1-"Sandıktan çoğunluğu kazanarak çıktım, ne yapsam meşrudur" (yani Cumhuriyeti Cumhur korur) anlayışı içinde rejimin temellerini oyma hakkını kendinde gördü.
2-Muhalefet hakkını sınırladı ve kısıtladı.
3-Basın özgürlüğünü sınırladı ve kısıtladı.
4-Türk Silahlı Kuvvetlerini karşısına aldı.
5-Üniversiteleri karşısına aldı.
6-Laikliği zedeleyen biçimde dini politikaya alet etti.
7-Bütün bunları yaparken, demokrasinin temel hak ve özgürlükleri güvenceye alan bir çoğunluk rejimi olduğunu göz ardı etti; ona sadece "demokrasi eşittir çoğunluk diktatörlüğü" anlayışı içinde baktı.
AKP 'nin yaptığı hatalar :
1-Başbakan hiç gereği ve mantığı yokken Genelkurmay Başkanı'nın açıklamasını bahane ederek, zaten arasının açık olduğu Silahlı Kuvvetlere çatıyor.
2-Yeni kurulacak üniversiteleri bahane ederek, yine YÖK'e yani üniversitelere çatıyor.
3-Anlaşılmaz biçimde, Milliyet'in Ankara Temsilcisi Fikret Bila'nın olağan bir haberini "Vatan Hainliği" olarak niteliyor.
4-Adalet Bakanı, Türk aydınını iki yüzlülükle suçluyor.
5-Muhalif Kanaltürk televizyonu ve orada program yapan gazeteciler için mali soruşturma başlatılıyor.
6-Cumhuriyet Gazetesi'nin Cumhurbaşkanlığı seçimi hakkındaki ilanları için Başbakan tavır koyuyor, RTÜK baskı uygulamaya başlıyor.
bu iki parti de çoğunlukçuluğun bir eseridir. arkalarındaki yüksek oy oranına dayanarak bu iki parti ve bu iki partinin liderleri diktatör tavırlar konusunda bir çok ortak noktaya sahiptir.