yapılabilecek en kötü şeylerden biridir. bir nevi işkence gibidir. sonuç olarak o insanın içinden gelmeli. onu takmak ve taşımak çocuk oyuncağı değildir.
zorlama ile başörtüsü takan kızların halini üzülerek izlemekteyim. ne yazık ki birçoğu * bir fırsatını bulduğunda başını açmaya yer arıyor. mesela, yazın denize gittiğinde bikinisini giyip güneşlenir bile. geri döndüğünde ondan kapalısı yoktur! o kadar modern bir kapalıdır. *
dizinin altında etek giyip fileli çorap bile giyenlerine rastladım. kızım o başörtüyü ne bokuma takıyorsun o zaman? amacın tahrik unsurunu en aza indirmek değil mi? fakat bu sözlerimin başörtüye karşıymışım gibi algılanmasını istemiyorum. benim kızdığım nokta o başörtüsüne yapılan saygısızlık ve ikiyüzlülük. *
aile baskısıyla başını kapamış kız mutlaka o başörtüsünü çıkarıp atar bir yerlerde ya da daha sonra sapıtır. böyle saçmalayan ailelere bu anlatılmalı. insanın özgür iradesi diye bir kavram var. herkes kendi aklını kullanarak, kendi doğrusunu elbet bulacaktır. bu işler zorlamayla hiç olmaz. aksine ters teper.
ülkemin kapalı insanlarının ezici bir çoğunluğunun yaşadığı durumdur. kim ne derse desin bu ülkede " kapanmasaydım evlenemezdim, başım açık 39 yaşına kadar bekledim, kapanınca 3 ay sonra selam vermeyenler istemeye geldi beni" diyen insanlar olduğu sürece neyi ispat etmeye çalışıyorsunuz anlamıyorum.
hayatlarının , dönüm noktalarını oluşturacak durumlarda kendi kararlarını alamıyorlar , demektir. dinimizin en güzel yanlarından biri , dinimizde , zorlama ve baskının olmamasıdır. tabi bu görünen ve umulan yanı. aslında durumun öyle olmadığı aşikar. bir insana zorla türban taktırmak , namaz kıldırmak ya da camiye göndermek... bunların kime ne faydası var ki?.. ibadet içten gelerek yapılıyorsa ibadettir. zorla ibadet olmaz.
olaya azıcık amuda kalkarak bakıldığında; aslında bir kızın güzel olacağını düşünüp kafasını kazıtması ve ailenin kızının bu halini sevmeyip ona başörtüsü taktırması gibi bir senaryo düşünülebilir. **
kişinin kızların başlarına öylesine bir bez bağlamaları gerektiğini gerisinin mini etek bile olabileceğini düşünmesine neden olur. günahtır. işe yaramazdır. *
başörtüsü sorununun büyümesi sebebidir. e o mantalitedeki bir insan kızını okula gönderir mi? benim alt komşum profesör olmasına rağmen bunu yapmazken eğitimsiz insanlar nasıl yapabilir. demek ki neymiş; onlara eğitim hakkı vereceksin, sonra doğruyu annesine, babasına sormadan bulabilecek kıvama gelecek. belki açar başını, belki açmaz ama eğitim hakkı olmadan o ailenin ezik kızı olmaktan kurtulamaz.
içerisinde hiç bir dini eylem barındırmayan çabadır. içinde olmadıkça aile zoruyla kapanan insanın dine zerre saygısı ve itaati olmaz, sonucunda da ortaya yüzünde bir ton makyajla ve dar kıyafetlerle dolanan kapalı kişiler çıkar.
ahmet arsan ın * yazısında bahsettiği şekilde:
VAROŞ ÖRTÜNMESi Eğer istanbul un kenar semtlerine yolunuz düşer de oralarda uzun bulucin etek giymiş ya da kıyafetleri vücutlarına yaman bir şekilde yapışmış türbanlı kızlar görürseniz, "Bu ne ya? Böyle örtünme mi olur?" falan diye çıkışmayın... Çünkü bilhassa "entel islamcı kızlarımız" da, bu tür örtünme modelini küçümserler... "Varoş örtünmesi" derler... "Baba zoruyla örtünme modeli" derler... "Zevksizliğin sergilenmesi" derler...
bunca zamandir(38 yildir) muslumanim ben neden hic gormedim konya'da diye beni sasirtan baslik olmustur.
bir tek nurcu olan kurt kökenli enistemin kizlarina ilk okul caglarinda tatilde kuran kursuna giderken takmalarini istedigini gordum. konya'da olmayan bu baskinin baska sehirlerde olmasi cok garip.
babam koyu ecevitçi. uc kiz kardesimden bir tek ablam acik. dört kiz kardes olan annemlerden sadece en kucuk teyzem acik. bes kiz kardes olan halamlardan ikisi kapali. babamlar 7 annemler 6 kardes. otuz kadar kiz bulunan kuzenlerimden 6-7 tanesi acik ama bu gune kadar kimse sen basini ac sen kapat dedigini gormedim.
ya ben baska bir turkiye'de mi yasiyorum?
bir insanin basortulu biri ile evlenmek istemesi ile turban zorlamasi arasinda baglanti kurulmasi da ilginc. esim ben evlenmeden once acikti. evlenince kapandi. bu konuda 2-3 seneden sonra yaptigimiz bir konusmada ben seni acik sevmistim simdi kapaniyorsun. beni kandirmis gibi oldun diye serzeniste bulundum. ancak kisisel tercihim deyip okurken mecburen acik oldugunu aslinda kapanmak istedigini bunuda evlenmeden once konustugumuzu hatirlatti. bana da saygi duymak dustu.
edit: eger bir insana zorla basini ort diye sozlu veya fiili baski yapan muslumanlar varsa bilsinler ki allah'a inanci yuzunden degil sizin yuzunuzden ortmus olduklarindan imanlari zedelenir. aynen basini ac deyince acanlarin allah'in emrinden ote kullarin emrinden korkup acmalariyla imanlarinin zedelendigi gibi. kime iman ediyorsunuz? kullara mi allah'a mi?
basini acmak gunah ama kimse basini actigi icin muslumanliktan cikmaz. kimse kapatinca musluman olamayacagi gibi.
ha bu eksi verenlerde ne muslumanliktan haberleri var ne halktan. muslumanlikta zorla hic bir sey yaptirilmaz. verdiginiz eksi'ler gosteriyor ki amac propaganda, gercekler umurunuzda degil. bilmediginiz ortamlar hakkinda yorumlariniz ne oldugunuzu gosterir.
size gore hic kimse kendi istegi ile basortusu takamaz, kesin biri zorlamistir. bir musluman birine basini ort ya da ac dedigini gorursem bana gore o yobaz'dir ve dinini ogrenememiştir.onu uyarip ögretmek gorevimdir.
nurculardan bazilari bu konuda kati oluyorlar. mesela nurculara ait bir isyerinde namaz kilmayanlarin, sigara icenlerin calistirilmadigini biliyorum. ama bu zorlama degil secim. yani once işe alip sonra ibadet edip etmedigini degil önceden dinine bagli insanlari seciyorlar. aynen bazilarinin cumhurbaskaninin ibadetine karistigi gibi. tabii biri ozel işyeri biri kamu kurulusu. ozel işyerinde istediginizi yaparsiniz ama kamu kanunlarla yonetilir. kanunlarda insanlarin rahat ibadet edebilecegini soyluyor.
bu arada genelde namaz kilmam, orucu arasira tutarim, eskiden icki de icerdim. cuma'ya cok nadir giderim. kimsede bana neden yapmiyorsun demedi bu yasa kadar(annem disinda,o bazen cumaya gitmemi ögutluyor)
başörtüsünden hazetmeyen, başörtüsü düzenlemesine "kara devrim" diye manşetler çeken zihniyetin gözüne sık sık görünen, dillerine pelesenk olan ama bizim pek farkedemediğimiz eylem.