ahmet şık

entry193 galeri31 video1
    97.
  1. mevzu faşizm olunca bir adamın düşüncelerini beğenmediğinde hemen atıyorsun içeri.

    şimdi görünen o ki şık'ı yemek için sosyal medyada ak troller fazla mesai yapıp ahmet şık'ın ülke düşmanı bir adam olduğu algısını yaratmaya çalışıyorlar. bunlar faşizmin sosyal medyadaki ss taburlarıdır. göz gılları bilmezler yalamaktan beyinleri sulandığından kelli, bir adamın özgürlüğü savunmak için aynı şeyleri düşünmeye gerek yoktur.

    eline silah almamış adamları onun olup olmadığı belli olmayan iki üç cümlesi ile yıllarca içerde tutar bu kafalar.

    her faşizim de olur böyle vakalar da yaşanmışı var zaten biz yaşamasa idik iyiydi be.
    3 ...
  2. 98.
  3. Nihat Genç, ahmet şık'ı, Hüsnü Mahalli'Yi yazmış.

    yazı şöyle bitiyor.

    'Kimse gaza gelip kendinde hukukun üstünde güç vehmetmesin...

    ‘Muhalif eleştiri’ bizler tek tek içeri tıkılıncaya ve cesetlerimiz susuncaya kadar, hayati bir zorunluluk ve hayatımızın en büyük erdemidir.

    Muhalif eleştiri hepimiz için alt edemediğimiz, yenemediğimiz, görmezden asla gelemediğimiz en büyük ve vazgeçilmez yaşam enerjimizdir...

    Ahmet Şık ve Hüsnü Mahalli gibi soylu isimleri ölümle tehditle, gözdağıyla yıldırmak, susturmak mümkün değil, bomboş bir çabadır...

    Ne hukuka, ne size ‘rezillikten’ başka hiçbir şey kazandırmaz…

    Unutmayın…

    ‘Muhalefeti susturma’ savaşını tarihte hiçbir diktatörlük tamamlayamamıştır.'

    tamamı da aha burda. ilgilenen herkesin okumasını tavsiye ederim.

    http://odatv.com/ahmet-si...r-misiniz-2912161200.html

    Ahmet Şık'ı teslim alabilir misiniz

    Ahmet Şık ve Hüsnü Mahalli gibi soylu isimleri ölümle tehditle, gözdağıyla yıldırmak, susturmak mümkün değil, bomboş bir çabadır...

    29.12.2016 13:44
    Ahmet Şık, Hüsnü Mahalli, Cumhuriyet yazarları...

    itiraz eden...

    Artık sebepsiz içerde...

    Muhalif dünya hızla yıkılıyor.

    Kendini hiçbir yere bağlı hissetmeyen sert bir muhalif duruşun sözcüsü Ahmet Şık da içeri alındına göre…

    Bu artık ‘toplu bir mezar’, hepimizi tek tek gömüyorlar.

    Kimse, ‘kendimi nasıl kurtarabilirim’in hesabını boşuna yapmasın.

    Ahmet Şık, Hüsnü Mahalli ve Cumhuriyet yazarlarının tutuklanmasının hem hukuk yasasına göre hem ahlak yasasına göre hiçbir gerekçesi yok.

    Üstelik Ahmet Şık, Hüsnü Mahalli isimleri çok geniş muhalif kitlelerin çok saygı duyup, sevdiği isimler.

    Yalnızca gazeteci olarak değil bir insan olarak siyasetin kızıştığı en harlı günlerde sözlerini esirgememiş çok cesur insanlar.

    Ahmet Şık ve Hüsnü Mahalli vicdanlarını dindiremeyen soğuk gözlerle olup biteni sessizce seyretmeyi beceremeyen insanlar.

    Zaten uzun yıllardır bu toprağın muhalif ekranları bitme noktası sıfır noktasında...

    Zaten sivil kurumlar öteden beri susturulmuş...

    Zaten ayakta kalan tek partisi Allahlık olmuş…

    Ortalıkta son bir can havliyle konuşmaya çalışan üç-beş kişi muhalif kalmıştı...

    Bu şudur: bu ülkenin muhalif hayatı durma, son tutuklamalarla tam anlamıyla ‘ölü’ noktasında.

    Sırada, artık muhalefet etmek değil, kahvede, iş yerinde, otobüs durağında kaygı dile getiren ‘herkes’ var.

    Hem Ahmet Şık hem Hüsnü Mahalli ‘partisi’ olmayan tek başına kişilikleri olan bağımsız gazeteci ve yazarlar.

    Üstelik Ahmet Şık ve Hüsnü Mahalli ‘gazetecilik’ adına çok güzel ve çok cesur işler yaptılar...

    Yalnız başlarına yaptılar.

    Parasız pulsuz tek başlarına yaptılar.

    Ülkemizin yaşadığı bu en zor günlerde gazeteciliğin vicdanı oldular...

    Ey hakimler ey yargıçlar!

    Bu soylu muhalif yazar ve gazeteciler bir ahlak olmadan dışarıda nefes alıp vermeyi kendilerine fazla gören insanlardır, gözdağı vererek, korkutarak, içeri tıkarak bu vicdanları susturamazsınız...

    Çok hızlı gelişen siyasi olayların içinde bu ülkede devran çok defa çok hızlı döndü…

    ‘Güçle’, ‘zorbalıkla’ iktidarı hukuku ele geçirenlerin hazin sonlarını dünya alem çok gördü...

    Ve tecrübe ederek gördük ki hiç kimse hiçbir şekilde ‘cesaretimizi’ kıramadı...

    irademize ipotek koyamadı.

    Bu toprakların konuşan bağıran eleştiren seslerini ‘kolayca teslim alamadı’...

    Kimse gaza gelip kendinde hukukun üstünde güç vehmetmesin...

    ‘Muhalif eleştiri’ bizler tek tek içeri tıkılıncaya ve cesetlerimiz susuncaya kadar, hayati bir zorunluluk ve hayatımızın en büyük erdemidir.

    Muhalif eleştiri hepimiz için alt edemediğimiz, yenemediğimiz, görmezden asla gelemediğimiz en büyük ve vazgeçilmez yaşam enerjimizdir...

    Ahmet Şık ve Hüsnü Mahalli gibi soylu isimleri ölümle tehditle, gözdağıyla yıldırmak, susturmak mümkün değil, bomboş bir çabadır...

    Ne hukuka, ne size ‘rezillikten’ başka hiçbir şey kazandırmaz…

    Unutmayın…

    ‘Muhalefeti susturma’ savaşını tarihte hiçbir diktatörlük tamamlayamamıştır.

    Nihat Genç

    Odatv.com
    4 ...
  4. 99.
  5. türkiye cumhuriyeti devleti'ne "terörist" diyen ve savcı mehmet selim kiraz'ı şehit eden dhkpc'li teröristleri "bu eylem mecbur bırakıldığımız yöntem" başlığıyla tam sayfa haber ile meşrulaştırmaya çalışan bir "gazeteci" idi kendisi. bazılarına göre "gazeteci" olduğu için kendisinin dokunulmazlığı olsa da gerçekte öyle bir şey olamaz elbette.

    inşallah yeni yılda ahmet şık ve benzeri devlet düşmanı terör örgütü yandaşlarından daha çok tutuklanır. devlet, gazeteci kimliğinin arkasına saklanarak suç işleyenlere sessiz kalmamalı.
    2 ...
  6. 99.
  7. sosyal medyanın gönüllü savcıları girmiş hakkında karara varıp infaz için sıraya girmişler.

    ipi geçirmişler boynuna, tabureyi tekkmelemek için sıraya girmişler.

    her faşizmde görülür bu tipler. zamanında öküzler ölüp ortaklıklar bozulmadan akp'nin her yanında biten fetönün gülleri göz lalaeri yapardı bunu. zamanında çok sıraya dizdik bunları.

    ahmet şık'La aynı ideolojik olarak aynı yerde değiliz. sol'un farklı yerlerdeyiz. kürt sorunu ilgili çözümü ile aynı düşünce değiliz
    ama ahmet şık iyi bir gazetecidir. özggürlüğü tehtit altına giriyorsa diğer tüm gazetecilere yapmamız gerektiği şekilde karşı durmalıyız.

    şık'In teröristlerle yaptığı röportajı hatırlamıyorum. o sırada cumhuriyet almaya ara mı vermiştim haberi mi atladım. atlamış bu haberi. iyi oldu hatırlatıldığı başka niyetlerle olsa da. yok öyle bel altından vurup kaçmak. haber bu. öyle işkembeden sallamak yok.

    haber aha da bu.
    http://www.cumhuriyet.com..._carpici_aciklamalar.html

    aha bu da şık'In soruların bazıları. ne sorulması gerekiyora sormuş bu teröristlere. dümnyanın neresinde olursa olsun her yandaş yalama gö. gılı olmayan gazteci bu soruları sorarr ve gaztesine basar.

    - içeri girerken avukat kimliği kullandığınız ya da bizlerin de avukat olduğunuza dair bilgiler dolaşıma girdi? Adliye'ye silahlarla nasıl girdiniz?

    - Silahlı eylem yapmak adaleti sağlar mı?

    - Talep karşılanmazsa savcı beyi cezalandıracağınızı söylüyorsunuz. Bu meşru mu?

    - Savcının sağlık durumu nasıl? Kendisiyle konuşabilir miyiz?

    - Savcı beyle herhangi bir tartışmanız oldu mu? Kendisinin Berkin Elvan'ın falilerinin bulunması için çaba harcadığına ilişkin haberler var medyada?

    - Berkin Elvan'ın öldürülmesi kamuoyunun geniş kesimi tarafından zaten tepki toplamıştı. Cenazesine katılan yüzbinlerce kişi de bu haksızlığa isyan etmişti. Eyleminiz bu meşru zemini ortadan kaldırmıyor mu?
    3 ...
  8. 100.
  9. Ahmet şık gazetecedir. Gazetecilik ise bir suç değildir. Gazeteciler özgür kalmalıdır, özgürce yazabilmelidir.
    5 ...
  10. 101.
  11. ciddi söylüyorum. ahmet şık'ın gözaltına alınmasına sebep olan her kimler ise, onlar kripto fetö'cü olabilirler. dikkat edilsin! bir iki ifade uyduralım, belki tutar.

    1- fetötroll
    2- f tipi troll.
    1 ...
  12. 102.
  13. Ahmet Şık yıllarca içerde yattı çıktı, duruşundan bir gram ödün vermeden zerre korkmadan sinmeden bilakis daha da şiddetle muhalefete devam etti... Nasıl o cia uşaklarının pisliklerini ortaya döktüyse bunların da peşini bırakmadı.

    yine bomba bi dosya peşindeydi aldılar. Korkusuz mert bi adam.

    Bu tutuklamaların altı bomboş, tıpkı feto kumpasları gibi, tamamen korkutma amaçlı. Bunu savcılar da biliyor tutuklananlar da. Yalama oldu. Ahmet Şık gibi adamları mapusla zindanla falan korkutamazsınız, çıkar kaldığı yerden devam eder.
    1 ...
  14. 103.
  15. Gazeteciliğinde fikir özgürlüğününde bir sınırı vardır. Gazeteci kimliğini kullanıp terör örgütlerini meşrulaştırırsan senin kalem dediğin obje dağdakinin elindeki silahtan farksızdır ve yerin bir sayfada köşe değil dört duvar arasıdır.

    Dünyanın neresine gidersen git bu böyledir. ister demokrasinin beşiği ingiltereye ister << özgürlükler ülkesi diye tanımladığınız abdye>> . kaldı ki buraların gazetelerinde << teröristi>> nasıl meşrulaştırırım kaygısı yoktur. Devletle birlikte terörü nasıl bitiririm kaygısı vardır.

    Eğer sen kurduğun cümlelerinin anlamını << katil devlete>> çıkartıyor pkknın eylemlerini zarar verdiği kürtleri görmezden geliyorsan bir şafak saatinde kapında devletin büyüklüğünü göstermeye gelen polislere mağduriyet türküsü yakmayacaksın.
    2 ...
  16. 104.
  17. Ahmet Şık! Fetö ve akp ortaklığında ergenekoncu diye alındı. Bugün de fetöcü diye alıniyor. Adam her devirde içerde!

    Haha devletin büyüklüğü imiş de kalemi teröristleri korumuş da... Ulan bu ülkede canlı yayınlarda türk bayrağı tartışıldı, devletin adı tartışıldı öcalan önümüzü aydınlatıyor dendi. Diyarbakır meydanında öcalan'ın mektubu okundu, yıllarca sokaklara mayın döşendi. Neredeydi lan devletin büyüklüğü!Atatürk'e her gün küfrediyor lan! Neredeyse apo'yu ev hapsine cikartiriyorlardi! Bu ülkenin askerini terörist diye içeri attılar. Yedirmeyin askerler intihar etti! Neredeydi lan devletin büyüklüğü!
    9 ...
  18. 105.
  19. John dündar ın çırağı.

    Bi bitmediniz amk.
    2 ...
  20. 106.
  21. 107.
  22. gazetecilik yaptığı için tutuklanan gazeteci.

    http://odatv.com/ahmet-si...evkedildi-3012161200.html

    Ahmet Şık tutuklandı
    Dün gözaltına alınan gazeteci Ahmet Şık’ın ifadesi alındı. Şık, “Gazeteciliği böyle soruşturamazsınız. Beş yıl öncesinin aynısı tekrar ediyor” diyerek, sorulara yanıt vermedi. Şık, tutuklanma talebiyle mahkemeye sevkedildi.

    30.12.2016 12:08 Karakter boyutu :
    Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Ahmet Şık, attığı tweetler gerekçe gösterilerek dün gözaltına alındı. Ahmet Şık, savcılık ifadesinin ardından adliyeye sevk edildi. Gazeteci Ahmet Şık, tutuklama talebiyle mahkemeye sevkedildi. Mahkeme akşam saatlerinde Şık hakkında tutuklama kararı verdi.

    Ahmet Şık'ın mahkemesi başladı. Avukat Efkan Bolaç, Ahmet Şık’ın mahkeme salonuna girerken “Görüşemezsek hoşçakalın, enseyi karartmayın” dediğini aktardı.

    Şık'ın ifadesi sona erdi. Mahkeme karar için ara verdi. Mahkemenin kararı beklenirken Çağlayan Adliyesi'nde elektrikler kesildi.

    Bu arada AKP'ye yakın olan Twitter'daki Başkentçi isimli kullanıcı, Ahmet Şık'ın ifade işlemleri sürerken "Terör örgütü propagandası yapan Ahmet Şık tutuklandı" diye yazdı.

    istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatı üzerine dün istanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından gözaltına alınan Gazeteci Ahmet Şık'ın bugün soruşturmayı yürüten savcı tarafından istanbul Emniyet Müdürlüğü'nde ifadesi alındı.Şık ifadesinin ardından Çağlayan'da bulunan istanbul Adalet Sarayı'na gönderildi.

    Ahmet Şık'a savcılık sorgusundaki soruların genellikle attığı twitlerden olması dikkat çekti. Şık, ifadesinde "5 yıl önceki Ergenekon örgütü bağlamında suçlandığımda mesleki faaliyetlerim soruşturma konusu olmuştu, Şimdi de mesleki faaliyetlerim başka bir isimle soruşturma konusu edilmeye çalışılıyor" dedi.

    Cumhuriyet'te yer alan habere göre; Savcı sorgusunda,Ahmet Şık'a, Twitter isimli sosyal paylaşım sitesinde @sahmetsahmet kullanıcı adlı hesaptan yapılan, 'Tahir Elçi'yi tutuklamak yerine katletmeyi tercih ettiler. Katil sürüsü bir mafyasınız', 'Devlet mafyalaştıran suçlarının soruşturulmasını engellemek için savaş çıkardığına inananlar bomba patlatacağına neden inanmaz', 'Geçmişte Kürt meselesindeki en şahin şiddet uygulamalarının bir aktörü olan Ağar o dönemde soruna siyasi çözüm söylemiyle sahne almıştı', 'Katil devlettir deyince bozuluyorsunuz', 'Suikastçinin Nusra'cı değil FETÖ'cü olduğunu kanıtlama gayretindeki iktidar ve yancıları katilin polis olduğu gerçeğini ne yapacaksınız' şeklindeki twitlerini sordu.

    Ahmet Şık'a twitlerinin, "Terör Örgütü Propagandası Yapmak" ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 301 maddesindeki düzenlemeye göre "Türkiye Cumhuriyetini, Yargı Organlarını, Askeri ve Emniyet Teşkilatını Alenen Aşağılama" suçu kapsamında değerlendirildiğini belirten Savcı, konuyla ilgili ifadesini sordu.

    Ahmet Şık, "Ben bütün soruları ve paylaşımları görüp öğrendikten sonra beyanda bulunup bulunmayacağıma karar vereceğim, şimdilik bu soruya cevap vermek istemiyorum" diye yanıt vardı.

    SABAH MUHABiRiNiN YAZISI
    Savcının suçlamalarından biri de, "Sabah Gazetesi muhabiri Nazif Kahraman'ın adı geçen gazetenin internet sitesinde yazdığı "MiT Tırları kumpasının başrolündeki FETÖ'den tutuklu Savcı Özcan Şişman'ın mektubuna Cumhuriyet Gazetesi'nde yayınlanan Ahmet Şık'ın bu şekilde saldırıyı MiT'in üzerine yıkmak ve olaydaki FETÖ etkinliğini karartmaya çalışmakla suçlanıyor" şeklindeki iddiasıydı.

    ŞIK GENEL BiR CEVAP VERDi
    Son olarak Savcı'nın, "C. Savcısı Şehit Mehmet Selim Kiraz'ın öldürülmesi öncesinde olayı gerçekleştiren kişilerle herhangi bir şekilde görüşmeniz oldu mu? Röportaj yaptınız mı? Bu kişilere siz mi ulaştınız, yoksa bu kişiler mi size ulaştı, bu kişilerle ilginiz nedir? Bu konudaki beyanlarınızı söyleyiniz" suçlamasına, Ahmet Şık, tüm soruları kapsayan bir şekilde cevap vererek şöyle dedi:

    "Ben yukarıdaki soruların hepsine genel olarak cevap vermek istiyorum, 15 Temmuz kalkışması başarılı olsaydı, su an yaşadığımızı yaşamış olacaktık, yani darbenin engellenmiş olması bir cuntanın iktidarda olduğunu değiştirmiyor ve böyle bir dönemde zaten geçmişten beri sorunlu olan yargının kendisinin hukukla bağının bu kadar zayıf olduğu bir süreçte mesleki faliyetlerimin soruşturma konusu edilmesini meslek ahlakıma hakaret sayarım, kimsenin de haddine değildir.

    Dolayısıyla bu sorulara yanıt vermek istemiyorum, yargı bağımsız tarafsız ve adil olabilseydi o zaman ifade vermek isterdim, zaten böyle bir soruşturma olmazdı. Savcılık makamının yönelttiği sorulardan birisi Sabah Gazetesi'nde Nazif Karaman'ın imzasıyla yayınlanan bir haberden yola çıkılarak yöneltilmiştir, haber metninde savcılık makamı kastedilerek şahsımın suçlandığına ilişkin bazı konular dile getirilmektedir, ancak soru bizzat haber metninde yazan konu ile ilgilidir. Haberi yazan kişinin iddiasına ne diyorsunuz şeklindedir.

    Soruşturmayı Adalet Bakanlığı'na bağlı savcılık makamımı yürütmektedir, yoksa bir medya çalışanı mı yürütmektedir. Şuanda sahnelenen senaryoyu daha önce ben yaşadım, 2011 yılında AKP ve Gülen cemaatini taht kavgasına tutuşunca şuanda yaşanan savaş günlerine gelindi, günümüzün kullanışlı sözcüğü de daha önce adlandırılan bahsetmekten bile korkulan Gülen Cemaatini kasteden FETÖ olarak karşımıza çıktı. Ergenekon sürecinde poliste yargıda örgütlenmiş bir suç örgüt olarak çalışan Gülen cemati kadroları ve bu çetenin siyasi onay makamı AKP hükümeti hedef aldıkları her kim ise öncelikle kendilerine yakın medya organlarında asılsız suçlamalarla itibar suikastine uğratıldı, daha sonra bu suç örgütüne mensup polisler hedef alınan kişiyi gözaltına alır, gözaltının süresinin sonunda suç örgütünün başka bir uzantısı olan savcılık makamının karşısına çıkartılırdı, Orada karşınıza çıkacak sonuç belliydi, tutuklama istemiyle sevk olma, hakimler zaten bu suç örgütü zincirinin diğer halkasıydı, yani suçlama sorgulama, hüküm ve her şey önceden belirlenmiş bir senaryonun parçasıydı, iki eski iktidar ortağının birbirleriyle savaşa tutuşmaları neticesinde Gülen cemaati kadroları büyük oranda polis teşkilatı ve yargıdan tasfiye ediliyormuş gibi görünüyor, Ancak o dönemde karşımıza çıkan hukuğun paspas edilmesi süreci yeni figüranlarıyla ve daha pespaye bir biçimde sergilenmeye devam ediyor. 5 yıl önceki Ergenekon örgütü bağlamında suçlandığımda mesleki faaliyetlerim soruşturma konusu olmuştu, Şimdi de mesleki faaliyetlerim başka bir isimle soruşturma konusu edilmeye çalışılıyor, bu aşamada söyleyecek başka bir sözüm yoktur."

    SAVCININ 301. MADDEDEN SORUŞTURMA iZNi YOK
    Ahmet Şık'ın avukatlarından Tora Pekin, TCK'nin 301. maddesinden soruşturmanın izne tabi olduğunu ve bu iznin alınıp alınmadığın dikkat çekti. Ahmet Şık'a yöneltilen suçlamalar için, "Sorulan sorulardan suçlamanın ne olduğu kesinlikle belli değildir" diyen avukat Pekin, "TCK'nın hangi maddesinin hangi gerekçe ile ihlal edildiği anlaşılamamaktadır. Bu durum Anayasa ve Avrupa insan Hakları sözleşmesinin açık hükümlerine aykırıdır. 'Ne düşünüyorsunuz, ne kastettiniz' gibi sorularla sadece niyet okunabilir, herhangi bir suç soruşturması yapılamaz" dedi.

    NAZiF KARAMAN'IN HABERiNi SORU OLARAK SORDULAR
    Avukat Can Atalay da gözaltına alma işleminin hukuka aykırı olduğunu belirterek, gazeteciliğin bir kamu görevi olduğunu hatırlattı. Atalay, Şık'ın gözaltına alınmasından sonra AKP yandaşı Sabah gazetesinin muhabirlerinden Nazif Karaman'ın yazdığı bir haberin internetten alınan çıktısının doğrudan okunarak soru olarak sorulduğunu bunun da hukuka aykırı olduğunu ifade etti.

    'SABiTLEMiŞ TWEET' SORULDU
    Ahmet Şık'a sorulan sorular arasında Twitter profiline sabitlediği tweetin de sorulması dikkat çekti. Savcı, Ahmet Şık'a, "Twitter hesabınızda "Tanrısı değişir, kendisi değişmez, tek din faşizmdir" şeklinde paylaşım ile neyi ve kimleri kastediyorsunuz, bu konuyu açıklayınız" sorusunu yöneltti.

    AHMET ŞIK'IN ANAYASA HAKKI iHLAL EDiLDi
    Avukat Evren işler de, isnatın somutlaştırılmadığına dikkat çekerek, Ahmet Şık'ın Anayasa ve uluslararası sözleşmelerle güvence altına alınan çok sayıda hakkının ihlal edildiğini zabta geçirdi.

    Odatv.com
    3 ...
  23. 108.
  24. fox tv de ana haber de gördüm, duydum ilk başta adını ve kendisini. tutuklanmış attığı twitlerden
    0 ...
  25. 109.
  26. https://galeri.uludagsozluk.com/r/1289390/+

    Devleti terörist olarak suçlayan çapsızın tutuklanmasıdır...
    Devlet benim, terörist sensin ahmet efendi, kimsenin zoruna gitmesin.
    2 ...
  27. 110.
  28. Ulusalcılar ve solcular garip insanlar: eğer onlar gibi düşünmüyorsanız akpli yaftasını yiyorsunuz. Türk devletinin bayrağı ve ismi tartışıldığında, savunduğunuz arkadaş ve benzerleri << Türk olmaktan kurtuluyoruz>> diye sevinç gözyaşları döküyordu. Sahi Türk devletinin ismi ve bayrağı kimler tarafından tartışmaya açılmıştı? Siyasal islam kimden destek almıştı?

    Ahmet ışık gibi kimlik bulanımı yaşayan, Aslı erdoğan gibi dağdakilere güzellemeler dizen arkadaşlar destek vermemiş miydi ?

    yetmez ama evet kampanyasında Faşizmin saltanatını yıkıyoruz diyerek kampanyaya destek verenlerde bunların benzerleriydi.

    Bu arkadaş muhalif olduğu için değil devlette olan düşmanlığından dolayı içerde. Bu memlekette muhalif olan bir sürü insan var mevcut yönetimi eleştiren onların evlerinde neden polis arama yapıp gözaltına almıyor? Tutuklanma kararı ile mahkemeye sevk edilmiyor? Muhalif olmakla Devlet düşmanı olamanın arasında ince bir çizgi vardır.
    Sen devlet katil dersen sen pkknın özyönetim hayali ile şehre inmesinden doğan meşru müdafaa hakkını Zulüm diye nitelendirip
    Pkknın bu sırada hastaneleri vurmasını Polis lojmanlarına saldırı düzenlemesini çarşı iznine çıkmış askere pusu kuran teröristleri cici gösterirsen devletin kapını çalmasından daha normal bir şey yoktur.


    Ahmet ışık ve türevleri günümüzün damad feridleridir. günümüzün (bkz: Yüzellilikler) listesinde olmasından daha doğal bir durum söz konusu değildir. Sahi bu Yüzellilikler ne yapmıştı da Atatürk bunlara sürgünü layık görmüştü?

    Birilerinin dün yaptıkları beni devlet düşmanı yapacak devlet düşmanlarının safından yer tutacak kadar şuursuzlaştırmaz. Zira nefer ölür Devlet yaşar.

    Bu da deniz yarbay ali tatar başlığına yazmış olduğum bir entry:
    <<silah arkadaşlarının ve deniz yarbay ali tatar'ın ne kadar şerefli insanlar olduğunu bir kez daha gördük.

    deniz yarbay ali tatar'ın ve arkadaşlarının yerine getirilenlerin
    makam ve mevki için gözü dönmüş birer cani olduğunu
    yunanistan'dan siyasi sığınma talep edecek kadar şerefsiz olduğunu gördük!>>
    1 ...
  29. 111.
  30. 3 ayrı terör örgütünün propagandası yapmaktan tutuklanmış ilk "gazeteci"dir.
    3 ...
  31. 112.
  32. dokunmuştur, yanmıştır.

    kendi deyimiyle.
    2 ...
  33. 113.
  34. "Tahir Elçi'yi tutuklamak yerine katletmeyi tercih ettiler. Katil sürüsü bir mafyasınız"

    "Devlet mafyalaştıran suçlarının soruşturulmasını engellemek için savaş çıkardığına inananlar bomba patlatacağına neden inanmaz"

    "Geçmişte Kürt meselesindeki en şahin şiddet uygulamalarının bir aktörü olan Ağar o dönemde soruna siyasi çözüm söylemiyle sahne almıştı"

    "Katil devlettir deyince bozuluyorsunuz"

    "Suikastçinin Nusra'cı değil FETÖ'cü olduğunu kanıtlama gayretindeki iktidar ve yancıları katilin polis olduğu gerçeğini ne yapacaksınız"

    bu twittler sebebiyle tutuklanmıştır. şu twitleri okuyup terör propagandası yapmış yeaaa diyen varsa yarım akıllıdır.

    anayasa belirtilen basın özlürgüylüğü şeysi bu da.
    A. Basın hürriyeti

    MADDE 28. – Basın hürdür, sansür edilemez.

    aa pardon OHAL değilmi anayasa askıya alınabiliyor. OHAL in neden uzatıldığını anlamak için çok zeki olmaya gerek yok bildiğin cadı avı.

    bü ülkede sert muhalefet yapan herkes elbet bir gün kodesi boylayacaktır.
    3 ...
  35. 114.
  36. hem ergenekon hemde fetö den tutuklanabilmeyi becerdiği için bu adama ödül verilmeli.

    aslında şaşırmamak lazım, zaten türkiyede gücü elinde bulunduran kişi istediği zaman istediği kişiyi istediği sebeple içeri attirabiliyor, buna padisahin 300 yil onceki kulluk hakki diyoruz, kulluk hakkina gore padisahta birini affedebiliyor yada kellesini ucurtabiliyordu..
    5 ...
  37. 115.
  38. 116.
  39. 117.
  40. ülkenin en çok çektirilen gazetecisi. sol sağ falan filanı siktir et. bu herifi fetö içeri aldı sonrasında fetöden içeri alındı.

    her devrin adamı değil ama her devrin mağduru olmuş kendisi.

    bir de nedim şener diye bir adam var. o adamın en büyük şansı ahmet şık ile yan yana olduğu anlardı. yoksa böyle silik birinden başka hiç bir şey olamazdı.
    4 ...
  41. 118.
  42. mahkemedeki sözleri şöyledir :

    --spoiler--

    "bu mafya iktidarı, bu kötülüğün organize olmuş hali hak ettiği sonu bulacak"

    --spoiler--
    6 ...
  43. 119.
  44. ekrem dumanlı ve diğer zaman gazetesi yazarlarına yapılan cemaat operasyonlarında, göstermiş olduğu tutum ve vermiş olduğu cevapla; onurlu gerçek bir gazetecilik örneğinden öte tüm ülkemize vermiş olduğu insanlık dersi asla unutulmaması gereken takdir edilesi gazetecidir.

    böyle gazetecilerimiz hep varolmalıdır.
    8 ...
  45. 120.
  46. Fetö'nün içyüzünü yazmasına rağmen damat hukukuna göre Fetöcü olmaktan tutuklu gazeteci. Dünya görüşüne hiç katılmam ama içeride olması büyük haksızlıktır. Birilerinin damatları el öperken bu adam Fetö'yü anlatıyordu be.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük