kemalist kafadır,
yani; atatürkün bir tanrı olduğunu ve kendisini yarattığını düşünür,
ve bir gün gelip ak partinin elinden kendilerini kurtaracağını sanır,
o kadar kıt beyinlidir ki, kılıçdaroğlu gibi bir müptezel in başbakan olması gerektiğini düşünür.
zaten boşuna bu kavga kime oy verirseniz verin sonuç değişmez ki... oy vermemiz Atatürk zamanındaki gibi değil.. sadece bize özgürlük yanılgısı veriyor... ana partiler meclistekiler zaten başkalarının emrinde... ya düşünün koskoca ülke yoksa başka liderler çıkamaz mı? izin verilmiyor ki kurulan diğer partilere...
ya ediyorum şu zihniyet kadar embesil başka bir zihniyet yok. gerizekalı orta çağ kafasındaki bu insanlar varken bu ülkeden bi sik olmaz. lan kodumun salağı hükümet neden var ?? diye bir sorsana kendine. hükümet senin güvenliğini sağlamak ve senin ödediğin vergi lerle sana hizmet etmek için var. kuş beyinli aptal. sen vergi verirsin ki sana hizmet olarak dönsün . sen lokantaya gidip parasını verip yemeğini yediğin için lokantaya minnet edermisin? sayesinde karnımız doydu diye ? etmezsin tabii çünkü parasını verdin değil mi ??? devlete niye minnet edeceksin ? sen aldığın hatta zor bela aldığın bir hizmet için çoktan peşin peşin ödeme yaptın zaten. elektrik faturası ödedin, su faturası ödedin, her aldığın üründen kdv olarak ödedin. hatta devlet sana dedi ki ''bak kardeşim cep telefonu lükstür. bunun için ayrıca bir vergi almamız gerekiyor senden haa buna itirazın varsa cep telefonu kullanmazsın olur biter. bu vergiye de özel tüketim vergisi adını verdik ha ayrıca katma değer vergisi de var. sen bu vergileri vereceksin ki bizde sana hizmet edelim.'' der.
bu devlete hükümete bu kadar eşşeklik eden enayiler yüzünden bu ülke adam olmuyor arkadaş...
ak partiye oy vermeyip, hizmet olarak da artık gitmelerini bekleyen vatandaştır. en doğal vatandaşlık hakkını sonuna kadar kullanmıştır. ancak hükümet olarak ona oy vermeyen vatandaşa da hizmet götürmek en büyük görevleridir. neden biliyor musun? bizi yönetmeleri için onlara vergi veriyoruz. ve her kuruşun hesabını sorma hakkımız var. belki bugün değil. ama zamanı gelince...
