tamı tamamına 400 milyar dolara mal olmuş ve içerisinde 300.000 oda bulunmaktadır. aynı zamanda 50 adet tenis kortu , 23 adet golf sahası , arkasında 2 adet uçak hangarı bulunmakta. bunlar niye mi yapıldı ? çünkü hepsi millet için...
o paralara kaç adet kemal büstü yapılırdı, ne gerek vardı şimdi dimi.... Başkanlık sistemine geçildiğinde devlet başkanının kullanacağı yapı. yani bazı malların dediği gibi tayyip'in çocuklarına kalmayacak tabi diğer taraftan bu malların desteklediği siyasilere de...
içinde havuz, buhar odaları, spa merkezi falan bulunan lüksün bokunu çıkarmış saray... olm sen masaj yaptır diye mi ben vergi veriyorum lan!!! hakkımı helal etmiyorum, haramla zıkkım olsun...
Asgari ücretin devlet tarafından belirlendiği bir ülkede asgari ücreti özel sektör veriyor niye kızıyorsunuz diyen safları ortaya çıkaran saray. Dahası en az memur maaşı 2000 liraymış asgari neymiş, yok öyle bir şey asgari ücret diye hayal görüyoruz biz, Türkiye'de yok 15 milyon asgari ücretli bu mallara göre.
Hayır bi de başkalarını cahillikle suçlaması nasıl bir ironi bilemedim.
cahil yobazların "saray yapılacağına asgari ücret arttırılsın" talebiyle ilişki kuramadıkları kaçak ucubedir. ey cahil, asgari ücretin devletin değil, özel sektörün veriyor olması bahane değil. sonuçta asgari ücreti belirleyen devlet. istediğinde arttırabilir. peki neden arttırmıyor? "efendim, özel sektöre ağır yük olur, işsizlik artar"... öyleyse özel sektöre uygulanan vergi oranlarını düşürürsün, yük olmaz. "efendim, vergi gelirlerimiz azalır"... o zaman vergi gelirlerini kaçak saray gibi ucube yapılara harcayarak çarçur etmezsin, böylece fazla vergi gelirine ihtiyacın olmaz.
insani gelişme endeksi'nde 69. sırada bulunan ülkenin ultra lüks sarayıdır. ülkenin yüzü diyorsunuz da arap milleti dışında kimse şatafata kanmaz, rakamlara bakar notunu verirler...
bazı embesillerin "ama asgari ücret artarsa şöyle şöyle olur" şeklinde savunduğu saray.
lan amın feryadı, biz o'nu demiyoruz, diyoruz ki "senin ülkende asgari ücret bu kadar azken, senin kalkıp milyar dolarlık saray yaptırman olmaz" diyoruz.
benzin fiyatları bu ülkede neden düşmüyor biliyor musun?
özel tüketim vergisi, özel iletişim vergisi bir defaya mahsus gelmişken neden kaldı biliyor musun?
şirketlerin özelliştirmeleri bitti, satacak bir şey kalmadı biliyor musun?
yani diyorum ki, "lan totoş, bu ülkede kaynak kalmadı" diyorum, 2 senede bir bedelli askerlik çıkartıyorlar, tükürdüklerini yalaya yalaya diyorum.
ama gel bunları bazı göt lalelerine anlat.
amına koyim böyle yavşaklar yüzünden olan bize oluyor.
erdoğan diyor bunu. neden olmazmış? gelen giden herkes oraya bakıyormuş da ondan olmazmış. gel de ters takla atma amk. yemin ediyorum, sadece kendi seçmeninin değil, ülkedeki insanların tamamının zekasıyla dalga geçiyor resmen. bunu bilinçli olarak yapıyor adam. itibardan tasarruf olmuyor, ama demokrasiden tasarruf oluyor he mi. işte bunların demokrasinden anladıkları bu.
bütün dünya şimdi bu saraya bakacak ve " a aa ne kadar güzel saray, keşke bizim olsa" mı diyecek amk. bütün dünya bu saraya bakıp da itibarımızı ölçüyor erdoğan'a göre, ama devletin uygulamalarına bakmıyor öyle değil mi? amaaan canım, demokrasi de neymiş. önemli olan itibar ve itibardan da tasarruf olmaz.
israfın zirve noktası olarak tarihe geçecek yapıdır. Müslümanlık ve Mütevaziliğin yerlerde gezdiği, islami jet-sosyetelerin göğsünü kabartan yapıdır. sadece akplilere özel bir saraydır. asla ve asla milleti temsil etmeyen bir cumhurbaşkanına ait olan yerdir. bölücülük, ayrıştırıcılık, nifak tohumları kararlarının alınacağı yegane mekandır.
Dünyanın en fakir Cumhurbaşkanı olarak bilinen Uruguay Cumhurbaşkanı Jose Mujica der ki;
Ben insanların geceleri yatacak bir saçak altı bile bulamadıkları bir dünyada, başkalarının 500 metrekarelik malikanelerde yaşamasını anlamıyorum. Evsizler için ev, suyu olmayanlar için su lazım, ekmek lazım. Sen böyle bir dünyada özel uçağım olsun, oraya buraya gideyim diyorsun. Eğer herkes daha fazlasını isterse, bir gün kimseye bir şey kalmayacak. Küresel ısınmadan bahsediyoruz ama doğaya saldırmaya ve çöp üretmeye devam ediyoruz.
Eski ruhani tanrımızı kendi ellerimizle kurban ettik ve artık market tanrının tapınağındayız. Bu yeni tanrı; ekonomimizi, politikamızı, alışkanlıklarımızı, yaşamlarımızı düzenliyor ve bizlere faiz oranları ve kredi kartları ile mutluluğun yeni adresini veriyor. Öyle anlaşılıyor ki bizler, yalnız tüketme için yaratılıyoruz ve artık tüketemediğimiz zaman derin hayal kırıklığına uğrayarak kendimizi yok ediyoruz.
Bana fakir denmesi yanlış, ben tutumlu bir insanım. Asıl fakirler sürekli yaşamdan talepleri olan ve elde ettikleriyle yetinmeyen insanlardır. Ben elimde hafif bir bavulla dolaşıyorum. Bu bana istediğim yaşamı sürdürmek için yeterli zamanı veriyor. Asıl özgürlük yaşamak için kazandığın zamandır.