işbu başlık altında yazılabilecek onlarca hatta belki de yüzlerce tanımın içi, hakaret ve anayasal cümleler hükmünde kat'ilik ifade eden yanlışsızlık zannıyla dolu olacaktır.ama gel gör ki bu şaşmaz gerçekçilik avcılığının ardında iki olumsuz öge gizlidir:adaletsizlik ve objektiflikten uzak olma kabiliyeti..
ahmet türk ün sözlükte yazar olması durumunda açması muhtemel başlıklardan biri türkleri çok seviyorum da olabilir.kesinlik arzetmeyen şeyin öteki adı ihtimaldir ve ihtimalin bulunduğu mahal sonsuzluktur.aynı şahıs,kürt sorununu apoyu muhatap kabul etmeden çözemeyiz şeklinde başlık da atabilir.bu daha kuvvetli bir ihtimal gibi görünüyor.imdi ikinci başlığı açan insanın hainlik ortalamasını belirleyen etken nedir?
bir sorunun en uç müsebbibi belirlenir de, çözüm için alternatifler sunan ali zatlar neden bu müsebbibi görmezden gelirler acaba?ben devletim ve bu sorunu çözmeye geldim manasına gelen adımların gitmesi gereken güzergah, sorunun kendisinin muhatap edilmesi fikrinden geçmiyorsa;devlet yine devletliğini yapar ve çözüm mözüm yok lan,benim dediğimi eşşek gibi yapacaksınız kıvamına ulaşır. bu da, izlediği siyaset yöntemiyle kimimiz tarafından vatan haini ünvanına mazhar kılınmış olan ahmet türk modelinden binlerce tanesinin daha bilinçli bir alt yapıyla üremesini sağlayan blokaj sistemi olmuş olur.
ahmet türk bu sözlükte yazar olsa belki de, kendisinden başkasına tahammül gücü, beyninin üretim gücüyle aynı oranda olan insanların, cümle içinde bir bağlaç olarak kullandıkları küfür repertuarlarınna sağnak sağnak bereket yağdırır fakat türkün hainlik potansiyeli etrafındaki manyetik alanın gün be gün genişlemesine kaynak sunanların dosyaladıkları,pkk ye terör örgütü demiyor savlarıyla eşit ağırlıkta bir özür dilese ve pkk kainatın gelmiş geçmiş en boktan terör örgütüdür dese,kimsenin tatmin olacağını sanmıyorum.çünkü bizim ülkemizde birinin hain olmasıyla mükemmel olamsı arasında kıldan ince bir çizgi vardır.ama bu iki kavram arasında gidip gelmeler sendelemeyle sonuçlanırsa,sözkonusu çizgi kılıçdan da keskin olabiliyor.
nazım, kiminin haini kiminin mükemmeliyken; ortalama nazım tanımı, şaire methiye sadedinde ölçütlenebilirlik arzetmektedir.oysa nazım sadece şair değil; ona yönelen göze, görme eylemini veren zihnin nazıma karşı doluluk oranıyla ifade edilebilecek bir tanım zembereğidir.kimin tanımında neyse o olacak bir ortalamadan ibaret de değildir.zira o,odur.
ahmet türk için de benzer şeyler söylenebilir.fakat onun hainliğini siyasetçiliğiyle dengeleyebilecek destek argümanları koltuk altından çekip alarak teökezlemesini sağlamaya çalışıyorsak ve bu göz yaşartıcı operasyonumuzla bir insan nasıl hain edilir dersi verecek bir gözü dönmüşlükle mütalaa edilecek düzeye erişmişsek; cumhurbaşkanlığı yetkisiyle affettiği teröristlerden yakalananların ve hatta affedildikten sonra çatışmada vurulanların bile ortaya çıktığı onlarca teöriste kanat geren necdet sezer, devletin başı olmasının da sağladığı ağırlık mucibince daha fonksiyonel bir hain kalıbına indirgenmelidir.
ama bence ikisine de ayıp etmek sizin gibi gençlere yakışmaz.
