sosyal sigortalar ve genel sağlık sigortası yasasıyla sağlık ocaklarının yerine getirilmeye çalışılan sistemdir.
her ailenin bir doktoru olacak, herkes doktorunu seçecek diyerek sanki çok güzel bir şeymiş gibi topluma lanse edilmektedir. fakat işin iç yüzü başkadır:
-sağlık ocakları koruyucu sağlık hizmeti sunarlar. mesela okullarda toplu aşı yaparlar. aile hekimliğinde ise bir hekim gidip tek tek evlerde aşı mı yapacaktır ve yapsa bile eş zamanlı yapılmayan aşılama ne kadar faydalı olabilecektir? bu açıkça koruyucu sağlık hizmetinin geri plana atılması ve tedavi edici sağlık hizmetinin ön plana çıkarılması yani daha pahalı sağlık hizmeti demektir.
-aile helkimliği sisteminde doktorlara 4000 hastaya kadar ne kadar hasta bakarsa o kadar fazla para verecek olan devlet 4000 hastadan sonra bakılan hastaya ek bir ücret vermeyecektir. bu sisteme hekimler arası olumlu rekabet diyen hükümet doktoru bir bakkal hastayı da müşteri kalıbına koymayı hedeflemektedir. 4000 hastaya kadar deliler gibi çalışan doktor 4001. hataya bakmama insiyatifini elinde taşıyacaktır. müşteri olan hasta ise kartvizit bastırmış doktorlar arasında özelleşmiş bir sağlık hizmetine tabi tutulacaktır.
-aile hekimliği sisteminde hükümet hekime %15in üzerinde sevk yaptığı zaman maaşından kesinti yapacağını söylemektedir. yani bir hekim ölecek bir hastayı %15 kotasını aşmasın diye sevk etmeyebilecektir.
aile hekimliği birçok avrupa ülkesinde uygulanmaktadır, doğrudur. fakat bu şekilde değildir. orada bu sistemin işleyişi bizdeki sağlık ocakları gidir. yani bir ekip çalışması vardır, bireysel çıkarcı bir zihniyete büründürülmüş değildir. zaten türkiyede halihazırda pilot uygulamaların sonucunda halkın %95'i şimdilik parasız uygulanıyor olmasına rağmen (paralar ab'den geliyor.) bu sistemi istememektedir. fakat iktidar imf boyunduruğu altında paşa paşa bu sistemi ve yasanın geri kalanını meclisten geçirmektedir. halkın tamamen işletmeleştirilmiş sağlık hizmeti ala(maya)cağı günler yakındır...
ekurisi genel saglık sigortası ile beraber saglıkta donusum olarak reklamı yapılan saglıkta ozellestirme programının en onemli ogelerindendir. bu sistemle saglık ocakları kapatılacak artık hastalar ellerini daha fazla ceplerine atacak doktora ve saglık hizmetlerine ulasım zorlasacaktır.
soyleki; aile hekimleri belirli sayıda hastayı kendi adı altında toplayacaktır ancak bu hastalr aynı mahallede yasamak zorunda degillerdir sehrin her semtinden hastayı kendi kontrollerine alabileceklerdir. bunun anlamı saglık hizmetlerine ulasmamız zorlasacaktır. saglık ocakları kapatılıyor peki aile hekimleri nerede hizmet sunacak ya devletin kiralayacagı saglık ocaklrını muayenehaneleri olarak kullanacaklar ya da baska bir yeri kiralayıp ya da satın alıp muayenehane olarak kullanacaklardır. doktorlar yanlarında en az 1 tane hemsire ya da ebe calıstırmak zorundadırlar. bu ebelerin maası gene doktorlar tarafından verilecek ve ne yazıkki ebeler hemsireler sozlesmeli personel olacaklardır. doktorlar yanlarında dogal olarak fazla ebe-hemsire calıstırmak istemeyecekleri icin hem acıkt kalan hemsireler olacak, acıkta kalmamak icin hemsireler daha agır isleri daha az maasla yapmaya baslayacaklardır. hemsire sayısı azaldıgı icin ve hastalar farklı farklı yerlerde ikametgah ettigi icin koruyucu saglık hizmetlrinini en onemlilerinden biri olan ev ziyaretleri ve kontrolleri aksayacaktır. cunku ebe muayenehanede kayıtmı tutsun? bilmem nerelerde ki evlere kontrole mi gitsin muayenehanede isini mi yapsın? pilot bolge olan duzcede doktorlar su an ab den 2 milyar ek gelir almaktadırlar ve bu sayede hemsirelere maas verirler muayenehanelerinin kiralarını oderler ancak bu 2 milyar proje ab destkli oldugu icin sadece goz boyamak amacıyla verilen ucettir bu para sistem tum ulkeye yayılınca kesilecektir. saglık personeli acısından kısaca daha az maas daha fazla is ve saglık hizmetinin yanında isletmeci kimligine burunmek baslıca sorunlardır. kaldıki diclede doktorların yuzde 80 i bu sistemi istemezken burda calıstırılan doktorların bir cogu ya dicle ya dogu denilerek buraya yerlestirilmislerdir.
peki hastalar icin ne olacak? dedigim gibi saglık hizmtlerine ulasmak zorlasacak , saglık ocaklarının en onemli gorevi olan koruyucu saglık hizmetleri; merkezi sistemlere kydırılacagı ya da iptal edilecegi icin aksayacaktır. merkezi sistemlere kaydırılan koruyucu saglık hizmetlerinin eskisi gibi yurumeyecegi asikardır. cunku sorunlara uzaktan bakan bir merkez yerel yonetilerin gozlem ve anında mudehale gucunun yanına bile yaklasamaz. artık hastalar gss ile birlikte maaslarının yuzde 6-8 ini prim olarak odeyeceklerdir artan primlerin yanında aile hekimlerine katkı payı da odeyeceklerdir. yeni kanunlara gore eskiden 2 yıllık uzmanlık gerektiren aile hekimligi bir kac haftalık kurslarla verilecegi icin hastlar daha niteliksiz doktorlarla muhatap olacaklardır. yeni yasa geregi doktorlar hastalarının yuzde 15 inden fazlasını 2. basamak hastanelere sevk ederlerse maaslarında yuzde 20 kesinti yapılacaktır. bunun getirecegi sonuclar, kotası dolan doktorların hastalarının tedavilerinin aksamasına neden olacagı gibi surekli sevk isteyen diabet , bobrek hastaları gibi hastalar aile hekimleriyle sorun yasayabileceklerdir.
şimdiden boku çıkmış bir sistemdir. hekimlerin bazıları devletin kendilerine aile hekimliklerine bakılması, eksiklerinin giderilmesi için verdiği fazladan paraları cebe indirmektedir. bazı doktorlar ise işi iyice abartıp aile hekimliğinin kirasını karşıdaki eczanelere ödettirmeye çalışmışlardır. ***