir muhalif televizyon kanalı yok.2-3 gazete dışında geri kalan hepsi ya mide bulandırıcı biçimde yandaş yada sinmiş durumda tek bir eleştirel habere bile yer veremiyor ve zaten toplumun geniş kiteleri pek gazete de okumadığından iş dönüp dolaşıp tv'lere geliyor.böyle bir ortamda o bilinçsiz geniş kitlelere ulaşmak zorundasın.bunu yapabilmek için de önce yürekli sonra örgütlü ve pek tabiki planlı hareket etmek zorundasın.
90 sene önce kurtuluş mücadelesine girişenler için şartlar bugünkende kat kat daha zordu.mustafa kemal ve arkadaşlarının arkasında öyle bilinçli donanımlı kitleler filanda yoktu.yani dünyadan habersiz kitleler toplumun nerdeyse tamamını oluşturuyordu.çok daha zor şartlar altında üstelik bir savaş yürütmek zorunda kalındı ve tek bir düşman da yoktu.zafer yürekle ve akılla geldi.iyi örgütlenildi tüm imkansızlıklara aksi propogandalara rağmen halkın bam teline iyi basıldı ve milletin ekseriyeti davaya inandırıldı.bugün bunu yapabilmek çok zor değil ama sümsük liderlerle,hantal tembel siyasi parti kadrolarıyla en ufak bir tepki göstermeye bile korkan sinmiş kitlelerle amerikan emperyalizmini ve maşası akp'yi alt etmek mümkün değildir.
işte son cumhuriyet bayramı kutlamaları herkese bu noktada örnek teşkil ediyor.ankarada yüzbinlerce insan türlü engellere rağmen inat etti korkmadı ve istediğini aldı heryerde en küçük ilçelerde bile binlerce insan sokaklara döküldü cumhuriyetini kutladı. ne oldu akp'nin faşizmi? sonuç alabildiler mi? her türlü engeli çıkardılar genelgelerle valiliklere kaymakamlıklara emirler verildi cumhuriyeti halktan koparmaya çalıştılar ki 19 mayısta resmi törenleri yasaklarlarken aksini söylüyorlardı ama yine de halktan koparamadılar cumhuriyet bayramını.demekki örgütlü ve yürekli olunca çok kalabalık oluyorsun ve faşizm maşizm sökmüyor.
tekrar etmek gerekirse akp'yi indirmek hiç de zor değildir.ancak 10 yıldır karşı devrim sürecinin karşısındaki milli güçler akp iktidarda kalabilsin diye herşeyi yaptılar adeta.bunun sonucu olarak akp 10 yıldır iktidardadır.
Enflasyon tek hanede
23 bin km bolunmus yol
Merkez bankasinda 4 kat artis
Toki ile 544 bin konut
Turkiye hizli trenle bulustu
Kadina karsi siddete son
Dsi nin butcesi artti
Havayolu halkin yolu oldu
Dunyanin 3 te 1 ine vizesiz seyehat
Kentsel donusum
355 plaja mavi bayrak
Yerli tufegin yapinina baslanmasi
Egitime rekor butce
Savunmada ihracat rekoru
Hastanelerde son teknoloji
Paralar annelerin hesabina
Turkiye kent ormanlariyla tanisti
Komsularla sifir poroblem
Sahdeniz projesi ve avrupaya dogalgaz
Milli helikopterimiz "atak"
100 tl taksitle konut sahibi
Borc almayip kaynak aktarmak
Marka basvurusunda avrupada birinci olmak
2 bin in uzerinde saglik tesisinin yapilmasi
Muayane de sira beklemeye son
ilaclari hastane kuyruklarindan degil eczanelerden eksiksiz almak
Tarimda ihracat 4 kati
Mke ihracatini 15 kat arttirdi
Tarimsal buyuklukte avrupa 1. Siyiz
Turizm siralamasinda 6. Siradayiz
Orman gelirleri 2 kat artti
Bayramlarin stadlarin disina cikmasi
Esi vefat eden kadina maas
Adalet saraylara tasindi
Ekonomide 26 dan 16 ya cikilmasi
Her ailenin bir hekimi var
Bol sifirli tl degil saygin turk lirasi var
Okullara hizli internet
Saglik vatandasin ayagina gitti
Her ile universite
Haydi kizlar okula
Burslar 9 kat artti
ilac fiyatlati dustu
Ciftciye ilk kez mazot destegi
Guvenli gida saglikli yasam
Kendi savas gemimizi urettik
insansiz hava araci ureten 3. Ulkeyiz
Dev organizasyonlar turkiyede
Turkiyenin her iline dogalgaz
Dunyanin yardimina kosuldu
Son teknoloji siniflara tasindi
Okullara hergun sut
Okul Kitaplari ucretsiz
Baku tiflis ceyhan faaliyete gecti
Genel saglik sigortasi basladi
iskenceye sifir tolerans
18 yasina kadar ucretsiz saglik
Engelli ve yaslilarin maaslari evine
Sagligin t.c kimlik no ya baglanmasi
Yatan hastadan ilac istemeye son
Kisi basina milli gelirin 3 kat artmasi
Mgk sivil bi isleyise kavustu
9 yilda 1090 km demir yolu dosendi
Kadinlara mikro kredi
Gemi insaatinda 6. Siraya yukseldik
Bitirilmeyen yollar bitirildi
ak parti gerçeği ile yüzleşemeyen solcular varken ak parti en az yarım asır iktidarda kalır.
daha hızlandırılmış trenle hızlı tren arasında ki farkı bilmeyenler var. ankara eskişehir hızlı treni ankara konya hızlı treni
deniz feneri.
muhalif olan herkesin hapse atılması.
siyasi soykırım.
mavi marmara.
suriye.
libya.
özelleştirmenin bokunu çıkarmak.
kürt sorunu.
asgari ücret.
patronları zengin etmek.
emekliliğin ortadan kaldırılması.
seçim barajı. (kaldıracaktınız ne oldu)
dış politikada sıçmak.
asker devletinden polis devletine geçiş.
yalandan demokrasi.
analar ağlamasın. anamız ağlıyor.
halka hakaret.
daha sayılamayacak binlerce olayların yaşandığı dönem. Tarih sizi yazar ama nasıl yazar?