nokta dergisi,yenişafak gazetelerinin basılması, andıç misali binlerce gazetecinin atılmasında olduğu gibi ses çıkarmayan malum kartel medyanın dün işten attıkları bu zatı şimdi ona sahip çıkarak,işlerine gelince demokrat ve insan hakları savunucusu olduklarını kanıtladıkları durumdur.
maaşlarının bordrolarda eksik gösterilmesi, fazla çalışma ücretlerinin ve bayram ve resmi tatil günlerinde çalışmalarına ilişkin mesailerinin ödenmesi gibi masum,insani yasal haklar nedeniyle kartelin baronuna,yani Doğan Gazetecilik Şirketi aleyhine dava açması ile birlikte doğan grubu icra kurulu üyesi ve insan kaynaklarından sorumlu münir cankurtaran'ın, kendisine "davayı geri çekmezsen, doğan grubu dışında da hiçbir şirkette iş bulamazsın" diyerek tehdit ettiği ve akabinde radikalden kovulan, sonra aktüelde işe başlamasinin birinci haftasinda dogan grubuna dava actigi için kovulma hadisesidir.
özetle,ne yazık ki medyamız yine çuvallamış,işine gelmeyince öldürmüş,hoşuna gidince göklere çıkarmıştır. iyi ki gazetelere inanmıyorum,inanmıyoruz,inanmayacağız değil mi? gerçekler tarafsız gazeteci ve hakimlerce ortaya çıkarılıncaya dek;her açıdan.