ahmet haşim

entry211 galeri8
    86.
  1. Meâlini anlamayan nesle aşina değiliz.
    2 ...
  2. 85.
  3. bağdat doğumlu şair yazardır. şiirleri göl saatleri ve piyale adlı iki kitapta toplanmıştır. hayatında kendisini annesinden başka hiçbir kadının gerçekten sevmediği ve bu yüzden bunalımlar yaşadığı söylenmektedir.
    0 ...
  4. 84.
  5. fecr-i ati dönemi edebiyatçılarından büyük şair.

    kendisi bağdat doğumludur.
    20. yüzyılın başlarında istanbul'a gelmiş, fecr-i ati dergisinde yazılarını ve şiirlerini yayınlamıştır. buna ek olarak fransızca ve türk dili öğretmenlikleri görevlerinde de bulunmuştur.

    çok esmer ve çirkin olduğunu düşündüğü için gündüzü sevmez, hep akşam ve gece olsun ister. şiirlerinde de bu kolaylıkla hissedilir.

    sürekli akşamı, hüznü ve kötümserliği kendine tema edinmiştir bu sebepten.
    bir de yanağındaki bağdat çibanı de bu çirkinliğinin üstüne eklendi mi insanlardan ve dünyadan tamamen soyutlamıştır kendisini.

    kendisi iyi bir edebiyatçı olmasının yanında iyi de bir gurmedir.

    tüm şiirsel uslubunu ortaya koyan bir eseri için
    (bkz: merdiven)
    0 ...
  6. 83.
  7. karanlık

    Aşkın bu karanlık gecesinde
    Bülbül yine vahşi müterennim
    Mecnûn'u terk etti mi Leylâ?
    Vahşî sesi firkat sesi sandım.

    Aşkın bu karanlık gecesinde,
    Hicrânımı duydum, seni andım,
    Firkatzede bülbül gibi yandım.

    Ahmet Haşim.
    0 ...
  8. 82.
  9. bağdat doğumlu şairlerimizdendir. çok kadın sevmiştir ancak pek karşılık bulamamıştır. kendisi karşılıksız aşkların sembolüdür.
    1 ...
  10. 81.
  11. biz 21.yy insanlarının anlayamayacağı kadar temiz hislerle şiir yazmış ve ölmüş şairimizdir. "arapmış olum, kürtmüş" gibi salak sözlere bile sadece dizelerindeki kendi deyimiyle o sonsuz nevmit ile cevap verecek olan adamdır. sadece yazdığı kadınlarla olan o ilişkisi bile göz dolduran bir adamdır.
    0 ...
  12. 80.
  13. ahmet haşim, bir ebru sanatçısı olsaydı (ki bana göre öyledir) işimiz daha kolay olurdu belki. şiiri, meramları başka şeyler olanlar kullanmazlar tarihte yalnızca. duygulu ve de sözgelimi ellerinden hoşnut olmayan insanlar da kullanabilir. şiir yazarak kendilerini arkadaşlarına, kız arkadaşlarına beğendirmeye çalışmak herhalde yaşamın bir boyutudur (D; 111).

    (ara:ece ayhan'ın poetika sözlüğü)
    0 ...
  14. 79.
  15. mallarmé, poe, hopkins gibi dile sadece yorum gücü katmakla kalmayıp yepyeni boyutlar, anlamlar ekleyerek modern şiiri hazırlayanların bizim şiirimizdeki nasiplisi.

    (bkz: parıltı)'da görüleceği gibi.
    0 ...
  16. 78.
  17. efendim edebiyata karşı zerre kadar ilgi duymaz ilgisini geometri ve cebire veriri.başarırda bir gün asker bir akrabasının tayinin çıkması üzerine lan bunun okuduğu kitaplar ne ayak lan bir bakayım der ve bakış o bakıştır..ilk şiirini on dört yaşında yazar beğenmez okuldaki çekmecesinin en gizli yerinde saklarken eli uzun arkasının biri şiiri ele geçirir.bu şiiri bir dergiye yollar ve bu şiir bu dergide yayımlanır...gizli gizli hayranları peyda olur kafasına göre takılır akşamı lırmızıyı ve annesini deliler gibi sevmektedir.yedi yaşında annesini kaybettikten sonra af buyrun .mı götü dağıtır ağlak bir adam olur ahmet haşim geleceği değilde geçmişe döner hep yalnızdır o kadar edebiyatçının içinde...
    (bkz: hayal-ı aşkım)
    0 ...
  18. 77.
  19. Şiirleri insanı melankoliye sürükler, hayattan soğuma sebebidir.
    Doktor kontrolünde okunması gerekir.
    0 ...
  20. 76.
  21. "Piyale" kitabındaki "Merdiven" ve "Bir Günün Sonunda Arzu" şiirleri, bu görüşleri yansıtan ve Türk edebiyatında görülmemiş bir şiirselliği ortaya koyan ürünlerdir. Bu kitapla birlikte Haşim'e saldırılar arttı. Ölçü ve Türkçe bilmemekle, toplum sorunlarına ilgisizlikle suçlandı. Yine de şiirleriyle 20'nci yüzyılın ilk çeyreğini etkilemeyi başardı.
    0 ...
  22. 75.
  23. türk şiirinde sembolizm akımının en önemli temsilcisidir. ayrıca kafası normalden büyük ve yüzü çirkin olduğundan ve geceninde onun çirkinliklerini örttüğünden geceye hayranlık duymuştur. şiirlerini gece vakti yazmıştır.
    0 ...
  24. 74.
  25. SONBAHAR

    Bir taraf bahce, bir tarafta dere
    Gel uzan sevgilim benimle yere
    Suyu yakuta döndüren bu hazan
    Bizi gark eyliyor düsüncelere.
    0 ...
  26. 73.
  27. büyürken annesinin hastalıgına seyirci olması daha küçüklükten hasta bir hassasiyete sahip olmasına neden olmustur.annesini kaybettikten sonra istanbula gelip yatılı okuması onu yalnızlıga sürüklemiştir.şiirlerinde yasanılan hayattan uzak,hayali bir yasama sıgınma istegi dikkati ceker.
    0 ...
  28. 72.
  29. sembolisttir.
    fecri ati dağılınca bağımsız olarak yazmaya devam etmiştir.
    aşk ve doğa konularını işler.
    şiirde müzik, ritim ön plandadır.
    şiir dilini nesirden uzaklaştırır.
    sanat için sanat göörüşünü benimser.
    'şiir anlaşılmak için değil, duyulmak için yazılır' düşüncesini savunur.
    birinci dünya savaşından sonra dili sadeleşir.
    şiir, fıkra, gezi, sohbet türlerinde eserler vermiştir.
    eserleri:
    şiir;
    göl saatleri (dili ağırdır),
    piyale (dili sadedir).
    fıkra;
    bize göre.
    gezi;
    frankfurt seyahatnamesi.
    0 ...
  30. 71.
  31. türkçeyi on iki yaşından sonra öğrenmesine rağmen türk şiirinin ustalarından, şiirde sembolizmin öncüsü şair adam.
    0 ...
  32. 70.
  33. akşamların şairi olarak nam salmış şair, yazar. kadın düşmanı olduğu da rivayet edilir öteden beri. ne vakit gün batımına takılsa gözüm dolanıyor dilime "akşam, yine akşam, yine akşam... göllerde bu dem bir kamış olsam.".

    üstadlar arasındadır.
    0 ...
  34. 69.
  35. sanat anlayışını oluşturan temel ferdi tecrübeleridir. Edebiyatımız üzerine düşünen nadir şairlerdendir. ses ve fikir meselesini derinlemesine incelemiştir.
    şiirinde yaşama sevinci yerine, gece renklerinin ve bedbinliğin etkisi görülür.
    parnesyen ve sembolist bir şairdir. şiirin daha çok insana ulaşması için sesin ön plana alınması gerektiğini savunur.

    "herkesin anlayabileceği şiir bayağı şairlerin işidir." diyerek şiir poetikasını ortaya koymaktadır.

    eserleri:

    göl saatleri
    piyale
    1 ...
  36. 68.
  37. ahmet haşim'in en büyük kırgınlığı, devletçe kendisine önemli bir iş verilmemesi imiş, derler. hakkı da yok değil, o kuşaktan nerdeyse bütün yazarlar, şairler, büyükelçi, milletvekili yapılmadılar mı? ona ise reji'de, düyun-u umumiye'de görev, güzel sanatlar akademisi'nde öğretmenlik verilmekle yetinilmiş. adamcağız oralarda da pek rahat edememiş anlaşılan.

    ahmet haşim'in öldüğü gün, türk ocağı'nda mı, yoksa üniversitede mi, bir toplantı düzenleniyor. kürsüye bir vazonun içinde karanfil koymuşlar, adam 'karanfil' şiirini yazmış ya, ondan. derken o zamanki öğrenci derneği başkanı (sonra milli eğitim bakanı oldu) tevfik ileri, ağlayarak kürsüye çıkmış, "şiirlerini pek bilmem ama, bu büyük ozanımız açlıktan öldü" demiş. bunun üzerine nurullah ataç söz almış, çıkmış kürsüye, elinin tersiyle karanfilli vazoyu bir yana itmiş, "ahmet haşim yalancı dolmadan gitti" demiş.

    yahya kemal haşim'den konuşurken, "arap haşim" dermiş, bağdat doğumlu olduğunu anıştırarak. osmanlı tarihini ayrıntılarına dek incelemiş olan yahya kemal, memurların bu koca imparatorluk içinde gezinip durduklarını nasıl bilmez! "türk olmamak" ise suç değildi. öyleyse amaç ne? dil dalaşı.

    ama ahmet haşim'de bir yazısında (bu yazı paris'te fransızca olarak basılmış, çok sonra türkçe'ye çevrilmiştir) yahya kemal için, "arnavut asıllı bir aileden, üsküp'te doğan..." der.
    1 ...
  38. 67.
  39. ahmet haşim, anılarına değindiği bir yazısında: "ankara lisesinin bahçesindeki havuzun başında akşamları sakallı celal'in harikulade saçmalarını dinlerdik" diye yazar. (o zamanlar sakallı celal ankara lisesi müdürüdür) o saçmalar harikulade olmasaydı dinlemeyeceklerdi elbet. kim dinler alelade saçmayı! üstelik 'harikulade' sözcüğü haşim'in dilinde bizi şiirin tanımına yaklaştıran bir kavramdır.

    ahmet haşim ile sakallı celal, birbirlerine taban tabana ters kişilerdi. belki anlaşmaları bundandır. bir akşam, havuzbaşı söyleşilerinde söz şiire, şiirin ne olduğuna gelir. ahmet haşim, "bana beş altı sözcük ver, sana bir şiir yazayım" diye şaşırtmak ister sakallı celal'i. beriki bağırmış, "yazamazsın haşim" demiş; "şimdi içerden bir sözlük getiririm ha!"
    1 ...
  40. 66.
  41. nurullah ataç'ın bir yazısında okumuştum: bir kız, bitirme sınavına girmiş, ahmet haşim'i sormuşlar, "önce sizin istediğiniz yanıtı vereyim" demiş, "simgeci bir şairimizdir. ama benim anladığıma göre, onu izlenimci ressamlara benzetmek daha doğru olur." on verip geçirmişler bu zeki öğrenciyi. bilmiyorum, ahmet haşim'in nazmi ziya guran ile bir dostluğu, arkadaşlığı var mıydı? olmuşsa bile, bunun düşün yaşamımızdaki yansımasını bilmiyoruz. bizde, sanatlar arası düşün alışverişi, oldum olası, yok denecek gibi az kalmıştır. oysa batı'da yeni bir anlayış, yeni bir akım, güzel sanatların, yazının nerdeyse bütün dallarını sarar. eksiktir bizim bu yanımız.
    1 ...
  42. 65.
  43. haşim in şiirleri çeşitli yorumlara uygun, sözden çok musikiye yakındır. sembolist ve empresyonist akımların etkisi altındadır. şiirlerinin çoğunda derin bir melankoli, anlaşılmazlık, uzak ve bilinmez diyarlara duyulan özlem, çoğunlukla psikolojik yorumlara dayanan renkler ve musiki hissedilir. kendine özgü, uyumlu bir şiir dili; alımlı bir şiir dünyası vardır. bir ressam gibi doğayı yansıtır.
    şiirlerinde çocukluğuna ait anılar, anne sevgisi, güneşten kaçıp çöle hayat veren geceye sığınma, hastalık, ölüm gibi bilinçaltında gizlenmiş duyguların izlerini bulmak mümkündür. akşam, gurup, şafak, ay, yıldız, gece, orman, kuş, gül, deniz ve göl motiflerini çok kullanır. bunlar onun duygularını ve hayallerini açıklamaya yarayan motiflerdir. bazı renkler ve günün bazı saatleri onun için ayrı bir önem taşır.
    üslubu; görülen ve gerçek doğanın, eşyanın dışına çıkma isteğini yansıtmaktadır. bu yüzden duygu ve düşüncelerini sembollerle ifade eder.

    şiiri;

    --spoiler--
    nesir gibi anlaşılmak için değil, hissedilmek için vücut bulmuş, musiki ile söz arasında ama sözden çok musikiye yakın.
    --spoiler--

    diye tanımlar.

    --spoiler--
    şiire anlam vermeye kalkışanlar, güzelim bülbülü eti için kesenlere benzerler.
    --spoiler--

    der.
    2 ...
  44. 64.
  45. fecri ati topluluğun en önemli şairidir. piyale adlı şiir kitabı vardır. ve göl saatleri, piyale, gurabahane-i laklahan, bize göre, frankurt seyahatnamesi adlı eserleri vardır.
    2 ...
  46. 63.
  47. kızıl rengin şairidir.
    simgesel olarak kızıllığa çok yer verir.

    " kızıl havâları seyret ki akşam olmakta.. "
    1 ...
  48. 62.
  49. Ne kendini severmiş ne kadınları. Çirkin olduğundan dolayı sanırım. Akşamları severmiş bir de melankoliyi..
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük