Toplumsal alanlarda insanlara karşı temkinli davranma eğiliminde bulunmasına neden olan,aklına gelen, düşüncelerden birisi de budur herhalde insanın.
Ne düşünüldüğü fark etmez. Herhangi bir konunun herhangi bir uzantısı olabilir akla gelen ilk düşünce. Bu konu üzerinde iyice kafayı yemeye başlayıp, sinirden etraftaki insanlara (içinden) küfretmeye başlayıncaya kadar insan...
işte o an da ikinci düşünce olarak niteleyebileyeceğimiz bu yeni düşünce gelir akla. Bu yeni düşünce ise tabii ki de "Ya şuan aklım okunuyorsa? Ya zihnimi okuyan ve fikirlerimi çalan birisi varsa?!" Gibi kuşku dolu kelimeler bütününden oluşur, az çok.
Ve bu sadece belli insan kitlelerinden ziyade birebir insan görüşmeleri için de geçerlidir. Taktiksel konuşmalar, asıl söylenmek istenen şeyi ya da tam tersine söylenmemesi gereken şeyi akla getirmemeler, normal bir konuşmada bile iç sesimizle zihnimizde şarkı söylemeler... (istiklal Marşını italyanca olarak tersten okumak gibi...)
insan bazen korkmuyor değil doğrusu... neyse ki her insanın böyle garip huyları var da korkutmuyor bu durum beni.
Tabii karşı atak olarak ne olur ne olmaz diye, eğer varsa, akıl okuyana mesaj da yollanır zihinden. "Aklımı okuduğunu biliyorum." Gibi... bir çeşit karşı koruma gibi... bir çeşit 'ejderha avcılığı' gibi. [Olmayan bir şeyi uğraş edinmek]