ilk not: önce oku da öyle eksile diyecem ama, boş ver; okumaya ayıracağın süre de bi başlık daha açarsın akp'ye karşı...
tanım: sözlüklerde, forumlarda, kahvelerde, arkadaş ortamlarda cartta curtta bütün işi gücü akp'yi eleştirmek olan; bundan başka hiçbir bok yemeyen zavallılardır.
bu akp denilen güruh, belli bir amaç etrafında toplanmış, kendilerince haklı, diğerlerince haksız; kendilerince şerefli, diğerlerince adice yollarla siyaset yapan insanlardan oluşuyor. öyle ya da böyle bu insanlar bir siyasi görüş atıyorlar ortaya; yandaşları da bunu benimseyip destekliyor. hiç bir şey yapmıyanı bile kaz gelecek yerden tavuk esirgemeyip para veriyor lan partiye.
ya siz? anca oturun akp ile ilgili başlık açın 15 dakikada bir. sonra da hep beraber aynı bokları çevirip çevirip yazın sözlük database'ine.
870 küsür başlık açılmış "akp" hakkında dile kolay 870. toplasan 870 farklı görüş yoktur o kadar başlıkta. bütün iş "ben de akp yi sevmiyorum" diye gösteriş yapabilmekte.
merak ediyorum, o çok eleştirdiğiniz akp'nin siyasi atılımları karşısında herhangi bir partiye gidip karşı bir atılım önerdiniz mi hayatınızda? seçim zamanı başka bir parti için propoganda faaliyetlerine katıldınnız mı? ulan en basitinden 2 tane fakir çocuğu alıp 2 kelime matematik 2 kelime türkçe dersi verdiniz mi onlar da kanmasın 2 torba kömüre diye?
zaten tayyip'in işi gücü yok sözlük okuyo. biz burda entry masturbasyonu yaptıkça o da ayağını denk alıyo başbakanlık konutunda. burda yazanlara göre şekillendiriyo politikalarını. şu açılan 870 küsür başlık 1000'e tamamlanınca istifa edecek tayyip zaten. 1500 oldu muydu yüce divan'a gidecek. ondan sonra da "yatcaz kalkcaz yatcaz kalkcaz devrim olacak" di mi lan ibneler.
''bu akp denilen güruh, belli bir amaç etrafında toplanmış, kendilerince haklı, diğerlerince haksız; kendilerince şerefli, diğerlerince adice yollarla siyaset yapan insanlardan oluşuyor. öyle ya da böyle bu insanlar bir siyasi görüş atıyorlar ortaya; yandaşları da bunu benimseyip destekliyor. hiç bir şey yapmıyanı bile kaz gelecek yerden tavuk esirgemeyip para veriyor lan partiye''
yazısıyla ne kadar mantıklı ve karşı düşüncedekileri zavallı durumuna sokmuştur gerçekten. işte akp bunu yapıyor efendim. siz hala akp ye karşı olun bre zavallılar. utanın lan, terbiyesizler sizi!!
bunlar siyasi bir görüş etrafında toplanıp bir şeyler atıyormuş. yandaşlarıda bunları benimsiyormuş. evet işte bizde bundan bahsediyoruz ya güzel fikirlim. biz de onu anlatmaya çalışıyoruz ya..
küçük bir örnek olarak seçim öncesi anket yaptırdığı şirketin danışmanı olan akademik personeli ideolojilerini yaymak için gayet güzel mevkilere getirildiğini bilemeyen yazarcıklar tarafından, bir çok konuda kendilerinden çok daha fazla bilgisi olduğunu düşündüğüm sözlüğün selameti için burada paylaşmayan yazarlara karşı açılmış başlık.
(bkz: imalat hatası)
(bkz: cumhuriyet kimlere emanet)
tanım: aynı zamanda okumayan ya da okuduklarını anlamayan kişilermiş efendim...
tayyip erdoğan'ı, partisini, düşüncelerini, güttüğü siyaseti, kabinesini vs. vs. günahım kadar sevmem. bulunduğum her platformda bu görüşlerimi açık açık dile getirir, siyasi tartışmalara girer, akp yandaşlarına ya da akp'y oy veren/vermeyi düşünenlere kararlarının yanlış olduğunu örneklemelerle anlatmaya çalışırım.
bunun yanında hafta sonları bulduğum boş vakitlerde taşralı çocukların öğretimlerine katkıda bulunmak için elimden geldiğince ders verir, dersten arta kalan sürelerde de giriş düzeyinde dünya siyasi tarihinden bahsetmeye; bu sayede çocukların siyaset hakkında yüzeysel de olsa bilgi sahibi olmalarına yardımcı olmaya çalışırım.
şimdi bu sayfada yazılanlara bakınca odtü'ye her yıl gelen yeni yetme solcuları görüyorum sanki... onlar da tıpkı sizler gibi... "ortam yapacam, karizma yapacam" ayağına girerler marksist fikir topluluğuna. ondan sonra da artık tkp, ödp, yurtsever cephe seçerler birini...
daha okuduğunu anlayamayan, sadece başlıkta yazılana göre eleştiren, ama lafa gelince "okumaktan, eğitimden,bilgi düzeyinden" dem vuran solcularımız başlamışlar veryansına.
klasik darbe solcuları gibi "cumhuriyet kimlere emanet" feryatları başlamış, "tespit sıçtığımız" söylenir olmuş. hoş, o entrynin neresinde tespit var anlamadım ya, neyse...
gelelim esas meseleye. evet, bu adamlar öyle ya da böyle çalışıyorlar iktidar için. tutartlı ya da tutarsız, şov amaçlı ya da değil, mantıklı ya da mantıksız, çıkar amaçlı ya da değil; ama bir şeyler atıyorlar ortaya. şimdi tekrar soruyorum. siz ne yapıyorsunuz zavallılar? tek yaptığınız 870 küsür olan "akp"li başlıkları 880'e çıkarmak oldu. bir de eksilemek zavallı olduğunuzu söyleyen entryleri.
eleştiri elbette olmalı. ama eleştiri sonrasında bir öneri, bir alternatif koyamıyorsanız ortaya, boşuna eleştirmiş olursunuz. amacınız başkadır o zaman. ya şov yapmak, ilgi toplamaktır; ya da esasında eleştirdiğiniz şeye destek vermek istiyorsunuzdur kutuplaşma yaratarak.
"bunlar siyasi bir görüş etrafında toplanıp bir şeyler atıyormuş. yandaşlarıda bunları benimsiyormuş. evet işte bizde bundan bahsediyoruz ya güzel fikirlim. biz de onu anlatmaya çalışıyoruz ya.. "
vay be; demek bunu anlatmaya çalışıyosunuz. aferin lan size. demek 880 başlıkta bunu anlatmaya çalışıyosunuz. lan bu kadar başlıktan sonra hala anlatamadıysanızi ya siz anlatmayı bilmiyosunuz kuzum, ya da bu kitle zaten gerizekalı; uğraşmayın boşuna. solcunun solcuyla siyaset tartışması gibi bi şey lan bu. hepiniz akp'yi eleştiriyosunuz bir araya gelip. dedim ya, aynı bokları yazın yazın durun.
siz kesin ankara'da her hafta en az 3 kez konur sokak'ta yapılan eylemlere de katılıyosunuzdur. aynı mantık, aynı zihniyet, aynı "solculuk". koca ankara'da bir tek konur sokak var amına koyim aydınlatılacak. eylem yap dur anasını satiyim. orda eylem yapınca bütün ankara aydınlanacak. aynı sizin "anlatmaya çalıştığınız" gibi...
neyse canım, ben sizi alıkoymiyim. ne kaldı lan şurda 1000 başlığa. devam çocuklar. bu kış devrim olacak...
tanım: konuşan ama yalnızca konuşan zavallılardır.
kategorize etmek: Sınıflamak, ayıklamak anlamına gelip, entrylerimin hiçbiri insanları "kategorize" edecek ifadeler taşımamaktadır, bu biiiiiiirr.
"hede hödö başlıktır" şeklinde yapılan tanımlar sözlük formatına aykırıdır. okuduğunu anlamıyosun, eleştirmeyi bilmiyosun, bari format öğren de öyle yaz; bu ikiiiiiii.
bu sözlükte başlık açınca koyunluktan çıkacağınızı düşünmek de zaten bu düzenin istediği şeydir diyecem ama sen bunu da anlamayacaksın, bu sefer de eleştirmenizi eleştiriyorum sanıp ona göre yorum yapacaksın bu üüüüüüüüççç
"ben kasmasam sen kasmasan biz kasmasak nasıl olacak ulan bu devrim" bu döööööörrrttt
nerden çağrışmış ben de anlamadım ama o çağrışan dizeleri yazan kişi oturup sözlüklerde entry girerek inanmıyordu "güneşli güzel günlere". sözlük devrimcisi değildi o kişi. en azından adam gibi adamları alet etmeyin saçma eleştirilerinize bu da beeeeeeşşş.
tanım: "akepe adlı siyasi partiyi eleştiren insanların bir kısmını veya büyük bir kısmını veya hepsini zavallı olarak nitelemek." olmayandır. zira bahsettiğimiz bir eylem değildir.
"toptan solculuk" nerden çıktı anlamadım. benim bildiğim bi "kökten dinci"ler vardı, demek bir de "toptan solcu"lar peydah olmuş, vay anasını.
sözlük dediğimiz oluşumlarda amaç, belli konuları belli platformlarda tartışmaktır. yani nasıl ki "galatasaray"ı tartışacakken orta sahasını farklı başlıkta, forvetini farklı başlıkta, yönetimini ve transferlerini farklı farklı başlıklarda tartışmamız abes kaçarsa, akp'nin de her bokuyla ilgili farklı başlıklar açmak o derece abestir. şimdi oturup o 880 küsür başlıktan "şu şu şu başlıklar sırf laf olsun diye açılmış" diye örnek göstermeye kasamayacam. ama eminim -şayet samimi iseniz- siz de farkındasınızdır o eleştiri de vurgulanmak istenenin. keza, aynı anda sol framede 7-8 ayrı akp ile ilgili başlık görünüyor ve herbiri benzer şeyler ya da birbirlerine yönlendiren bakınızlar içeriyorsa, orada bir kokumuşluk bir yapmacıklık var demektir kuzum. kaldı ki ben "hepsini okudum beğenmedim" gibi cümleler de kullanmadım; ki o akdar boş yazıyı da okuyacak kadar boş vaktim yok. olayı demagojiye vurarak neyi amaçladığınızı bilemiyorum.
"eleştiri yapın ama öneriniz de olsun" demeyi burjuva ikiyüzlülüğü ile ilişkilendirebilmek için gerçekten zorlanmış olmak gerek. akabinde gelen saçma ve devrik cümlenin ne anlatmaya çalıştığını da çözemedim. ama odtü'deki devrim yazısına bakıp gülüyorum ara sıra. "var ya bu yazı silinmiyomuş oluum" diyenler geliyo aklıma ne bileyim. yoksa yazıya değil yani tebessümüm. lakin anlatmak istediğim, siz ve sizin gibi eyyamcılar sayesindedir ki bugün r.t.e. her çıktığı ekranda "bizi eleştiriyorlar, e bir alternatif göstersnler bakalım. açıklasınlar programlarını, sunsunlar adaylarını" diyerek zaten yeterli bilgisi olmayan kesimin kafasında "abi adam doğru söylüyo yaw, bak diğerleri anca konuşuyo hiç icraat yok" imajını çizebiliyor. ama siz bunu da anlayamıyorsunuz, ne diyeyim... devam edin eleştirmeye.
yine demagojik bir biçimde başlanan son cümle ise konur sokak olayına binaen sanırsam. şöyle açıkliyim;
konur sokak; genelde dolaşan tiplerin değişmediği, günün belli saatlerinde belli kesimin takıldığı bir sokaktır. sizin bu sokakta yapacağınız eylemler sürekli olarak aynı gruba hitap edecek ve dolayısıyla hiçbir işe yaramayacaktır. bunun yanında sürekli olarak eylemlerle yaşayan bu kitle -ki ankara göz önüne alındığında ankara solu için önemlidir kızılay kitlesi- artık eylemleretepki vermez hale gelecektir. en basitinden bugün konur sokak çevresindeki herhangi bir esnafa gittiğinizde en az 50 farklı marşı ezbere bildiğini görebilirsiniz. benim eleştirdiğim nokta "eylemin yapılması" değil. eylemin sürekli aynı yerde ve aynı kişilere yapılması. işin garibi eylem yapan kişilerin -kişi diyorum bakın örgüt değil, katılımcılar yani- bile aynı olup aynı sloganları atmaları. yoksa yapılanaları küçük görmek değildir yaptığım. ama ankara'da altındağ da var, ümitköy de var, kurtuluş da var, var babam var. ki birçok semtte eylem için izin verilen bölgeler de mevcuttur.
son olarak bundan sonra sabaha yakın karnınız tok ve sırtınız pekken fazla düşünmemeyi öneririm size. zira gece gece hazımsızlık yaratabiliyor bünyenizde.
Tanım: 880 akp karşıtı başlığı açanların sadece sözlük ile sınırlı kaldığını düşünen bir bireyin isyanıdır.
iyi niyetli bir isyan olduğunu belirttikten kelli, affı şahanenize sığınarak yanlış bir genelleme içinde olduğunuzu belirtirim pek sevgili yazar dostum. Bunu şu şekilde açıklamak gerekirse; o başlıkları açan kişileri birey birey araştırıp sabahtan akşama kadar pc başında göt büyüten cinsten insanlar olduğuna kanaat getirdiğinizi düşünmüyorum. Hadi diyelim haklısınız. adamın başka işi yok, AKP karşıtı konular açıp paso entry döşüyor. Peki hangi tarafı kötü bunun? Sözlük içersinde henüz siyasi bir partiye üye olabilecek yaşa gelmemiş bireyler var. Sözlük bir fikir beyan etme ve fikirleri çarpıştırma merkezidir. Türkiye'de araştırılan ve okunan sözlükler arasında belirli bir sıralamaya girmiş olan bir yerdir şu an yazdığımız sözlük. Ondandır ki bir taraf AKP icraatlarını överken ve yaptığı yolsuzlukları görmezden gelirken diğer taraf elbette boş durmaz. Türkiye'de internetten gündemi takip eden birey sayısı sen de hak verirsin ki azımsanmayacak kadar büyük bir kitledir. onlardan belki 2 tanesi yazılanlar karşısında hakkaten lan birde şöyle birşey var der umuduyla yazılır onca yazı. Yani olması gereken şudur sevgili arkadaşım ; Ben tersanedeki ölümlere karşı çıkıp sokakta eylemimi yaparım. yetmez gelirim birde hatırlatmak amacıyla buraya yazarım. Silahlı bir mücadeleyle mevcut siyasi yapıyı değiştiremeyeceğine göre uyuyan halkı belki uyandırırız edasında yazılan yazılardır onlar. He boşa kürek sallamak mıdır ?orası tartışılır
akp ye laf atan zavallıların ne yazık ki solcu, devrimci, eylemci, bıcı, bici olduğu konudur, tartışmadır, siyasettir, meydandır. hadi buyrun halil ibrahim sofrasına.
öncelikle güzel, pak, senigidiseni fikirli akp yanlıları, insanları akp yi sevmemek, yaptıkları siyaset ya da her neyse, bunları kabul etmemek solcu olmak değildir. hele ki ankara da konuk sokak ta eylem yapmak hiç değildir. (bkz: konuk sokak ne lan)
akp yi sevmeyen hiç mi sağcı insanlar yok. hadi onu geçtim akp den nefret eden hiç mi akp li yok şuan da. önce akp nedir ne değildir, amacı nedir, bunları konuşalım diyeceğim ama ne yazık ki hani aşk denilen bir şey vardır, kör olunur da bi b*k gözükmez. işte o yüzden körü körüne bağlandığınızdan tartışılamaz, bir şeyler konuşulamaz sizinle. rahmetli barış manço dan geliyor. (bkz: kara sevda)
sonrasında demişsin 800 küsur başlık varmışta, şu kadar olcakmışta, aman da aman da. buradan sesleniyorum uludağ sözlük ailesine. o başlıkları ben açtırdım silah zoruyla. açan her yazara ailen söz konusu, sevdiklerin söz konusu, fururum dedim, zorla açtılar onlarda.
bu ne olm lan. o kadar yazar var görüşleri var ve açmışlar. bunlara kin kusmak nedir. asıl sorun budur azizim zaten. fikirlere açık olamamak, insanları dinlememek, okumamak. sonra du ulan bu akp hakkında başlık açmış, kesin solcudur diye birşeyler zırvalamak, sözde haklı zannetmek. bu mudur lan hoşgörü, bu mudur sizin savunmanız. o 800 küsur başlığı okudun mu sen birer birer de zavallı yakıştırması yaptın sevmeyen kişilere, eleştirenlere.
bu arada bu kış devrim olacak demişsin de devrim olalı bayağı zaman oldu. sen portakalda vitamindin. biraz açıp öğren derim, cumhuriyetçilik, laiklik, milliyetçilik, devletçilik..
hadi onları anlamadın. o zaman gençliğe hitabemiz var. onu armağan ediyorum sana.
akp'yn eleştiren değil, bu eleştiriyi sürekli olarak aynı başlıklar altında, boş bakınızlar ya da klasikleşmiş sözlük bakınızlarıyla yapanlardır. sorunun eleştirmek değil adam gibi eleştiremeyip eleştirmeye kalkışmak, ya da başka bir deyişle sırf ortam olsun şekil olsun amacıyla yapılmasıdır.
tekrar ve tekrar söylüyorum. tabi ki eleştirilecek akp. haksız yönleri -hem de hiç zorlanmadan- söylenecek. ama bunu yaparken sürekli olarak benzer bakınızların (ampule oy verene florasan girsin gibi) verilmesi; defalarca benzerleri açılan başlıkların sırf "heyooo ben de akp ye karşıyım"ı gösterebilmek için açılması olmamalı yöntem. o zaman herkes kendi görüşünü, inancını savunmak için birbirine benzeyen yüzlerce başlık açsın. e ne anladım ben o sözlükten.
bir başka nokta da sözlüğü bir propoganda aracı olarak görmekte sanırsam. tabiki burada yazılanlar 10000 lere hitap ediyor. ama bu demek değildir ki sırf bunun için akp'yi eleştiren 100 lerce başlık açmak lazım. her sol frame'e bakıldığında anti-akp menşeili en az 5, anti-feto'cu en az 2 başlık görelim.
bunların hepsi benzer başlıklarda da yapılabilir. ki bu haliyle sözlük giderek çöplüğe dönüşmekte. neyse bu olayın başka bir boyutu.
merak ediyorum acaba siz o 880 başlığı tek tek okudunuz mu ki bana "okudun mu orda yazılanları" diyosunuz. ben yine de 50ye yakınını açtım. ve birçoğunda 3. 5. entryden sonra aynı bakınızları görüp durdum. işte zavallılık tam da burda yiğitler. akp'ye karşı yapabileceği tek şey 3-5 tane bakınızı 800 başlığın her birine yazmak olan kişiler, zavallıdır.
o bana armağan ettiğiniz gençliğe hitabe'yi bir kere adam gibi okusaydınız siz de; belki anlardınız ne demek isteidğimi. yetmezse bir de bursa nutkunu okuyun.
son olarak, "bu kış devrim olacak"ta kast edilen devrimle 1923 devrimini kıyaslamanız da, olaya ne kadar duygusal baktığınızı bir kez daha gösterdi bana.
her ne ise; yine de en azından akp hakkında açılan bir başlığın bu kadar, boş bakınızdan uzak olarak buraya kadar gelmesi bile ufak da olsa bir umuttur. belki o "2 kelime görürler de doğru yolu bulurlar" dediğiniz çocuklar; "ulan bu adamlar sadece bakınız verip durmuyo akp hakkında, bak uzun uzun tartışıyolar da dur bi okuyalım bakalım" derler de bir işe yaramış oluruz.