aihm kararlarına göre hakaret suçu

entry2 galeri0
    1.
  1. ülkemizdeki "hakaret suçu" anlayışından fersah fersah uzaktır. cahil yandaşlar anlamayacaklar ama hazır atilla taş bile hakaretten tutuklanmışken anlatayım dedim:

    ey cahil dangalaklar!.. bakıyorum "eğer sana öyle söylenseydi" diye zırvalıyorsunuz...

    bilin ki aihm hakaret suçuna delil olarak gösterilen sözlerin, sıradan insanlarla, kamuya mal olmuş insanlar için aynı şekilde değerlendirilemeyeceğine karar verdi. mahkeme, sıradan insanlara yöneltilirse hakaret sayılabilecek bir çok sözün, kamuya mal olmuş kişilere, yani politikacılara, sanatçılara, sporculara, gazetecilere ve diğerlerine yöneltildiğinde hakaret sayılamayacağına karar altına aldı.

    buna sebep olarak, söz konusu kişilerin sert bir şekilde eleştirilmesinde kamu yararı olduğunu, onlara yöneltilen eleştirilerin şahsi husumet olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığını, yaptıkları kamuyu ilgilendiren işlerle ilgili olduğunu ve onların sıradan insanlarla aynı şartlara tabi sayılmasından doğacak kısıtlamaların fikir, ifade ve eleştiri hürriyetini kısıtlayacağını gösterdi.

    ayrıca mahkeme, kamuya mal olmuş insanlara, diğer insanlara göre daha tahammüllü olmalarını tavsiye etti.

    mahkeme haklı değil mi? hem ön plana çıkmak için bir tarafını yırtacaksın, ünün sayesinde lüpletirken sıradan insanlar aklına bile gelmeyecek, yaptığın icraatların ceremesini onlar çekecek ama iki lafa bile tahammül edemeyeceksin!.. var mı öyle yaş dava?
    1 ...
  2. 1.
  3. kimisinin "insanları doğru bilgilendirelim" derken bile dediklerimizi doğruladığı suçlardır.

    ben susayım ve örnek bir kararı göstereyim:

    http://www.yargitay.gov.tr/aihm/upload/39656-03.pdf

    tabi kimse bu kadar uzun bir metni okumaz. özetleyeyim, bir kişi, refah partisi'nden ümraniye belediye başkanı olan şahsa "zalim" ve "yobaz" demiş. şikayet üzerine sanık ulusal mahkemelerde yargılanmış ve ceza almış. fakat aihm sanığın ceza almasını uygun bulmamış. kararlarının en vurucu cümleleri:

    "...Öte yandan bu ifadeler adli takibat sırasında hukuki temsilci sıfatıyla hareket eden başvuran tarafından ifade edilmiş ve bu takibatla ilişkili özel bir bağlamda ortaya konmuş değer yargılarıdır. Bu şekilde AiHM, bu sözlerin Bingöl’e karşı yapılan keyfi bir
    kişisel saldırı olarak yorumlanamayacağı sonucuna varır. Başvuranın ifadelerinin, hisleri de işin içine girdiğinde, belediye başkanının itibarını sarsmaya yönelik olduğu ortadadır. Öte yandan, AiHM, bu bağlamda, kabul edilebilir eleştirinin sınırlarının siyasetçiler sözkonusu olduğunda, sıradan vatandaşla ilgili olduğundan daha geniş olduğunu yineler..."

    neymiş? demek ki eleştiri sınırları konusunda siyasetçilerle (yani kamuya mal olmuş kişilerle) sıradan insanlar arasında fark varmış. yani sıradan bir kişiye yöneltildiğinde suç sayılabilecek bir söz, bir siyasetçiye yöneltildiğinde suç sayılmayabilir.

    insanları doğru bilgilendirelim.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük