ahzap 53

entry10 galeri0
    1.
  1. muhammedin kendi keyfi için yazdığı ayetlerden biridir.

    --spoiler--
    Ey iman edenler! Yemeğe izin verilmeksizin, vaktine de bakmaksızın, Peygamberin evine girmeyiniz. Fakat dâvet edildiğinizde girin. Yemeği yiyince hemen dağılın, yemekten sonra sohbete dalmayın. Çünkü bu hareketiniz Peygamberi rahatsız ediyor, lâkin utandığından, size karşı bir şey söylemiyordu.Oysa Allah, gerçeği açıklamaktan çekinmez. Eğer müminlerin annelerinden bir şey soracak veya isteyecek olursanız, onu perde arkasından isteyiniz. Böyle yapmanız, hem sizin hem de onların kalpleri yönünden daha nezihtir. Sizin Allah’ın Resulünü rahatsız etmeniz ve kendisinin vefatından sonra onun eşlerini nikâhlamanız asla helâl değildir. Çünkü bu, Allah katında büyük bir günahtır.
    --spoiler--
    8 ...
  2. 2.
  3. bu ayet miadını doldurmuştur. peygamberler öldüğünden, evlerine misafirliğe gidilemeyeceğinden, yine peygamber eşleri de öldüğünden, perde arkasından bir şey istenmeyeceği ve onlarla evlenilemeyeceğindendir ki doldurmuştur miadını. bu ayeti şark kurnazlığıyla kıvırıp misafirlik adabı vurgulanmış bir ayet olarak gösterirseniz adama derler ki misafirliğe gittiğinizde evin hanımından bir şey isteyeceğiniz zaman perde arkasından isteyin. böyle anlamsız bir mevzu işte. neyse.
    1 ...
  4. 3.
  5. 53'ü görünce rizeli bir sözlük yazarı nicki sanılmıştır
    3 ...
  6. 4.
  7. Miadını dolduran ayet olabileceğini gösteren ayet.

    Nedense kadının mirastan az pay alması, çarşaf türban, namaz ezan, öldürün kırın tarzı ayetler hiç miadını doldurmuyor.
    0 ...
  8. 5.
  9. ahzap 50 ile birlikte müslümanların açıklayamadıkları ayetlerden biridir, ama allah koskaca kuranı muhammedin nur yüzü için indirdiğinden bizim sorgulamamız günahtır.

    diğer ayetlere hiç girmiyorum işid vs örgütlerin temelsiz olduğunu düşünüyorsan aç oku kutsal kitabını var mı yok mu kafa kesmek katliam yapmak gayrimüslimleri sevabına öldürmek...
    0 ...
  10. 5.
  11. peygamber o evin sahibidir. peygamber'e misafirlik hususunda uygulanması gereken bu kurallar, bütün misafirlikler için geçerlidir aslında. örnekli anlatımlar kimleri, neden rahatsız eder?
    1 ...
  12. 6.
  13. Müslümanlar için örnekli anlatımla, emrivaki ziyaretlerin allahın hoşuna gitmediği anlatılmıştır. Bizlere göre (gayrimüslimler), Muhammed'in halvete giremediği için, arkadaşlarını da uyarıp güvenlerini kaybetmemek için, bunlar allahın sözü dediği ayettir, kendisi.
    0 ...
  14. 8.
  15. Ahzap 53 bize 2 ihtimali kanıtlar.

    1. ihtimal :bu kitap Tanrı kelamı değildir.

    2. ihtimal : ya peygamber ya da bunu kitaplaştıranlar üstünde oynamalar, eklemeler yapmıştır.

    Maalesef 3. Bir ihtimal yok...
    0 ...
  16. 9.
  17. Bu âyet-i kerîmede, bir taraftan mü’minlerin Resûlullah (s.a.s.)’e ve onun muhtereme eşlerine karşı uymaları gereken muaşeret kaideleri beyân buyrulmakta, diğer taraftan da kendi aralarındaki beşerî münâsebetler bakımından tüm mü’minlere büyük bir ufuk açılmaktadır. Buna göre:

    Birincisi; Allah Resûlü (s.a.s.)’in evine, davet edilmeden yemek maksadıyla girilmeyecek: Zira o dönemde bir kimse, başka birisini görmek istediğinde, kapıyı çalmanın veya izin almanın lüzûmunu düşünmez, hemen eve girer ve gördüklerine evin reisinin evde olup olmadığını sorardı. Bu cahiliye âdeti aynı zamanda birçok fenalığın sebebi olabiliyor ve daha kötü sonuçlara yol açabiliyordu. Bu sebeple başlangıçta, hiç kimsenin Peygamberimiz (s.a.s.)’in evlerine izinsiz giremeyeceği şeklinde bir hüküm kondu. Daha sonra Nur sûresi 27. âyeti ile bu hüküm bütün müslümanların evlerine de teşmil edildi.

    ikincisi; yemeğe gelenler, erkenden gelip yemeğin hazırlanmasını evde bekleyerek hâne halkını rahatsız etmeyecekler: Zira yine o dönemde yaygın olan başka bir kabalık da, ziyaretçilerin tam yemek sırasında ev sahibini çağırması veya gelmesi, ya da önceden gelip yemek zamanına kadar orada kalmasıydı. Bu, çoğunlukla ev sahibini büyük bir sıkıntı içine sokuyordu. Cenâb-ı Hak, islâm nezâketine uymayan bu adeti de münâsip görmeyip, misafirlerin bir eve sadece davet edildiklerinde ve yemek zamanı gitmelerini emretti.

    Üçüncüsü; yemekten sonra davetliler, kendi aralarında sohbete dalıp evde gereğinden fazla kalmayacaklar: Çünkü, gelen misafirler, yemeği bitirdikten sonra, ev halkını rahatsız edecek kadar uzun müddet evde oturur ve konuşup eğlenceli sohbetler yaparlardı. Bu davranışlarıyla müslümanlar Efendimiz (s.a.s.)’i de çoğu zaman rahatsız ederlerdi. Âyette de belirtildiği üzere, Peygamber Efendimiz, düşüncesizlik ederek evinde oturup gereksiz yere sözü uzatan kimselere, yeni evlendiği bir zamanda dahi hayâsından dolayı bir şey söyleyememiş ve kendiliğinden gitmelerini bekleyip sabretmiştir.

    Dördüncüsü; Peygamberimiz (s.a.s.)’in hanımları, her türlü şaibeden, münafıklarla kendini bilmezlerin dedikodu malzemesi olmaktan uzak kalmalarını sağlamak maksadıyla bundan böyle yabancı erkeklerle hep perde arkasından görüşüp konuşacaklar: Bu emrin gelişinden sonra müminlerin anneleri odalarının kapılarına perdeler astılar. Ayetin “Böyle yapmanız, hem sizin kalpleriniz hem de onların kalpleri bakımından çok daha nezih ve temizdir” cümlesi, kadınların ve erkeklerin kalplerinin temiz olmasını isteyen herkesin, bu yolu tercih etmesi ve bu hususta olabildiğince dikkat etmesi gerektiğini açıkça bildirir. Dikkat edilmesi gereken bir önemli husus da şudur: Burada bir tarafta âyetin beyânıyla mü’minlerin anneleri olan Peygamber Efendimiz’in hanımları var, diğer tarafta da nesiller içinde imânî derecesi en yüksek olan sahâbe-i kirâm var ve “böyle yapmak iki tarafın kalbi için daha temizdir” hitabı bunlar hakkında nâzil olmaktadır. Dolayısıyla kalp temizliği açısından bakılacak olunursa, bizlerin kadın erkek ihtilatı ve ilişkileri bakımından daha dikkatli davranmamız gerektiği anlaşılmaktadır. Çünkü hedef, kalbi kirli düşünceler içinde çürütmek değil, onu Yaratan’ını tanıyacak, sevecek ve zikredecek şekilde tertemiz tutmaktır. Bundan hareketle temiz insanlar, temiz aileler ve temiz toplumlar inşâ etmektir. Bu sebeple, Efendimiz’in aile hayatı, karşımıza en mükemmel bir model olarak konmaktadır.

    Beşincisi; hangi yolla olursa olsun Resûlullah (s.a.s.)’e eziyet etmek ve Efendimiz (s.a.s.)’in boşaması veya vefatından sonra hanımlarıyla evlenmek müminlere ebediyen haram kılınmıştır.

    Bütün bu hususlarda mü’minler sadece zâhirî hal ve hareketlerine değil, gönüllerinden geçen düşünce ve niyetlerine de dikkat edecekler; kalplerinden dahî Allah Resûlü (s.a.s.) ve onun muhtereme eşlerinin temiz ve yüksek manevî dünyalarını rahatsız edici bir düşünce geçirmeyeceklerdir. Çünkü Allah, ister gizli ister açık olsun her şeyi çok iyi bilmekte ve ona göre muamele etmektedir. Ancak mü’minlerin anneleri, kendilerine mahrem olan erkeklerle arada perde olmaksızın konuşabilirler. Bunda bir sakınca yoktur. Çünkü bunlardan herhangi bir fitne ve dedikodu çıkma tehlikesi yoktur. Ayrıca mü’min kadınlar ve sahip oldukları câriyelerle münâsebetlerinde de kendilerine belli bir kolaylık sağlanmıştır. (bk. Nur 24/31)
    0 ...
  18. 10.
  19. islamın işsizliği der susarım. Boş muhabbet boş mevzu.
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük