dincilerin uydurduğu sayısız yalandan biridir.
insan akıl melekesini kaybedince böyle "hedelermiş".
allah'ım sen bunlara azıcık akıl-fikir vermemekte niye ısrar edersin ki!
allah'a inanan bir bunyenin esek gibi kabul etmek zorunda oldugu "gercek" tir. aralarinda "yok canim allah neden boyle bir sey versin" diye mirildanacak olanlar dinlerini gotleriyle anlamis olanlardir.
ayni allah zinanin yaygin oldugu yerlere gondermiyor muydu depremi? tutarli iste: evrenin ve herseyin yaraticisinin insanin apis arasina endeksli adaleti bu...
böyle bir gerçek yoktur, tıpkı beyni onun vermediği gerçeği gibi. o kadar kusursuz bir güç, kusursuz diye lanse ettiği insana böyle garip beyinler veremez değil mi.
bunu kabul eden kişi, hastalığı tedavi eden doktorun da * Allah ı yendiğini kabul etmiş sayılır ki ne yazıktır. yaratıcının gücünü hastalıklarla, allah diyen aslanla, allah yazan domatesle biberle kanıtlamaya çalışan kişi mantığı gerçekten acınası geliyor bana. madem günahların cezasının çekileceği yer dünya idi, ahiret neden var sorusu da ayrı bir konu.
afrika'da, birkaç aylık bebeklerin aids'e yakalanması da allah'ın onları cezalandırma isteğindendir değil mi? zina yapmışlardır, kul hakkı yemişlerdir.
tanım: zırva.
o vakit deli dana hastalığını neden verdi diye sorarlar adama. o da tedavisi olmayan ölümcül bir hastalık, dana eti yemek de günah değil bildiğim kadarıyla.
mesela karaciğer kanserini de ceza olarak verdi allah; alkol almak günahtır çünkü. ama akciğer kanserini allah vermedi, zira sigara içmek günah değil. ya da zina yapan kötü insanlar aids olur, ama zina yapan lakin özünde iyi olan insanlar hafifletici sebepleri olduğundan aids değil, bel soğukluğu olur.
bu hastalığın ilk olarak maymunlardan geçtiği düşünülürse evrimci birine verilmiş bir ceza olması muhtemeldir. lakin sonrasında nasıl olduda milyonlarca insana yayıldı orası halen muammadır.
kan nakli sırasında, henüz anne karnında olan, doğmamış bebeğin dahi kapabildiği bu illeti, böyle fütursuzca yorumlayabilmek için zaten ya ismail türüt, ya da sözlükte göt kaşıntısı tutmuş troll olmak lazım...
aids hastalığının virüsü olan hiv ve diğer tüm virüslerin özellikleri incelendiğinde görülmesi kolay gerçektir.
sen hem dünyanın en küçük canlımsı şeyi olucaksın, canlı ortamda aktif olup cansız ortamda kristale dönüşüceksin, hemde bu kristalleşme yüzyıllar boyu sürecek, hem mutasyon geçirip sürekli değişime uğrayacaksın hemde kendi genetik materyalini başka canlıya sentezleteceksin.
işte bazı şeyleri görmeyip ispat arayan insanlar için göz önündeki birkaç gerçekten biri.
ham softa ve kaba yobazlar tarafından ileri sürülen vicdan gıcıklayıcı iddia. bu fikre sahip olan kimselere abd meclisinde 1967 yılında insanların bağışıklık sistemini çökertecek ve en tesirli araç olan cinsel birleşme yoluyla yayılacak bir virüs üretilmesi için savunma bakanlığınca verilen öneriyi, sonradan hasıraltı edilen projenin kuzey afrika ülkelerinde test edildiğinin ise sscb ajanları tarafından ortaya çıkarıldığını hatırlatmak isterim. tanrının, yobazların ileri sürdüğü şekilde bir intikam tarzı var mıdır biliyorum ama bahsedilen olay bana daha somut ve mantığa yatkın olduğundan bu ihtimalin daha geçerli olduğuna inanıyorum. ya da aynı anlayışla şunu da söylemek istiyorum, belki kimi zümrelerin keyfince yorumladığı dini hükümler mucibince haftanın 4 gecesi farklı farklı kadınlarla fantaziler yaşamak isteyen yavşaklara duyduğu öfkeden dolayı tanrı böyle bir cezalandırma yoluna gitmişte olabilir. bilemiyoruz. gidince soracağız.
bu gerçeği savunmak tehlikeli sularda yüzmek gibidir. aidsin allah ın cezaı olup olmadığını insanlar bilemez. sadece konuşur. sorarlar adama sen allahmısında allah ın neyi neden verdiğini biliyorsun diye.
AKILLI DiNSiZ TAKAR KONDOMU, YALAMAZ FAHiŞEYi KURTULURDA, BiZiM NATAŞA VÜCUT KAŞiFLERi BiRAZ ZOR.
DEMEKKi NEYMiŞ BEYNi OLANIN YIRTTIĞI, ABAZANLIĞI BEYiN HÜCRELERiNE VURMUŞUN KAÇAMADIĞI HASTALIKMIŞ.
iŞTE BÖYLE BASiT KURTULUŞLARI VE UZAK DURUŞLARI OLAN BiR HASTALIK CEZA OLAMAZ FETVA YAZARI MARSUK.