açlara ekmek susuzlara su vermekle övülen parti. dikkat ettiyseniz yolsuzlara yol vermeyi katmadım çünkü bunda haklılık payı var.
ancak açlara ekmek susuzlara su vermek nedir? türkiye somali idi nijerya idi de insanlar kıtlıktan açlıktan ölüyordu da haberimiz mi yok? türkiye bu kadar aciz bir ülkemi ki açlara ekmek vermek tatmin edici bir sonuç olsun? türkiye'nin hedefleri sadece insanlarına ekmek ve su götürmek midir? bununla övünebilir mi bir hükümet? zaten bir hükümet insanların en en temel ihtiyaçlarını karşılayamıyorsa yerin dibine batsın. bu ihtiyaçları karşıladı diye de övülmeyi hak etmez.
pek çok sorun(!) çözülmüştür.
cinci hocalar etrafta rahatça fink atabilmektedirler.
devleti yemek için yanıp tutuşan kesim, yedi sülalesini doyurabilecek hortuma kavuşmuştur.
yobazları kontrol altında tutan tehdit ortadan kaldırılmıştır.
türkiye Cumhuriyeti'nin birlik ve bütünlük olması sorunu da yakında çözüme kavuşturulacaktır.
bok ettikleri binlercesinin yanında özellikle bokunu çıkardıkları adam kayırma ve torpil müessesisi için de allah versin vereceğini. o en iyisini bilir. bela okumak bize yakışmaz.
"işi ehline veriniz" diyen hz. muhammed -sav- ahiret günü yüzyüze geldiğinizde yüzünüze söylesin söyleyeceğini.
sınav yok idi eş dost ahbap aracılığı ile öğretmen, polis vs. olur iken sınava tabi olundu. yollar kan gölü iken duble oldu trafik kazası haberleri tv lerde daha az yer bulur oldu. hastaneler ilaç almak için geldiğin üç kişilik bir yer olmaktan çıkıp randevu sistemine döndü. doktorlara muayene, bıçak ot bok parası vermek yalan oldu, istisnaları olsa da. polis kayıtsız şartsız ananı sikemez, asker dilediğince muamele edemez oldu. farklı dini ve fikri tercihlerinden ötürü yargılanamaz, yargılansan da gündem haline gelir oldu. 47 milyar dolar olarak devlete ödediğimiz çalma çırpma parası hayal oldu. keyler ödendi. alım gücümüz arttı. arpalıklar tarih oldu, kitler özelleştirildi. ihracat arttı. gsmh ladan faize giden oran yüzde 67 den yüzde 23 e düştü. ranttan para kazanma durumu tarih oldu. daha bir sürü şey var ama saymaktan yoruldum. tuzu kurular bunları bilmez diyeyim o kadar.
sınav yok idi eş dost ahbap aracılığı ile öğretmen, polis vs. olur iken sınava tabi olundu. yollar kan gölü iken duble oldu trafik kazası haberleri tv lerde daha az yer bulur oldu. hastaneler ilaç almak için geldiğin üç kişilik bir yer olmaktan çıkıp randevu sistemine döndü. doktorlara muayene, bıçak ot bok parası vermek yalan oldu, istisnaları olsa da. polis kayıtsız şartsız ananı sikemez, asker dilediğince muamele edemez oldu. farklı dini ve fikri tercihlerinden ötürü yargılanamaz, yargılansan da gündem haline gelir oldu. 47 milyar dolar olarak devlete ödediğimiz çalma çırpma parası hayal oldu. keyler ödendi. alım gücümüz arttı. arpalıklar tarih oldu, kitler özelleştirildi. ihracat arttı. gsmh ladan faize giden oran yüzde 67 den yüzde 23 e düştü. ranttan para kazanma durumu tarih oldu. daha bir sürü şey var ama saymaktan yoruldum. tuzu kurular bunları bilmez diyeyim o kadar.
komşularla sıfır sorun;
1) ermeni meselesi: çözüldü mü?
nerdeee
göstermelik adımlar bir takım kıçlarda patladı.
"ermeni meselesini hallettik" dediler, aydınlar bir özür kampanyası başlattı, "bizim atalarımız soykırım yapmaz" diyerek dansöz asena'yı kıskandırdılar.
2) kıbrıs meselesi: çözüldü mü?
ahaha
kıbrıslılar sokaklara çıktı, "türkiye düş yakamızdan" diye.
ne dediler;
"bu kıbrıslıların tepkisi değil, bir kısım güdümlü insanın söylemi"
oldu olacak rauf denktaş'ın kıçını yalayıp yeniden kıbrıs cumhurbaşkanı yapın.
3) heybeliada ruhban okulu meselesi: çözüldü mü?
güldürmeyin;
tam bir sessizlik hakim.
yorumlayacak veri dahi yok.
kürt meselesi;
göstermelik demokratik açılım.
gerisi nerde?
yok.
maksat kürtlerin oyunu tırpanlamak.
seçim barajı;
hâlâ yüzde 10
gerekçe ne?
istikrar.
e be benim zekası geri politikacım, madem istikrar diye kıçını yırtıp duruyorsun, o halde neden cumhuriyetin ilk yıllarındaki tek parti chp iktidarına laf edip duruyorsun.
istikrarın en kralı diktatörlük.
maçan yiyorsa desene "istikrar açısından en iyi yönetim biçimi diktatörlüktür" diye. diyemezsin.
"istikrar" derken kastettiğinin "akp saltanatı" olduğu anlaşılmıyor mu sanki? herkesi kendiniz gibi gerizekalı mı sanıyorsunuz?
kck operasyonu;
"dağdan insinler, haklarını legal siyaset yaparak arasınlar"
1500 legal siyasetçinin tutuklanması ne peki?
bok yemek mi?
bence öyle!
silah tutmamış kişileri içeri tıkıyorsan, silah tutan elleri silahsızlığa nasıl davet edeceksin?
mesajın; " silah tutmaya devam edin" mi?
alevi meselesi;
onca çalıştay, onca göstermelik girişim, sonuç?
sıfır!
din dersi hâlâ zorunlu.
cemevleri hâlâ ibadethane olarak kabul edilmiyor.
ee? nerde samimiyet?
gülen cemaati sorunu;
çözülen tek sorun.
sınav sistemi onlara göre ayarlanır.
polis teşkilatı gülen cemaatinin emrine verilir.
bir de bdp'ye yönelterek der ki sayın tayyip erdoğan;
"sizin nereniz sivil, imralı'dan talimat almadan adım mı atabiliyorsunuz"
be hey tayyip, sen fethullahsız adım atabiliyor musun önce onu cevapla!
2002 seçimlerinden hemen sonra abd'ye el öpmeye gittin.
millet sadece abd başkanını öpeceğini sandı, ama sen iki kişiyi öpmeye gitmiştin, biliyoruz.
sınav rezaletleri;
polis sınavları zaten biliniyordu.
cevaplar ışık evlerine. hurraa!
kpss'de sıçtılar, kanıtlandı.
ygs'de sıvadılar, hâlâ sıvamanın sıvaması yapılma uğraşında.
tüm bu rezalet karşısında dünyanın en büyük sınav rezaleti karşısında evladının elinden tutup sokağa çıkmayan halk her şeyi hakediyordur zaten.
zaman isyan zamanıyken evinde pırsıp cnn-ntv izleyip derdine derman arıyorsa canı cehenneme.
yok olsun!
akp, bu işi iyice küstahlığa vurdu.
"sınavları istediğim dibi yapar, adamlarımı istediğim gibi alırım" diyor.
ses yok!