aihm'nin başbakan ve sair devlet ricali hakkında "hakaret dahil" her türlü eleştirinin fikir hürriyeti çerçevesinde değerlendirilmesi gerektiğini vurgulayan ve emsal teşkil edecek kararı. bir siyasetçiye hakaret ve küfür kullanarak eleştiri yöneltebilme hakkınız artık teknik olarak anayasal hakkınız....
bizimkilerin tavırlarını pek değiştirmeyecek bir karardır. çünkü bizim hükümetimiz "demokrasi" kelimesini "bizim yaptıklarımız yanlışsa, seçmeyin bizi o zaman" şeklinde alıp, önüne geleni hapsanelere dolduruyor.
hukuğun sağlamasını "demokrasi" nin aldığını sanıyor. yani şöyle diyor " ben iktidardayken astığımı asar, kestiğimi keserim, sen beni beğenmiyorsan seçmezsin"..halkımız malum, seçiyor, bu seferde "bak halk bizi destekliyor" diyor.
bu durum ajdar´ın " ben youtube da bir numarayım, halk beni izliyorsa megastar benim" demesine çok benziyor.
yani türkiye´de hiçbir şeyi değiştireceğini sanmıyorum. beni yanıltsın da değiştirsin.
mesele hükümetin bunu istemesi değildir. prensip olarak türk hukukunun üstüne yerleştirdikleri aihm kararlarının bunu serbest bırakması demek otomatikman uygulamanın da buna adapte olması zorunluluğu anlamına geliyor. gerçi korku imparatorluğu yüzünden sözlüklerde ve benzer ortamlarda sansür devam edecektir.
amaaaa bloglar ve bağımsız medya yazarları üzerindeki tehdit kalkmıştır.
