ahmet oktay

entry59 galeri0
    50.
  1. pavese, malcolm lowry. ikizlerim.
    gece de sonsuz değil,
    kötülük de. ben de denedim.
    lav fokurdarken, gidip geldim
    delilikleri. bin vampir besledim
    şuramdaki inde. sövdüm
    ve şehvetle öptüm her meleği;
    ah! bilemedim.
    kaç kişiyiz kendimizde
    karabasanlar yaşattım
    beni sevenlere,
    bir hataydım, besbelli.
    içimdeki ölümden
    içimdeki ölümden
    içimdeki ölümden ürettim her şeyi.

    Ahmet Oktay bortecene - Hayalete övgü-
    0 ...
  2. 51.
  3. ikinci yenilerin kapısından sadece boynunu uzatıp bakmış her insanın gönlüme yettiği gibi, gönlüme yeten şairlerdendir ahmet oktay.

    yahu bak, ne güzel demiş:

    hıncım bana kalsın gayrı
    sen yalnızlığımı götür.
    bana çay demlemeyi öğret
    elimi yüzümü yıkamayı,
    ağzıma rakı koydurma.
    1 ...
  4. 52.
  5. ikinci yeniye selam vermiş bir şair.

    Kaçıp sana saklanıyorum akşam oldu mu
    Sana dokununca mı denizleniyor masa
    Senin avcıların mı çok hayvanları kovalayan
    Sıkıntımın ormanında?

    Üç beş günümüz var şuracığında
    Nice oyuncağımızı kırdılar
    Biz de güzel çocuklardık bahçelerde
    Sularda alabalık

    Azla avunmaya alıştık
    Ne yapalım paramız yoksa
    Şarabımız bitince yağmura çıkarız
    Kim güzelleşmiyor öpüşünce.
    1 ...
  6. 2.
  7. 53.
  8. dünyamızdan göç eyleyen büyük şair. ruhu şad olsun. bütün erkekler ölür demişti şiirinde...

    Çünkü gök sıkıntıyla ağar
    rüzgâr buruşur, bir yaprak düşer
    ve kaçıyordur solgun mavilikte
    maviler ve al geyikler.
    işte altın ve kara akıntılar:
    analar, yitirilmiş resimlik
    yoksulluk, o korkunç kadın.
    Susun, tümünün anıldığı gündür,
    kara yağmur ve ebem kuşağı
    usulca bütün erkekler ölür.

    Kıpırdamasın insandan gelen sesler
    kamyonlar devrilir dağ yolunda.
    Rehincide kalan bir gümüş saat
    emanetçide unutulan bavul,
    geçip giden gök taşlarıdır
    havadan ve selüloit mavilikten.
    Ey mermeri bozuk yalnızlık,
    sanki kutsal bir avdır suskuda
    ve bir yakut parıltısıdır artık.

    Çünkü gök kanla ağıyordur,
    soluk soluğa atan bir damar
    kalbinde hırçın denizin
    ve toprağın nabzında,
    unutulmak gibi bir şahdamar.
    Ürperir aynı rüzgârla
    darağacı, çarmıh ve çiçek,
    sussun yatakların fısıltısı
    avuçlarda parıldayan kehribar:
    ekmekli, zincirli ve başları eğik
    kadınların erkekleri geçiyordur.
    Ve üzgün deltası kısacık ömürlerin
    bir albüm, bir şarkı, bir çocuk.

    Hangi doldurulmuş hüznün yakutu
    çocukluk defterlerince soluk,
    ki savaş alanlarında parıldar
    bütün koruluklardır ay ışığı,
    ey ulaşılmayan dayanak aşklar
    elleri kanatan kesici ağıt.
    Hep unutuştur akılda kalan,
    sıçrayan, yenilen ve ölen geyikler,
    derdin eksilmediği kalem ve kağıt.
    Kısa ve kesin bir sözdür erkekler,
    ispanya'da "Non Pasaran",
    kızaran kilise çanları
    katedrallere çöken gölgelik
    italya'da "Mamma Mia"
    işte avuçların dünyayı duyduğu kayalar,
    sarkık bir bıyık Meksika'da, "Viva"
    Nehirler kurur, susar aşk
    ve en katı sözdür erkekler
    kıraç ve yoksul Anadolu'da.

    Büyük ve yeniktir erkekler,
    söz dinlemez serüvenci çocuk
    su şırıltısında sayıklayan hasta,
    ve deli bir sevgilidir sabaha kadar
    bulgulu, korkunç ve utançla.
    Yararsız bütün leylak ağaçları,
    hiç bilmiyor erkekler
    doğan ve ölen çocukların hüznünü,
    çünkü daha önceden ölürler.

    Çünkü gök ağıyordur kanla,
    hep yenik yıldızlar vardır,
    anı defteri, kum saati, savaş alanı,
    bir yüz
    işte o kandır.

    Ey ışığını dağıtan kristal
    ölümsüzlük, ele geçirilmeyen gömü,
    ayışığı denizle kendini sürdürür,
    işte her şey geçip gitmede,
    usulca bütün erkekler ölür.
    0 ...
  9. 3.
  10. 83 yaşında hayatını kaybetmiştir.
    1 ...
  11. 4.
  12. ruhu şad olsun. çok hüzünlendirdi. bütün erkekler ölür demişti şiirinde...dünya yine ıpıssız bugün.
    1 ...
  13. 58.
  14. Dolaşıyorum ne zamandır
    kalbimde bir gül kesiği;

    ıslak bir tülbent koy göğsüme
    emsin büyüyen o siyah lekeyi;

    çoktan döndüm gittiğim gurbetlerden
    yine de
    içimde kanayan bir sılanın sesi.

    -tuhaf duygu-
    3 ...
  15. 59.
  16. Şair ve gazetecedir.

    Yerel ve güncel olaylardan yola çıkıp evrensel temayı yakalamaya çalışır.

    Şiirleri: gölgeleri kullanmak, yol üstündeki semender, her yüz bir öykü yazar, dr. kaligari nin dönüşü, ağıtlar ve övgüler...

    Tiyatro: kurt dişi.

    Mizah: tarantula post.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük