siyaset denilen şeyin aslında kıvırtmak, hatırlamamak, halkı kandırmak ve zaman aşımından yararlanmak olduğunu çok iyi bilen iktidar partisinin 8 yeni üniversite kanun tasarısına ilave olarak eklemesi gereken yüksekokul çeşididir.
akp öyle kıvırtmalar, öyle oryantallikler sergilemektedir ki ülkemiz siyasetinde şaşmamak elde değil.
misal kriz içimize girip ocaklar söndürürken başbakanımız, krizin türkiye'yi etkilemeyeceğine dikkat çekmek amaçlı "teğet geçme" tabirini kullanmış, lakin krizin olanca şiddetiyle hissedilmesini takiben bu ifadeyi tadilata uğratarak teğet geçmenin bir objeye değmek olduğunu bizlere açıklamış geometri bilgisine hayran bırakmıştır.
yine akp hükümetince pimi çekilen kürt açılımı safsatası kamuoyunun yoğun tepkisi ve özellikle habur rezaleti sonrası evrimleşerek birdenbire demokratik açılıma dönüşmüştür.
son olarak akademimiz "özel ordu" polemiğine girmiş, tepkiler üzerine sayın başbakanımız ; "özel ordu değil hudut birliği" diyerek bir kez daha işi masum boyuta taşımaya çalışmıştır...
şimdi de pkk ile resmen işbirliğine gittikleri belgelendi.
hakkımızda hayırlısı bakalım, ama buna da verecek bir cevapları, atacak bir çamurları vardır muhakkak.
bunlar tabii ki kaçmıyor gözümüzden, yüzde 47 ile aramızdaki en önemli fark bu olsa gerek...
