tuhaf şeyler bunlar tabi. gerçi ben çok önemsemiyorum. ak parti denmiş, akp, akepe olmuş ne farkeder sanki. adamlar her türlü iktidarda. hatta bazıları amına kodumun partisi diyorlar. herkes kendi kafasına göre takılabilir nihayetinde. dilin kemiği yok. chp'ye de cenabet halk partisi diyenler de çıkmıştı. tasvip edilecek şeyler değil elbet. ama bundan garip bi haz duyan bir kitlenin var olduğu da aşikar.
baksana ak parti dediğin için peşinen yobaz, bağnaz diye yaftalanıyorsun zaten. yazık ki öyle dedikleri için öyle olduğunu sanıyorlar. bugün türkiye'de ak parti'yi siyasal anlamda karşı konulamaz bir güç haline getirenler bizatihi ak parti düşmanlarıdır. bunu farkedemiyor olmaları o kadar hoşuma gidiyor ki anlatamam.
elleri kolları bağlanmış bir haldeler sanki sadece ağızlarıyla hakaret politikası güdüyorlar. yaptıkları kelime oyunlarıyla hazzın doruk noktalarına ulaşıyorlar. kemal kılıçdaroğlu'nun recep tayyip erdoğan'a rakip olabileceğini varsayarak zafer nidaları atıyorlar dört bir yanda. düşünün adamlar bir ihtimale ortalığı bayram yerine çeviriyorlar. ne yazık ki bu gerçekleşmeyecek. tayyip erdoğan ancak kendi istediği zaman başbakanlığı bırakacak.
bu sizin çok zor anlıyorum hatta bunları okurken sinirlendiğinizin farkındayım. zaten hoşuma giden de bu aslında. misal içinizden birden, apansız, hiç gereği yokken 'ordu göreve' gibi bir düşünce hasıl oluyorsa ne mutlu bana.
demem o ki pek modern, pek ilerici kardeşlerim bu tür yaklaşımlarınız hiçbir fayda sağlamıyor size. farkında mısınız bilmiyorum -tabi bu farkındalık ilhan selçuk tarzı farkındalık değil- hep aynı şeyler etrafında dönüp duruyorsunuz. bir durun, bi düşünün dicem neden sonra vazgeçiyorum. en iyisi mi siz devam edin ki biz de devam edelim.
ayrımcılığın, partizanlığın, slogancı sözde vatanseverliğin, masonik sığ beyinlerin kendi medyalarında pompaladıkları 'kahrolsun öcü dinciler' kampanyasına kör gibi inanmışlığın tipik bir söylemi olan cümledir. salakçadır.
