ahıska türkleri

    70.
  1. Gürcistanın ahıska bölgesinden gelen türk asıllı müslüman nüfusuna verilen addır. Meshet türkleri olarakta bilinirler. Bugünkü anadolunun doğal uzantısıdır.
    11 ...
  2. 18.
  3. sürgüne değil, soykırıma tabi tutulmuşlardır.
    (bkz: sovyet sosyalist soykırımlar birliği)

    çalışkan insanlardır, bu insanların türklük bilinci fevkaladedir, öyle ki bugün türkiye'de kime sorsanız(ben dahil) abd'ye yerleşmek, abd vatandaşı olmak ister. lakin ahıska türkleri'nin büyük kısmı abd kendilerine vatandaşlık ve iş imkanı vaad etmesine rağmen, türkiye'ye gelmeyi, türk vatanında yaşamayı tercih etmiştir.

    ahıska türkleri, önemli günlere(doğumgünü, düğün v.b) çok önem verirler.
    bursa'da düğün salonlarının fiyatlarının tavan yapmasına önemli katkıları yadsınamaz bir gerçektir.

    bir de ahıska türkleri'nin en önemli özelliği pazar günleri siksen çalıştıramazsın bu insanları. test edildi onaylandı...
    8 ...
  4. 71.
  5. 1944 yılında trenlere doldurulup sürgün edilen ve binlercesi yollarda ölen halk, halkım.
    10 ...
  6. 43.
  7. Ahıska Türk'ü 1829'da Rus baskısı altına girdi.
    Ahıska Türk'ü 1917'de Komünist Rus yönetimi baskısı
    altına girdi.
    Ahıska Türk'ü 1944'te öz vatanı Ahıska'dan sürgün edildi.
    Ahıska Türk'ü 1989'da Fergana'da katliama ve ikinci bir sürgüne maruz kaldı.
    Ahıska Türk'ü 2005'te Krasnodar'da da barındırılmadı.
    ANCAK AHISKA TÜRKÜ BÜTÜN BUNLARA RAĞMEN
    YILMADI ÇALIŞTI ÇALIŞTI ÇALIŞTI DAiMA ÇALIŞTI VE
    HEPSiNDEN DE ÖNEMLiSi DiLiNE, DiNiNE, IRKINA,
    MiLLiYETiNE, ÖZÜNE YANi TÜRKLÜĞÜNE SONUNA KADAR SAHiP ÇIKTI VE SAHiP ÇIKMAYA DA DEVAM EDiYOR.
    YAŞASIN AHISKA TÜRKLERi VE ONLARIN BU DiRENME
    AZMi...
    7 ...
  8. 86.
  9. askerlik,polislik ve bodyguard'lık gibi işlere yatkın olduğumuzu söyleyebilirim. - ki 2. ve 3. nesil olanların bir çoğu bugün ülkede bu alanlarda çalışmaktadır-

    türkiye türkleri'nden kendimizi üstün tuttuğumuz söylemi tamamen iftira.

    Türklük bilinci meselesini ele alırsak bu konu da eleştirilemiz olabilir. bunu gizlemiyoruz.

    Memlekette Türkçüler (Atsızcılar) haricinde ciddi anlamda milliyetçi duruşu olan başka bir hareket göremiyoruz. Ülkücüler desen kendilerine kürt reis seçmiş, kemalistler ise nerde mezopotamya faresi var kol kanat germiş... ülkede ciddi bir kimlik erozyonu var. Biz onca baskıya, zulme rağmen Türklük kimliğimizi kaybetmezken, Türkiye'de yaşayan soydaşlarımızın hiçbir zorluğa maruz kalmadan günden güne eridiklerini görüyoruz. isyanımız, şövenistliğimiz buna.

    Ülke 0-9 yaş arası çocuklar için hazırlanan eğitici çizgi filmler gibi..
    ona kardeş , buna kardeş, ayı kardeş, arı kardeş, Suriyeli kardeş, barzani kardeş... sizin tek kardeşiniz sizinle aynı kanı taşıyanlardır. bunu anlayacaksınız ama korkarım ki çok ağır bedeller ödedikten sonra anlayacaksınız
    6 ...
  10. 1.
  11. 1578 yılından 1828 Rus işgaline kadar Anadolu'dan bölgeye yerleştirilen ve Anadolu Türklüğü'nün ayrılmaz bir parçası olan Ahıska Türkleri'nin asıl vatanı bugünkü Gürcistan Cumhuriyeti'nin toprakları içinde kalan ve Türkiye ile komşu olan Ahıska, Ahılkelek, Aspinza, Adıgen ve Bogdanovka vilayetleridir. Buraya yerleşen Türkler'e Ahıska Türkleri denmesinin sebebi ise bu vilayetleri içine alan bölgenin coğrafi isminin Ahıska olmasından ileri gelmektedir.
    Son 70 yılda 3 defa sürgüne uğrayan ve 1944 yılında kanlı diktatör Stalin'in hışmına uğrayan ve sürgüne tabi tutulan bir Türk grubu da Ahıska Türkleri'dir. Ahıska Türkleri bu kanlı sürgünde SSCB'nin birçok bölgelerine dağıtılmışlar ve binlerce şehit vermişlerdir.
    Ahıska Türkleri bugün 13 Cumhuriyetin 264 değişik bölgelerinde yaşamaktadırlar. Rusya Federasyonunu 28 yerleşim biriminde 70 bin, Kazakistan'da 145 bin, Azerbaycan'da 106 bin, Kırgızistan'da 57 bin, Özbekistan'da 30 bin, Ukrayna'da 18 bin, Türkiye'de 200 bin, çeşitli ülkelerde 3000 olmak üzere 629 bin Ahıska Türkü yaşamaktadır.. Bunların sosyal, kültürel ve eğitimle ilgili pek çok problemleri mevcuttur.

    Bulundukları ülkelerde oluşturdukları kültür merkezlerinde Ahıskalılar kimliklerini koruma mücadelesi vermektedirler.Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan'da Ahıska Türklerinin kurduğu çok sayıda Türk Kültür Merkezinde bu çaba gösterilmektedir.Özbekistan'da bulunan Ahıskalılara ait kültür merkezi, Özbekistan Medeniyet Vakfı bünyesinde 1992 yılı başında "Türk Medeniyet Merkezi" adı ile kurulmuştur. Merkezin başında Dr. Ömer Salman bulunmaktadır. Kazakistan Ahıska Kültür Merkezi 1991 yılında Dr. Tevfik Kurdayev Haşimoğlu tarafından Almatı'da kurulmuştur. Merkezde Türkçe, din bilgisi gibi dersler verilmektedir. Ayrıca merkez, Türkiye'den Kazakistan'a giden Türk vatandaşlarına da kapılarını açmaktadırlar.Kırgızistan'da bulunan Ahıska Türkleri tarafından 1991 yılında kurulan Türk Medeniyet Merkezi'nin başında eski milletvekili izzet Maksudov bulunmaktadır. Bu üç merkezin stratejik açıdan önemleri çok büyüktür. Türk, Kazak, Kırgız, Özbek kardeşlikleri arasında nifak tohumları ekmek isteyenlere karşı bu merkez mühim görevler üstlenebilecek yapılanmalar haline getirilebilir.

    Ahıska Türkleri'nin neden sürgüne tabi tutuldukları tam 47 yıl gizli tutuldu. Gerekçe olarak bu 47 yıl boyunca ileri sürülen ise yalnızca tahmin edilen, varsayılan gerekçelerdi... 1991 yılında sürgünle ilgili belgelerin önemli ölçüde yayınlanmasıyla konu açıklık kazandı. SSCB'nin Halk içişleri Komiseri Gürcü asıllı Lavrentiy Beriya, savaş sebebiyle bütün yetkileri elinde toplayan Devlet Savunma Komitesi Başkanı Gürcü i. V. Stalin'e gönderdiği teklif niteliğindeki mektubunda (24 Temmuz 1944) "Gürcistan SSC'nin Türkiye sınırlı bölgelerinde oturan Türk nüfusun önemli bir kısmı yıllardır Türkiye tarafındaki akrabalarıyla temas etmek suretiyle muhaceret eğilimi içerisinde olup, kaçakçılık yapmakta, Türk istihbarat organları için casus angaje etme kaynağı oluşturmakta ve eşkiyaya insan gücü temin etmektedir" diyerek, bu sebeple 16700 hanenin (86 bin kişilik nüfus, bazı kaynaklarda bu rakam 91 bin olarak ifade ediliyor, ayrıca 40 bin kişi de askerde) Ahıska bölgesinde Orta Asya'ya sürülmesini ve bunların yerine de Gürcistan'ın toprak sıkıntısı çekilen kazalarından 7000 Gürcü hanenin iskan edilmesini teklif ediyordu.

    Bu teklifini bir hafta sonrasında Stalin tarafından imzalanan yukarıda zikredilen tarih sayılı Devlet Savunma Komitesi Kararıyla da "sürgün" başlıyordu. işin ilginç tarafı Beriya'nın hazırladığı gerekçeli teklif ile Stalin'in imzaladığı gerekçeli kararın aynı ifadelerden oluşmasıydı. Şüphesiz ki bütün bunlardan daha ilginç olanı gerek teklifte, gerek kararda yer alan iddiaların gerçek dışılığı ve ciddiyetten uzaklığıdır.

    Türk toplulukları içerisinde kendi yönetimi olmayan tek Türk topluluğu olan Ahıska Türkleri kendi okulları ve yayın organları yoktur. Yeni yeni kültür merkezleri, dernek veya cemiyet kurmaya başlamışlardır. Geniş bir alana sürüldükleri halde Türklüklerinden hiçbir şey kaybetmemişler, bugüne kadar Türk adını şan ve şerefle yaşatmışlardır.

    Dede Korkut Kitabı'nda "Ak-Sıka" (Ak Kale), 481 yılına ait kayıtlarda "Akesga" adlarıyla anılan eski Oğuzlar beldesi Ahıska, Gürcüce "Yeni Kale" anlamına gelen Ahal-Thise'nin Türkçe ve Farsça şekli olarak da yorumlanmaktadır. islamın ilk fetihleri esnasında Hz. Osman'ın hilafetine rastlayan dönemde Şam valisi Muaviye'nin kumandanlarından Habib b. Mesleme tarafından ele geçirilen Ahıska, 1267-68 yıllarında da Moğolların hakimiyeti altına girmiş, daha sonraki yıllarda bölgenin yarı bağımsız valileri "Atabeğ"ler tarafından yönetilmiştir.

    Ahıska, Atabeğleri Lala Mustafa Paşa'nın, Çıldır Savaşı (1578) sonunda Osmanlı idaresine girdiler. Son atabek Minüçihr Osmanlı'ya bağlılığını bildirerek müslüman oldu ve Mustafa Paşa adını aldı. Bu tarihten sonra Ahıska yeni kurulan Çıldır eyaletinin merkezi haline getirildi ve tahriri yapıldı. Ancak, Çıldır'ın savaşlarda harap olması üzerine Ahıska eyalet oldu, bir ara Safevilerin de eline geçen şehir, 1635 yılında tekrar Osmanlı hakimiyetine girdi. 1828 yılında Rusların idaresine girinceye dek tam 250 yıl Osmanlının serhat şehri olarak kalan Ahıska Türkiye sınırlarından kopunca bu bölgede yaşayan Serhat Türklerinin kötü talihi de işlemeye başladı.

    1853-1856 Osmanlı-Rus savaşı esnasında bir kısım Ahıskalı Osmanlı ordusuna yardımcı oldukları gerekçesiyle üzerlerinde yoğunlaşan baskılardan kaçarak Erzurum'a sığındılar. Yine bu savaş sonrasında Kars'ın Osmanlı sınırlarından koparılmasıyla Ahıska Türkiye sınırından bir hayli uzakta kaldı. Bu dönemde Kuzey Doğu Anadolu'dan Ahıska bölgesine doğru bir Ermeni göçü yaşandı.

    ~http://www.ozturkler.com sitesinden alıntıdır.~
    6 ...
  12. 3.
  13. dürüstlükleriyle tanınırlar. sözlerinin eri insanlar.
    6 ...
  14. 70.
  15. Ahiska bolgesinin gurculerle birlikte en eski halkidir. Gurcu kaynaklarinda buntûrk(otokton) olarak bilinirler.
    7 ...
  16. 75.
  17. Oğuz ve kıpçak boylarının karışımı türklerdir. Şive olarak erzurum, kars ve ardahan'a çok yakın türkçe konuşurlar.
    6 ...
  18. 10.
  19. ''vatansız türkler'' adıyla anılan insanlarımızdır. 60 bin civarında oldukları biliniyor gürcistan bölgesinde yaşamaktalar stalin zamanında zorla göç ettirilmişlerdir 16 bini çocuk 30 bin insanın yollarda hayatlarını kaybettiği biliniyor. ikinci bir vatandaşlık verilecekmiş sanırım türk vatandaşlığına geçecekler. bizim de kökenimiz ahıska türklerine dayanmaktaymış ancak bunu dedem bile bilmiyor o kadar eski.hepsinin çok iyi insanlar olduklarından bahsediliyor.görmedim, bilmiyorum ama tanışmak isterdim,isterim..
    7 ...
© 2025 uludağ sözlük