ilaçlarım bitti. beşiktaştayım. hemen yakında ki sağlık ocağına gittim, reçetemi gösterdim ve doktora bu ilaçları yazabilirmisiniz diye rica da bulundum. hayır yazamam dedi ve devam etti kendi aile hekiminize gidin diye, doktor bey tansiyonum düştü aile hekimim nişantaşında dedim ama fayda etmedi. özetle saçma bir sistem.
(#11765184) öncelikle belirtmek lazım ki lalelikle bi alakası olmayan bezm-i alem hastanesinden bahsediyoruz sanırım. ayrıca bıçak parası akp hükümetiyle azaldı diyen arkadaşlar türkiyede gerçekleşecek olan akp hükümetinin getirdiği o performans sistemi sayesinde bıçak altına yatamayacak neden mi?
yeni sistemle doktorlar aynı öğretmenlere benzeyecek. dersanede çalışan it gibi çalışıp özel ders veren öğretmenler ve devlette çalışan mal yerine konulan kimsenin şeyine takmadığı garibim öğretmenler.
özel hastanede istediğin doktora ameliyat olacaksın bütün parayı devlet verecek sanıyorsun dimi? bok.
artık devlet hastanesinde doktorlar performansla çalışacak ve önemli bir ameliyat zor olduğu için senin önemli ameliyatını özel hastanede yapman için eli mahkum seni siktir edecek bir şekilde. ve arkasından gidip özelde ameliyat olacaksın.
bu kadar hileyle hurdayla çark dönerken yeni gelen sistemle kim bilir hangi şerefsiz doktorlar ne sebepler bulup gereksiz ameliyatlar yapıp performans kazanacak üzerinden. gereksiz tahliller gereksiz mrlar gereksiz röntgenler için vaktini ve sağlığını kaybedeceksin radyasyon yiyeceksin haberin yok.
hala insanlar saat 5 te kuyruğa girmeye gidiyor ve bu daha da artacak.
ve aile hekimine gitmeden başlık açmaktan bahsedenler var küçük şehirlerde hekim sayısı yeterli büyük şehirlerdeki durum önemli. ve gerçekten 3 haftalık bir eğitim sonucunda bu insanlar aile hekimi oluyor. tıp fakültesi öğrencilerinin 1 staj süresince öğrendikleri şeyleri 2 günde görüp geçiyorlar.
en son olarak da bu başlığın ilk entrysinde bahsedilen aile hekimi 62 yaşında emekli bir öğretmen ve istanbulda hekimlik yapıyor. ve şu olay da 1. ağızdan göz doktoru hocam tarafından dile getirildi.
çocuğumun aşıları için aile hekimime gittim. aşılar için internette araştırma yapmaya başladı reçeteye yazmak için en son siz nasıl olsa biliyorsunuzdur ilaçları doktorsunuz söyleyin de yazalım dedi.
işte o mükemmel sağlık sistemimiz üstteki 2 satırda.
gelelim sağlık ocaklarıyla aile hekimliği sistemi farkına. sağlık ocakları devlet eliyle yürütülen kuruluşlardı. aile hekimliği sistemi oturunca tamamen özel sektöre geçecek. şu anda türkiyede hemen her sağlık ocağında şoför, temizlikçi, ebe, hemşire gibi unsurlar bulunurken aile hekimliği sistemiyle bunların hepsi tamamen özel sermayenin eline geçecek.
uzun uzun yazardım ama artık takatim kalmadı yazacak, çünkü almak istemeyen beyinler zaten almayacak. hazmedemeyecek.
evet efendim bu sabah kıvrandıran nasır sorunları için sağlık ocağına gideyim dedim. aile hekimliği var zaten hemen halledeyim işimi, randevu alıp hastahaneye gitme dertleriyle uğraşmayayım düşüncesi vardı kafamda ama gittiğimde aile hekimliğiniz burada değil cevabını çok emin olduğu sistemi kontrol eden suratsız görevli hanımdan aldım. bilmemne binasına gidip ikametgahınızı kontrol ettirin uyarısından sonra topallayarak oraya yetiştim,çılgınca sırayı aşıp aldığım cevap ise ikametgahımın burada olmadığıydı evet bir ay evvel 2 günümü harcayarak aldırdığım ve bunun üstüne seçmen kağıdımın geldiği sevgili ikametgahım. sağolunuz akp hükümeti doktora gitmek için işten izin aldığım günümü ikametgahın yok senin diyerek beni başından savdığın için. oy kullanırken ikametgahıma sevgiyle sarılacağımdan emin olabilirsiniz.
esasında benimde bir yerde hatam var anlatacaklarımdan ama üzücü ve sinir bozucu bir hadise nihayetinde.
evime en yakın sağlık ocağına gittim, akşamdan kalma 39 derece ateşimle. çok hastalıklar yaşadım ama ömrümde ilk kez sabaha kadar bu kadar kötü olduğumu hatırlamam. ılık duşlar, sirkeli sular ve hatta içtim bile, netice de kötü bir hastalık, farenjit bir yerde. sağlık ocağına gittim, artık bir iğne yerimde kendime gelirim diye. o da ne kayıtlı olduğum sağlık ocağı bu değilmiş, e tamam muayene parasını verelim ölmekten iyidir. o da olmazmış kayıtlı sağlık ocağıma gitmem gerekiyormuş. ölsek yani olağan karşılanacak, devlet politikasıdır denilip geçilecek.
şimdi bazı dangalaklar çıkıpta ee kardeş sende kendi doktoruna gideceksin deyip angutluk yapacaklar eminim. hayat bu işte bir gün başınıza gelmesi farz olmuş, tek temennim yaşamanız. savunduğunuz değerlerin sizleri rezil, rüsva etmesi. dua ediyoruz.
özel hastanelerde bir kan tahlili 50 tl'den aşağı değildir, ultrason-mr-röntgen vs 90 tl civarındadır. özel hastaneye girsem ne olur, girmesem ne olur? la senza'ya, beymen'e, vakko'ya da girebiliyorum ve lakin elim boş çıkabiliyorum, bakması bedava ne de olsa. bıçak parası halen var, git bir hastaneye, prof yahut doç. direkt kendi muayenehanesinin adresini verir, ücretini söyler. herhangi bir doktora da elbette ameliyat olabilirsin, isim yapmış birini istersen, 1 yıl sonrasına anca...ssk'yı sanki danimarka kurdu, ssk hastanelerini boka çevirmeselerdi de emekli sandığının yararlandığı hastanelerden yararlanmak zorunda bırakılmasalardı.
beleşe katarakt ameliyatı deyu bir sürü kişinin gözünü aldılar la. gözünü!
avrupa'dan kopya edilmiş sistemdir. onların da mahallesinde, köyünde bir pratisyen hekim vardır, böylece grip, boğaz ağrısı vs. gibi büyümemiş vakalarda büyük hastanelere gidilmez. hastanenin yükü hafifler. lakin biz yine hastaneye gidiyoruz, yine hastanelerimiz kalabalık, yine yakın deyu küçük rahatsızlıklarda sağlık ocağına gidiyoruz, ne artısı oldu, merak içindeyim. sanki sağlık ocağına eskiden alınmıyorduk da, akepe sayesinde alınır olduk. bir şeylerin ismini kıvırıp, çevirip yeniymiş gibi önümüze sürebiliyorlar ya, helal valla süper taktik. satış, pazarlama, ikna yeteneği süper.
aile hekimine hiç gitmemiş bir embesilin açtığı konu başlığıdır sadece. sgk sisteminde artık hastaların güne gün hangi tarihte hangi hastalığa yakalandığını, hangi tarihte, hangi gün ne ilacı kullandığı belli bir kaydın altına alınıyor. aile hekimliği sağlık ocakları ve polikliniklerde hizmet veriyor. aile hekimine gittiğinizde hastalığınız hakkında detaylı bir inceleme olanağı olmadığında gerek gördüğü takdirde sizi büyük araştırma hastanelerine sevk ediyor ya da gitmeniz yolunda telkinde bulunabiliyorlar. aile hekimliğindeki amaç doktorların hastalara yakın olmasını sağlamaktır. ger başı ağrayan araştırma hastanesine gidecek değil ya da hastalığından ötürü ilaç almış bireyin ilacı bittiği an tekrar araştırma hastanesine gitmesine gerek yoktur aile hekimine giderek ilaç yazdırıp gidip herhangi bir eczaneden alabilir. eskiden doktora gitmek için randevu sırasına girerdiniz geceden kuyruğa girip, öğleden sonra size anca sıra gelir muayenenizi olurdunuz. muayene sonrası doktor size bir ilaç yazardı. hastahane içindeki eczaneye gider ertesi güne kadar ilaç kuyruğu beklerdiniz. sıra size geldiğinde almak istediğiniz ilacın olmadığını duymak süpriz olamazdı kimse için.
kısacası arkadaşım akp yi eleştirmek için en kötü başlığı sıçmışsın.
1 hafta önce damar tıkanıklığı tedavisi gördüm vakıf gureba(bezmilalem) hastanesinde 1 hafta yattım. 2 kişilik odalar, odalarda televizyon, banyo, tuvalet, internet, buzdolabı, elbise dolabı ve 2 yataklı. yataklarda elektronik ha hastalanırsan allah korusun git orda yat.
hızlı tren reklamıyla da övünen hükümettir. aynı zamanda ambulans uçaklarla da övünen hükmettir, parası olmayan kaç hasta kullandı merak konudusur, ambulans uçak veya helikopterleri.
tıp fakültesi beşinci sınıf öğrencisi olarak şunu diyebilirim ki, o reklam ve aile hekimliği var ya, hani reklam var ya, hani aile hekimliği getirdiniz var ya hani işte o reklam, hah işte o reklam gö.. neyse devamını söylemiyim.
]
yeni getirdiği daha doğru düzgün deneyemediği sistemiyle övünen reklamlarına koyan hükümettir. sadece türkiyede bu tarz bir reklamla oy kazanabilir kanımca.
zaten kendi oluşumlarına daha fazla para kazandırmak için ilaç sisteminin ağzına sıçmış bir hükümetten bahsediyoruz. eczacılık sistemini tamamen bitirmiş bir hükümetten. şimdi de sıra doktorlara ve hekimliğe gelmiştir. aile hekiminizle gidiniz tanışınız. zira aile hekimleri 1 haftalık sembolik bir eğitimden geçmiş insanlar. (kağıt üzerinde 3 hafta görünüyor.) yani 6 yıllık tıp fakültesi eğitimini 1 haftada görmekten bahsediyoruz. karşınıza 60 yaşında 1 haftada doktor olmuş bir bakkal da çıkabilir yani. hükümet o kadar düşünmektedir ki sizi, sizin sağlığınızdan sorumlu insanlar böyle basit bir eğitimden sonra aile hekiminiz olabilmekte ve hükümetiniz de bununla övünerek cahilliğinizi gözünüze sokmakta. o kadar basitiz yani.