yakın bir geçmişteki bir olayı hatırlatan mevzudur. hani vardı ya okullarda süt dağıtmışlardı. hani kötü şeyleri çağırıyor gibi olmayayım ama sonu benzemez inşallah. o zamanda kıyamet kopartıyorlardı o sütlerin tedarikçisi kim diye soruluyor diye. sonrası malum..
dünyanın en pahalı benzinini kullanıp mutlu olan, dünya fiyat ortalamasından %80 daha pahalı et yiyip -daha doğrusu yiyemeyip- sırbistandan ne idüğü belirsiz et alındığında 2 lira düşen ete sevinen insanları gördükçe kudurmak ne mümkün.
yarılarak gülüyorum amına kodumun tapirlerine.
bir alman bir kilo et için ortalama 1 saat, bir türk 8 saat çalışmak zorunda. ucuz evet. bedava amına koyayım. koşun....
Utanmasalar altına yaticaklar tayyibin başkumandan demek nedir siz oksijen yerine ne cekiyosunuz amk hayır yani ülkeye katkısı verdiği zararın yanından geçemez yaptığı yollar yüksek ücretli diye kullanılmıyor verdiği maaş zammı
%3-5 iken yaptığı diğer zamlar verdiğinin kaç katı ya siz sorunlusunuz yada ben anlamıyorum.
Hükümet biraz daha ağalara, patronlara hayvan hibe edip ,teşvik versin. Belki o zaman et fiyatları düşer.
Hele bir de şu süt yasası yürürlüğe girip, sokakta süt satımı yasaklansaydı ve 5 ,10 ineği olan sütlerini süt fabrikalarına vermek zorunda kalsaydı işte o zaman tam zokayı yutmuş olacaltık.
Bundan yıllar önce bir bakan açıklama yapmıştı " köylü demek çiftçi demek değildir, biz bu ürünleri profesyonel üretecek üretici arıyoruz" diye. Biz de yalvarmıştık " yapmayın etmeyin, kırsal kesimi işsiz bırakmayın, şehre indirmeyin" diye.
Peki ya sonuç? Asıl üretici olması gereken kırsal kesim hayvancılığı, çiftçiliği bıraktı ve şehre, asgari ücretle patronlara köle olmaya gitti. Üretim direkt patronların eline geçti. Aslında patronların elindeki hayvan yeterli ama ucuza kesmiyorlar. Hükümetin buralarda "ideolojisi ve savunduğu partisi beş para etmez " adamların diline düşmesi hibe ve teşvik verdiği patronların umurunda bile değil.
Fakir, fukaradan vergi alıp; zengine, patrona üretim yapsın diye hibe ve teşvik vermenin vebal olduğunu, bunun bereketsizliğe neden olacağını bilmiyor musunuz, yahu siz nasıl dindar sınız?
bu ak çomarlara sormak lazım şimdi ucuz etin ithal edildiği sırbistan daha 20-25 yıl öncesine kadar müslüman halkı katledip kadınlara tecavüz etmemişler mi?
bu sırbistan denen ülkede kesilen hayvan helal kesim midir? hani çok dindarlar ya bu çomarlar. ne idüğü belirsiz olan etleri getirdiler ülkeye garibanlara yediriyorlar birde üstüne reklam yapıp prim yapma derdindeler. daha yakın zamana kadar tarım da ve hayvancılıkta kendi kendine yetebilen 7-8 ülkeden biri iken şimdi angusu uruguaydan, samanı irandan, eti sırbistandan ithal eder hala düştük. son zamanlarda ülkede tek artış gösteren etmen çomar nüfusu oldu.
Niye kuduralım olm sizin ucuz besmelesiz etinizden?
Afiyet olsun size, bundan bize ne?
sen rahat ol, biz ne a101'den, ne de bim'den almayız et falan.
neden almayız?
çünkü menşeini bilmediğimiz gıdayı yiyecek kadar salak değiliz ve sizin sattığınız ete güvenmiyoruz.
ne bilelim helal kesim olup olmadığını?
kim bilir sırp kıçını elleyip sonra da alkol alıp mı kesti ne yaptı?
biz 2005'ten beri aynı kasaptan alıyoruz etimizi.
mahallemizin çocuğu.
güvenilir.
bonfilenin en güzelini, pirzolanın en kalemini, kuzu kuşbaşının en ağızda dağılanını verir her zaman.
et değil, lokum alırız adeta.
çünkü bizim kasabın hayvanları afyondan gelir, balıkesir'den gelir, kekik otlar genelde.
sizin sırp hayvanlarında bulabilecek misiniz o anadolu kekiğinin tadını acaba?
alsam da almasam da bir 300 gram kuzu küşleme bulundurur her vakit benim için.
a101'de sizi düşünen bir kasap olacak mı böyle?
asla.
ama bu iş güzel oldu ha.
sizin sayenizde çomarişkolar bizim semt kasaplarına uğramayacak, bizimkiler de biraz indirim yapacak mecburen.
yani her zaman olduğu gibi, sizden daha kaliteli eti, daha ucuza yiyeceğiz.
öncelikle kıyma ve kuşbaşı et değildir. et dediğin antrikot, biftek, pirzoladır. bim, a101 denen marketlerden ucuza satıldığı idida edilen kuşbaşı, kıyma alıp et yediğini zanneden varsa. acınacak halde zavallının tekidir.