internetin olmadığı zamanlarda mısır mısır gezerek beste toplama geleneği başlatan büyük sanatçılardan. 70lerden 2000lere kadar tüm büyük bestecilerin geçtiği yol. şimdi internet çıktı da ortak melodilerin tesadüfen ne kadar da benzediğini görebiliyoruz.
ne zaman ağladıkça şarkısı çalsa, rahmetli memed amcamı hatırlarım.
70'li yıllarda ismail bilen'in en sıkı dostlarından birisiymiş. Türkiye komünist partisi'nin yeniden dirildigi zamanlarda başrol oynadığı anlatılır. Nedense bu şarkıyı ve Ahmet kaya'yi çok severdi.
Hayatının son günlerini köyde, beraber geçirmiştik. 'tütün var mı yoldaş canabar?' derdi, biraz dağa bayıra doğru yürüyüşe çıkar, doğayı izlerdik.
"Kürdüz ölene kadar vallahi Apo'yu özledik." diyecek kadar Kürtçü, PKK'lı ve vatan haini bir kansızın tekidir. Bu herif düpedüz bölücü bir teröristtir. Ahmet Kaya, iyi ki geberdi gitti lakin kendisi sanatında iyidir ama Kürtçü Ahmet, kötü niyetli birisidir.
o kadar bizden birisiydi, halkın kendisiydi ki hiç kimse inanmadı ihanetine. yakistiramadi bu millet. öldüğünde, ortaokuldaydim. kanal 7de Ahmet Hakan ölümünü ve cenaze törenini yayinliyordu. kocaman PKK pacavrasi vardı cenazesinde, yine de yakistiramiyordu babam, annem. ki kardeşimle bebekligimizde ninni niyetine dinlermisiz. ben kum gibi, kardeşim saza niye gelmedin türküsü.
ölümünden sonra çıkan hoşçakal iki gözüm albümü ise tam bir Cendereydi. ne sağa ne sola cekebildik kendimizi. ulu orta da dinleyemedik, serde ülkücülük var. ama dinledik yine, ezberledik her bir türküsünü.
şimdi yıllar geçmiş, oturup düşününce bu adamın hayatını inceleyince, karısının suçu olduğunu düşünüyorum. Ahmet hep sola yakındı ama hiç bir zaman etnik bölücülük yapmıyordu. ne zaman ki bu kadınla tanıştı, türkülerini dağlara adar oldu. bu uğurda Yusuf Hayaloğlu ile bile yollarını ayırdı.
ben milliyetçi biriyim ama hiç de kısık sesle dinlemiyorum, büyük hayranıyım.
adam muhteşem bariton sesiyle, ahmet arif'in, atilla ilhan'ın, sabahattin ali'nin şiirlerini efsane şarkılara dönüştürmüş.
albümleri detaylı şekilde dinlenirse, birçok şarkısının hikayesi ve dramatik bir altyapısı olduğunu görürüz.
yusuf hayaloğlu ile dostluğu ve onun şiirleri de müzik kalitesini bambaşka noktaya getirmiş. yazdığı şarkıların birçoğunun söz müziği de kendisine ait. zaten şiirleri de uyarlarken ritmik bir yapıya sokuyor ve aralara ritme uygun gelecek heceler ekleyip çıkarıyor.
bu akşam şarkılarını dinledim de pek güzel şeyler söylememiş. subliminal mesaj veriyor sanki. şafak türküsünde bile ölümü özlediğini söylüyor, şehirlere bombalar yağardı her gece biz durmadan sevişirdik diyor. neden öyle demiş acaba. bomba yağmasından zevk mi almış tövbe tövbe. sözleri hariç şarkılarının müziği güzel. nereden bileceksiniz şarkısında sübliminal mesaj olmayabilir belki.
eğer yaşasaydı devlet bahçeli tbmm kuruluş resepsiyonuna onur konuğu olarak davet ederdi galiba...
öyle ya, apo'ya özgürlük ve hakları verilmesi anlamına gelen umut hakkı isteyip meclise apo'yu davet ettiği düşünülürse...
yusuf hayaloğlu'nun şiirini çok güzel bir beste olarak bize sunmuştur. severek dinlenir, sağ-sol, kahraman-hain her kesimden her ideoloji ve her düşünceden insanın kendinden bir şeyler bulduğu şarkıdır.
umarım huzura ermiştir.
Bugün 24.ölüm yıldönümü olan iki gözümün çiçeği. Öldüğü zaman üniversitede idim. Hiç unutmadığım günlerden birisidir. Sanki beni ben kadar tanıyan bir arkadaşım ölmüş gibi hissetmiştim.
Her şarkısı güzel nadir şarkıcılardandır. Ses tonu bas baritondur. Azerbaycan'a gittim orada da albümleri satılıyordu. Türkiye sanat camiası için önemli bir adamdır.