Hatasını anlamış “olay yerini terketmeliydim” demiş ve sinirlerine hakim olamıyorsa bir insan, gerçekten bunu yapması gerekirdi. Kavga sebepleri ne olursa olsun şiddet uygulamak için bahane değildir. Cezası ne ise çeksin.
Sinirden neredeyse kendini parçalayacak durumdaki bir adamın inandırıcılıktan uzak açıklaması. Bu adamın kendisini dövdüğünü iddia eden ve bunu delillendiren kişi sıradan biri değil. Suçlama bütün ülkenin tanıdığı bir sanatçı tarafından yapılıyor. Hangi sanatçı yalan söyleyip, iftira atıp sonra da kendi kitlesinin gözünden düşmeyi, işini kaybetmeyi, sönüp gitmeyi göze alır? Olmayan bir şeyi olmuş gibi gösterdiğinde sıla bunun eninde sonunda ortaya çıkacağını bilmez mi? Bu kadın ekmeğini sesinden ve onu dinleyen insanlardan kazanıyor. O insanları kaybetmek demek ekmeğini kaybetmek demek. Bunu göze alacak kadar ne yaşamış olabilir ki? Kaldı ki zaten Ahmet kural'ın ağzı başka beden dili başka konuşuyor. Tabii ki sonucu bekleyip görmek lazım ama Ahmet kural'ın öfke kontrol sıkıntısı yaşadığı geçmişindeki olaylardan belli. Sılaya tek kızdığım nokta kadına şiddet olaylarıyla gündeme gelmiş bir adama kendini kaptırması. Kadınlarımızın artık çok daha dikkatli olması lazım oysa.
herkes bir manyak oldu çıktı. ahmet kural' dan sıla' dan ba na ne. ünlü diye bu kadar yüklendiler, yıllardır şiddet gören öldürülen kadınlar vardı bu kadar konuşulmadı. ahmet haklıymış hiç haklı değil, sıla haklıymış hiç haklı değil. gündem değiştirmek üzerine bu ünlüler hep kullanıldı kullanılmaya da devam edecek. içinizde kaç tane var şöyle sokakta şiddeti görmüş engellemiş kişi, şahsen ben engelledim. arda olayı tutmadı şimdi sıra bunlarda. sen git yaşa güzel güzel aşk dolu fotoğraflar at herkes imrensin sonra şiddet olsun. sokağınızda kaç tane evde vardır çok fazlası, akrabalarınızın kaç tanesinde vardır şiddet eminim ki duymuşsunuzdur ama aman banane demiştirsiniz.( müdahele edenlere lafım yok). şiddete tamamen karşı bir insanım ama bu farklı oluyor onlar ünlü çıkıp deseler ki 'boğazıma bıçak dayadı' biz deriz ovvvv şerefsiz, o.çocuğu. savunma olarak çıkıp dese ki 'bıçakla meyve soyuyordum kolumu attım boynuna öyle anlaşıldı' bu seferde 'ya o öyle bir insan değildi zaten. ' herkes kendinden sorumlu olsun, erkeksen kadına hiçbir türlu şiddet uygulamayacaksın aldatıldıysan bile bu işin yasalı var. demem o ki herkes ilk önce kendinden sonra yakın çevresinden sorumlu olsun azıcık yürekli olup müdahele edebilsin.
vaavvv çok üzgünmüş gözlerimiz yaşardı serhat ya. ne muhteşem savunma. fakat bu ne telaş bu ne acele. ne oldu hayırdır? kamuoyu tepkisinden filan mı korkuyor acaba? böyle kenardan köşeden kaçak köçek kıytırık açıklamalar. o çevirdiğiniz dansöz komedi filmine döndünüz ama bi murat cemcir eksik.
ulan çık ortaya da 5 dk delikanlı ol be. vurdum de. alkollüydüm de. yalan söyleme be delikanlı ol biraz be.. eski sevgilisinin de parmağını kırmış afferin..
--spoiler--
Yıllar önce Ahmet Kural'la birlikte olduğunu hatırlatan Naz Çekem, kendi başından geçenleri şöyle anlattı:
* Bir davette karşılaştık. Şiddet önce hakaretlerle başladı. Ben sakinleştirmeye çalıştım ama işe yaramadı. Gülerek benim parmağımı sıktı ve parmağım kırıldı.
Ahmet Kural ikinci şiddet vakasında da sarhoştu. Sıla'nın savcılığa yaptığı şikayete göre dayak olayı 29 Ekim'de saat 04.00'da meydana geldi.
Sıla verdiği ifadede Ahmet Kural'ın yaptıklarını şöyle anlattı: "Yerlerde sürüklendim, kafam duvarlara vuruldu. Kaçmaya çalıştığım sırada, Ahmet Kural tekrar yakaladı ve kafama kül tablasıyla vurdu. Yoğun hakarete maruz kaldım. 45 dakika sürdü bu saldırı".
ŞOFÖRÜ KURTARDI
Evden çıkmaya çalışırken Ahmet Kural'ın kendisini yakaladığını ve tekrar bir boğuşma olduğunu belirten Sıla, bu sırada üstünün parçalandığını, zorlukla kapıyı açıp kaçtığını ifade ediyor. Sıla panik içinde şoförüne ulaştığını ve şoförü Mahmut Kapçak tarafından kurtarıldığına söylüyor. Olaydan hemen sonra eve gittiğini, evindeki hizmetçisinin de kendisini görünce şoka girdiğini belirten Sıla, onları da tanık olarak gösterdi.
SILA'NIN DAYAK GÖRÜNTÜLERi
Sıla'nın savcılığa sunduğu dayak görüntülerinde yediği dayaktan kollarının morarmış olduğu ve sıyrıklar oluştuğu görülüyor. Sanatçı yaşadıkları karşısında büyük şok yaşadı.
YIRTIK KIYAFETLERi DE DELiL
Avukat tarafından savcılığa sunulan 'delil' niteliğindeki dayak fotoğraflarına Sıla'nın yırtılan kıyafetleri de dahil edildi. Sıla'nın yaşadığı olayın şokunu üzerinden atamadığı, annesinin izmir'den yanına gelmesi sonrasında cesaretini toplayıp hastaneye giderek darp raporu aldığı öğrenildi.
atma ahmet din kardeşiyiz. kevgire çevirmişsin kadını şerefsiz. bizde evliyiz o kadar da tartışırız daha kolundan tutup çekmeyi bırak yastık bile atmadım hanıma. böyle aşk olmaz olsun.
Bir an ekrandan fırlayıp beni darp edecek sandım. Samimi gelmedi -ilk defa oyunculuğunu sergileyememiş. Reklam diyenler var hâlâ. Sıla'nın reklama ihtiyacı yok ahmet kural'ın da piyasadan çekilmeye niyeti yok. Gördüğüm tek şey acı bir tablo ve günümüzün özeti. Yazık.
Yalan, bu kaygılı yalan söyleme halini nerde görsem tanırım (bizim müdür yüzünden) ilk duyduğumda hayatta inanmam demiştim ama görünen o ki doğru, neyse bunu tartışmak bize düşmez ama yazıklar olsun demek istiyorum.
ahmet'in açıklamaları doğrudur.( itişme konusu) ,ama tek taraflı bir itişme olmuş görünüyor. velhasıl, iten ahmet, itilen ve kakılan sıla olmuş. kolunu tuttum dediğinden çıkarılan sonuç ise ; nasıl tuttuysa, sılanın kolunda buldog ısırığı gibi bir iz bırakmış.