açık açık düşündüğüm durum. evet, gezi parkı sağlam eylemler oldu, %50lik oy potansiyeline sahip bir partinin başkanı bile günde 5 miting yapacak duruma geldi. Bizim asıl problemlerimizden birisi de Akp den ziyade iyi bir muhalefet cephesi ve lider çıkaramamak. Bugün seçim olsa, yerine gelebilecek dürüst söylemek gerekirse istikrarı sağlayabilecek bir parti bulunmuyor. Kemal kılıçdaroğlu ve Devlet bahçeli'nin hiç şansları olduğunu düşünmüyorum ki zaten oy bile vermem bu adamlara.
vatandaşlık bilincine sahip olmayan ahmakların var olduğunu sandığı sorunsaldır.
yok öyle bir sorunsal a ahmaklar! sebebini anlatayım:
bak, sen vatandaşsın. başa geçen her partinin görevi seni memnun etmektir. sonuçta ya memnun olursun, ya olmazsın. memnun olmazsan, vereceğin tek oyla memleketin kaderini belirleyecek gibi, "bunlar giderse yerine kim gelir?" diye dert ederek, iktidarda olduğu halde seni memnun edemeyenlere oy vermek ahmaklıktır.
kardeşim kimin geleceğinden sana ne? ihalelere ortak mısın? memleketi yönetirken ne bok yiyeceklerini sana mı soruyorlar? baktın ki iktidardan memnun değilsin, sikik ön yargılarını bir tarafa bırakıp, baştayken ne bok yediklerini açıkça gördüklerine oy vermek yerine, diğerlerinden hangisini yakın hissediyorsan ona oy verirsin.
hiçbirini beğenmediysen, oy kullanmazsın olur biter... seni memnun etmeyenlere oy verip, zulümlerine, yanlış politikalarına ortak olmak, onay vermek zorunda mısın illa?
sen başa kimin geçeceğini dert ettiğin kadar, başta olanlar veya geçmeye heveslenenler seni nasıl memnun edeceklerini dert ediyor mu acaba? bırak onlar düşünsün...
demokrasiler çeşitlilikle kuvvetlenir. güçlü demokrasilerde tek adam olmamalıdır. türk milleti her dönem siyaset sahnesine yeni figürler çıkarabilecek kapasiteye sahipti.
bu giderse yerine kim gelecek kaygısı, gitmek istemeyen insanların ürettiği suni bir korkudur.