aklından bir sayı tut
yazarı john verdon olan 2010 çıkışlı polisiye romanı.ve şu anda bitirmek üzere olduğum kitap.konunun girişi şu şekilde ;
katil, kurbanlarına bir mektup gönderiyor ve mektupta bedel ödeme zamanının geldiğini söylüyor. onları çok iyi tanıdığını ve bunu kanıtlamak için de kurbanlarından akıllarında bir sayı tutmalarını istiyor. kurbanlar sayı tuttuktan sonra ilave zarfı açıyorlar ... arka kapak bilgisi
bir adam, posta kutusuna bırakılmış imzasız bir mektup alır. mektupta şöyle yazmaktadır: aklından herhangi bir sayı tut ? 1 ila 1000 arasında herhangi bir sayı. adam öylesine 658 sayısını tutar. not şöyle devam etmektedir: sırlarını nasıl bildiğimi göreceksin? küçük zarfı aç ;
''aldıklarını geri vereceksin
vermiş olduklarını aldığın zaman.
biliyorum ne düşündüğünü,
ne zaman uyuduğunu,
nereye gittiğini,
nereye gideceğini.
seninle bir randevumuz var,
bay 658''
dizileri seyretmektense bu şekilde kafanda canlanması süper.herkese tavsiyemdir.
+ Son okuduğun kitabın adı neydi?
- Aklından bir sayı tut.
+ Tuttum.
- Son okuduğum kitap oydu.
+ Neydi?
- Aklından bir sayı tut.
+ Tuttum.
- Gerizekalı mısın sen?
+ Son okuduğun kitabın adı neydi?
- Aklından bir sayı tut.
+ Tuttum.
- Son okuduğum kitap oydu.
+ Neydi?
- Aklından bir sayı tut.
+ Tuttum.
- salak yemin ederim gerizekalı.
senin için değerliyse eğer böl birazını da koy ortaya,
aklından çıkarır gibi çıkar bütün dertleri.
çarpa çarpa ruhunda büyüsün umutların,
ve aklını başına toplar gibi topla.
peşinden matematik işlemleriyle bir oyun gelen cümledir. ya da siz sayıyı tuttuğunuzu söyledikten sonra "şimdi bırak" denilendir. çarpın ağzına bir tane de görsün gününü.*
+elimdeki kalemi aklımdan tutacağım 5 ile 20 arasındaki sayıyı ilk bulana vereceğim? hadi başlayalım. ilk sen söyle (a)
-(a):8
+ değil
-(b):18
+ değil
-(c):3
+kalk.. kalk ulan.. kalemi altına koyucam.. heh. şimdi otur.
--spoiler--
Hayatlarımızdaki en büyük acı, kabul etmediğimiz hatalarımızdan gelenlerdir. Bizim asıl kimliğimizle uyuşmayan hatalardır. Bize öyle zıtlardır ki, onlara bakmaya katlanamayız. Bir vücutta iki insan oluruz, birbirine katlanamayan iki insan. Yalancı ve yalancılardan nefret eden. Hırsız ve hırsızlardan nefret eden. Bu savaşın verdiği acıya benzer başka bir acı yoktur. Bu acı, bilinç seviyemizin üzerine çıkar. Ondan kaçarız ama bizimle koşar. Nereye kaçarsak kaçalım, savaşı beraberimizde götürürüz.
--spoiler--