amacınıza bağlı davranış tarzıdır. sualtı yaşamını izlemek amacındaysınız keyfini çıkarın;
onun renk değiştirmesini ve kayanın üzerinde kayar gibi hareket edişini izleyin.
eğer bir zıpkıncı iseniz, tetiğe basmaya hazırlanın.
ama, ne olursa olsun, 5-6 kilodan fazla ağırlığı olanlara fazla yaklaşmayın.
Pegasus Havayollarinin Yönetim kurulu baskani Ali Sabancinin Bogazina dolandiktan sonra benim gibi biriyle ne isin var kardesim diyerek yüzmeye devam edin..
* sopayla vs. vurmayın, asla bırakmaz. sinirlenirsiniz ve orantısız güç kullanırsınız, ahtapotun sardığı kişiyi sakat bırakabilirsiniz.
* kesmeye çalışmayın, kesemezsiniz. kestiniz ise bilin ki arkadşınızı da kesmişsinizdir ve zehirli ise ahtapot, arkadaşınızda açılan kesikten zehir kapmıştır, kısa süre sonra ölecektir, en iyi ihtimalle felç kalacaktır.
* kimseye zarar vermeden çıkarabilmenizin tek yolu, ahtapotun ağzını iki elle ayırmaktır. (ağzını caaart diye yırtarım pozisyonu)
* eğer ahtapot karada tutmuşsa arkadaşı, ya merak edip kurcalamaya çalışmıştır (ki meraktan başa gelir zaten) ya da ahtapotu taşa vurarak ahtapotun vücudundaki tüm sıvıyı ve kanı boşaltan erkeklere özenmiştir, eğer ustası değilseniz asla ama asla dokunmayın.
* ahtapot çıktıktan sonra moraran yerleriniziçin doktora başvursanız iyi olur.
* eğer bunları yaşamışsanız;
ahtapot ile karşılaşıldığında yapılması gereken eylemlerdir. malum deniz mevsimi geldi; bu dostumuzla karşılaşmak oldukça mümkün. özellikle de dalgıçlar için... uzatmadan* yapılacak listesine bakalım:
*karşılaştığınız şeyin ahtapot olduğundan emin olun.
*sizden küçükse büyük ihtimal toz bulutu moduna geçecektir. eğer kaçmazsa onu ürkütün ve renk cümbüşüne hazır olun. yine de tedbiri elden bırakmayın.
*aranızdaki mesafeyi korumaya özen gösterin. boyuna bakıp kol uzunluğu tahmini yapmayın; sandığınızdan uzun çıkar. ayrıca, iş tahmine geldiğinde bu hayvanların 1 numara olduğunu unutmayın. (bkz: kahin ahtapot paul)
*çoğu zaman onun sizi gördüğünü, sizin onu göremediğinizi aklınızdan çıkarmayın. tam bir kamuflaj ustası olduğu için öyle her önünüze gelen taşı, bitkiyi ellemeyin; zehirli olabileceklerini unutmayın.**
*kendi cüssenize yakın veya daha büyük bir tanesi ile karşılaştığınızda göz göze gelmemeye çalışın. deniz gözlüğünüz olsa bile "baksam bile anlamaz" demeyin. ufaktan uzayın; ani hareketler yapmayın.
*temas kaçınılmazsa hassas noktalarına* oynayın. zıpkınınız varsa ıskalamayın. sizi kollarıyla sarıp boğmak isteyecektir. son çare oksijen tüpünüz varsa tüm havayı buna püskürtün; size zaman kazandıracaktır. sizi sarmaladıysa ısırmayı deneyin. bu da işe yaramazsa az sonra gözünüzün önüne gelecek olan film şeridine hazır olun...
*"senin şimdi 8 kolun mu var 8 bacağın mı, yoksa 4 kolun 4 bacağın mı?" veya "önce o elini bir indir" gibi kafa karıştıran sorular sormayın, işe yaramaz. ayrıca hiç sırası değil.
*çok ama çok zorunda kalmadıkça öldürmeyin. zıpkınınız varsa zevkinizin içine ettirmeyin, yiyecekseniz vurun.