insanlarla kurduğu kalıcı ilişkiler değil demek ki onu tatmin eden. aynı şekilde yaşadığı yerde bir ömrü geçirecek huzuruda yakalayamıyordur. yolun heyecanını tatmıştır zamanında. o bu dünyadan gitmeden daha çok insanların hayatına girmesine izin verecek, hayatın onun önüne serilmesini beklemeyecektir.
bunu sürekli dile getiren insandan daha gerçekçidir. fikrini kendine saklar çünkü. içten içe memnuniyetsizliklerine, hayalkırıklıklarına karşı son kozunu elinde tuttuğunu bilir. yaşanan günü sonuna kadar yaşar, ya hep ya hiçtir hayat onun için. tamamiyle elde edemediklerinin kırıntıları ile oyalanmaz. onu tatmin etmez bunlar. fakat kimseye de kendi için "elde var bir" garantisi vermez. her bitişin yeni bir başlangıç olduğunun farkındadır.
bana benzer.
çünkü bile bile zincirler geçiremez kendine.etrafında olup biten her şeyi özgürlüğünü kısıtladığını bilirken başka duvarlar örmek istemez.
(bkz: önemli olan başlamaktı)
(bkz: önemli olan katılmaktı)
kavafis'in şehir şiirini** okuması gereken insandır.
Şehir
'Bir başka ülkeye, bir başka denize giderim', dedin
'bundan daha iyi bir başka şehir bulunur elbet.
Her çabam kaderin olumsuz bir yargısıyla karşı karşıya;
-bir ceset gibi- gömülü kalbim.
Aklım daha ne kadar kalacak bu çorak ülkede?
Yüzümü nereye çevirsem, nereye baksam,
kara yıkıntılarını görüyorum ömrümün,
boşuna bunca yıl tükettiğim bu ülkede.'
Yeni bir ülke bulamazsın, başka bir deniz bulamazsın.
Bu şehir arkandan gelecektir.
Sen gene aynı sokaklarda dolaşacaksın,
aynı mahallede kocayacaksın;
aynı evlerde kır düşecek saçlarına.
Dönüp dolaşıp bu şehre geleceksin sonunda.
Başka bir şey umma-
Ömrünü nasıl tükettiysen burada, bu köşecikte,
öyle tükettin demektir bütün yeryüzünü de.