ahmet erhan

entry200 galeri2
    26.
  1. ahmet erhan şiiri.

    Uyan kalbim
    Ayrılık zamanı geldi
    Tokatlıyor rüzgar
    Sarsak bedenimi

    Geceler mi uzun
    Ben mi yoksulum
    Ekmek şarap ve şiirle
    Geçiyor günüm

    Uyan kalbim
    Ayrılık zamanı geldi
    Ölüm, ölsün artık
    Ben olayım son ölü

    Sokak bir ilmek gibi
    Sarıyor boynumu
    Yanlış yaşayanlar, doğru ölecek
    Benim yasam bu.
    1 ...
  2. 27.
  3. ahmet erhan şiiri.

    Yalnızlık, yalnızlık
    Bari sen elimden tut
    Geceyarısı aynalarda
    Suçlu ve ezik
    Gözlerim kan çanağı
    Cinnete dönüşen bir dinginlik
    Duruyorum karşında

    Şarap taşlaşıyor
    Midemde ve beynimde
    Mavi mavi tüten sigara
    Giderek mora çalıyor
    Yalnızlık, yalnızlık
    Bari sen elimden tut
    Suflör kullanma
    Dost seslerini dudağınla ısıtıp
    Gece hep aynı gece
    Karbon kağıdıyla çoğaltılmış
    Gibi kara ve soğuk

    Ellerim beynime alkol serpiyor boyuna
    Niye böyle, neden
    Sormuyorum artık
    Yalnızlık, yalnızlık
    Bir kez olsun kuğuların türküsünü
    Tersinden söyleyeyim
    Ölümse ölüm
    Yaşamsa yaşam
    Ayna hep ayna ayna...
    1 ...
  4. 28.
  5. ahmet erhan şiiri.

    O, çoksesli kemanların
    Parmakları kırık virtiözüydü
    Göğe doğru burulmuş yağmurların altında öldü
    Yüzünde yaşanmamış hülyaların
    De ki minesi soldu

    O upuzun gecelerin
    Saçakaltlarında ıssız bir yarasa
    Bir şeyleri bekliyordu ama neyi kimi
    Düdüklerini evde unutan bekçilerin
    Sokaklara karşı özrü gibiydi

    O, derin yalnızlıkların
    Kalabalıkla çarpıştığı bir köşe başıydı
    Utangaç sıkıntılı mağrur
    Yaşamak bir özürse kabahatinden büyük
    Ölümü kendinden menkul

    Bir tek kendini ağlattı mendebur...
    2 ...
  6. 29.
  7. ahmet erhan şiiri.

    Yalınlık benimle kal,mavi göğümün
    Enginliğinde uçan kuşların kanatlarına
    Şiirler yazayım diye,onlar götürsün
    Sevincini sözcüklerimin uzak ülkelere...
    Yalınlık benimle kal,bir yaprağın
    Yeşilliğinin altında damar damar yatan giz gibi
    Baktıkça derinleşen bir şey
    Okudukça yenilenen şiirler yazayım
    Sözcükleri eğireyim gecenin saçlarından
    Artık bilmiyorum bu serüven nerde biter?
    Hiçbir belirti yok ,ama bu kargaşada bir tek
    Şunu söylesinler gerisi umurumda değil:
    Bu adam çiçeklere ,kuşlara yeni adlar verecek!
    1 ...
  8. 30.
  9. ahmet erhan şiiri.

    Yağmurda ölürüm, su çeker bedenim
    Bir yeraltı ırmağı olur gömülünce
    Ben bu dünyada bir tek hayatı sevdim
    Karşılıksız aşkların lümpenliğince

    Yağmurda öleyim, su çeksin bedenim
    Sokağın ortasında serseri bir ağaç gibi
    Anlasan, sen anlardın kalbim
    Göğün toprağa akıttığı o şehveti

    Yağmurda ölürüm, kağıda yine zam gelir
    Ben uzun uzun üşürüm ıslaklığımdan
    Su ve kan! Görüp göreceğim budur
    Rivayet olunur kim, suyun kanı yıkadığından

    Yağmurda öleyim, su çeksin bedenim
    Kan! En dayanıklı tüketim malımızdır, onu kimse yıkamaz

    Dolar, Mark, iMKB, Altın, Hisse Senedi...
    Kalbim, kanla yıkananlar bir daha onmaz.
    1 ...
  10. 31.
  11. ahmet erhan şiiri.

    Yağmur, ağıt yak ardımdan
    Karanlık sokaklar boyunca
    Ben yurdumun özoğluyum
    Kimseler yanmıyor bana

    Yaprak yaprak içimde yalnızlık
    Onun dalları dünyadır
    Kendi göğümde bu sürgünlük
    Bedenimdir ona tek sınır

    Kimsenin bir şey söyleyeceği yok
    Ben susarsam, konuşmazsam
    Acı bile sustu artık
    Yağmur, ağıt yak ardımdan...
    1 ...
  12. 32.
  13. ahmet erhan şiiri.

    Yitirdim cebimdeki bütün adresleri
    Yağmurlar, yağmurlar ortasında kaldım
    Aklımı boğacak o selleri
    Ben kendi damarlarımda yarattım

    Artık ne bir satır yazı, ne de bir selam
    Tek kişilik bu oyunda rol alabilir
    Gitti bütün seyirciler, boşaldı salon
    Geride kalan yalnızca, yalnızca maskelerdir

    Eli naylon güllü o dostlukların
    Bir tek anısı ve sızısı yok içimde
    Yitirdim cebimdeki bütün adresleri
    Kendimi kazandım bir başka biçimde...
    1 ...
  14. 33.
  15. ahmet erhan şiiri.

    Leyli okudum ölümün okulunu
    Beştaş oynayarak yıllarla
    Yüzümde mecburi hizmet solgunluğu
    Uçkuru düşük bir acının ayazında

    Leyli okudum... aklım karışık, bıyıklarım gürdü
    Ömrünü parselleyip, alkole imar izni çıkartmakla
    uğraşan
    Bir memur, dayardı yüzüme yüzünü
    uzun uzun içerdik her akşam

    Leyli okudum ölümün okulunu
    Ben çalışkanıydım intiharların - ip, ilaç ya da
    sınıfta kaldım, okşadım diye oğlumu
    Tayinim çıktı hayatın doğusuna...
    1 ...
  16. 34.
  17. ahmet erhan şiiri.

    Usul usul geceleyin
    Sirenler duyarsan derin
    Kapını gökyüzüne dayayıp da bekle
    Yolunu şaşırmış bir yıldız düşer belki üstüne
    Başını yastığa göm
    Yüreğini ayışığına ayarla
    Yorganına sıkıca sarın
    Derin bir nefes al
    Ve sakın ağlama...
    1 ...
  18. 35.
  19. ahmet erhan şiiri.

    Yatıya kaldı ömrüm olmadık acılarda
    Yorgan döşek
    Anladım ki şu dünyada
    Damarlarındaki kana daha ziyade şeyler de eklemek gerek

    Kalbim uyuzgezer sanrılarda
    Boğuntulu camlarda tütsülenir durur
    Nedir nedendir çok mu kötüdür
    Arasıra tökezlemek ve diklenmek pahasına

    Ancak uçurumlar elverir bana..
    1 ...
  20. 36.
  21. ahmet erhan şiiri.

    Aklımda kayalar kopuyor, duvarlar yıkılıyor
    Yüreğimde, kuruyan bir ırmağın yatağındaki
    boşluk
    Ayak izlerimi bırakmaya çalışıyorum taşların
    üstünde
    Kimsenin arayıp bulamayacağı bir adresim var artık.
    Dostlar da çekilip gidiyorlar hayatımdan
    Yürüdükleri yollarda arıyorum anları,
    Sevdikleri kıyıların gözlerinde
    Kendi sularınca boğulan bir denizim ben
    Kendi taşlarınca zapt edilen bir kale
    Başımı avuçlarıma alıp sıksam ne olur
    Çıkarabilir miyim beynimdeki o kara suyu?
    Bir çiçek tarlasına dönüştürebilir miyim?
    0 ...
  22. 37.
  23. ahmet erhan şiiri.

    Uyandım, dağlarda duman
    Ovada sabahın tütsüsü

    Deniz ürperiyor uzaktan
    Koynunda güneşin gülü

    Kanat kanat dağılsam
    Unutmam kendi göğümü

    Gelirsin bana sulardan
    Yüzünde yosunların tülü

    Yaşamak, seni seviyorum
    Demenin başka türlüsü..
    0 ...
  24. 38.
  25. ahmet erhan şiiri.

    Bedeninin her noktasından söz alıyorum
    Öpmek için uğurlarken seni ayrılığa
    Boğazımdaki taş güle dönüşüyor
    Öyle görünüyor, dudaklarımın ucunda

    Beni böyle anımsa, böyle düşün istiyorum
    Gülümseyen bir adam, ağlar gibi, sarsak
    Anla ki, yitik bir ülkeyi korumaya benzer
    Bir şairin sevgilisi olmak...
    0 ...
  26. 39.
  27. ahmet erhan şiiri.

    Şair, dünya sana küsmüş diyorlar
    Sen barışamazken kendinle bile
    Her varlık beyninin bir uzantısı olsa, neye yarar
    Çığrından çıkmış bu evrende?

    Doğanın bir anlık dalgınlığından doğdun
    Suyun, toprağın yalnızlığından
    Hep kendi içinde yürür durursun
    Tanrıların gücenik kalması bundan

    Kumdan kaleler yapıp, bozmakta üstüne yoktur
    Beş duyunu yüzle çarptığın görülmüştür
    Şimdilik yirmidört bilinmeyenli bir denklem
    yaşamın
    Bir gün elbet aylara, günlere de bölünür

    Şair, dünya sana küsmüş diyorlar
    Enlemleri, boylamları birbirine karıştırdığın için
    Bizimle uzlaşmadı, diye bağırıyor dini bütün olanlar
    Sonun kötüye varacak, bildiririm...
    0 ...
  28. 40.
  29. ahmet erhan şiiri.

    Şiirler yazdım, türküler söyledim
    En çok birilerini sevdim, en çok
    Aynalara sürdüm yüzümü olur olmaz yerde
    Dişimi çiçeklerle biledim

    Yorgunum diyorsam da inanma, değilim
    Yaşarım daha yıllar yıllar
    Ellerim hep böyle yaramın üstünde
    Acının tarihini düşerim

    Işık karanlıktır nice
    Ayırabilirsen ayır elin erdiğince
    Ben bildiğimi söylerim
    Şair olmak zarar ömüre.
    0 ...
  30. 41.
  31. ahmet erhan şiiri.

    Gözyaşım katmerlenir avucumda
    Bir gül açar delimtrak
    Kalbim göğsümdeki payanda
    Bu gece sarılıp yanyana yatsak

    Yalnızlığı savuran şu sokaklar
    Tekil ayak seslerinin çoğul sessizliği
    Ülkenin damarlarına ekmişler
    Bir ölçek korku, bir ölçek ölü gözü

    Ve Türkiye'de şair olmak
    Her ahval ve şeraitte gülünç bir şeydir
    Çünkü vatanın bütün kaleleri zapt olunmuş
    Ve bütün tersanelerine girilmiştir

    Yağmurum kalakalır kapımda
    Yarımyamalak bir hüzün rakıyla çiftleşir
    Salaş meyhanelerde yüzler morarınca
    Yalnızlığım aklanır, süt gibi olur.

    Ve Türkiye'de şair olmak
    Gerçekten gülünç bir şeydir: Kutuplarda yangın!
    Kalbim, bugün başka biriyle çıkma,
    Kötüyüm dalsızım duraksızım...
    0 ...
  32. 42.
  33. ahmet erhan şiiri.

    Bedenini bir dünya haritasi gibi dizlerime
    Serip de, yollar aradım yürümek için

    içime çekmek için hava, koklamak için çiçek
    Ve bir kadın, yaşamı benimle bölüşecek

    Sevdiğim şeyleri sevecek, bir incir ağacından
    Damlayan süt dolarken memelerine

    Çocuklar doğuracak, kara gözleri
    Dünyaya bıkıp usanmadan sorular soran

    Kendisiyle yüzleşmekten çekinmeyen, doğayla
    Ve insanla sonuna dek barışkın...

    Yüzünü ak bir kitap gibi ellerime
    Açıp da, umutlar aradım yaşama ilişkin

    Uçurumların yamacında kök salacak ağaçlar
    Boğulanlara uzanacak bir kol belki

    Bunun için sevgilim, seninle başlattım bu şiiri.
    0 ...
  34. 43.
  35. ahmet erhan şiiri.

    Her bardağı taşıran bir son damla vardır
    Toprak gelince ölümle, meyhanelerde bir koltuk daha azalır
    Damlaya damlaya gider Ahmet Erhan, sel olur gelir ölüm
    Hayat buysa eğer, meğer ki aldatılışım.

    Yalnızım... sokağın zulasında bir köpek gibi kaldım
    Islak bir köpek gibi ancak sabahla ayılır
    Sürüklene sürüklene götürülür Ahmet Erhan
    Komiserim, tebdil-i hayatta şiir vardır

    Şimdi bir ölsem ve artık hiç konuşulmasam
    Çocuğumun belleğini kefenimle silsem
    Anlamam ki nicedir yaşım murada ermiş dölüm
    Neden her çocuğun ille de bir babası vardır

    Oğlum, zaman ağır, gün ağır, gece acıya aşinadır.
    0 ...
  36. 44.
  37. ahmet erhan şiiri.

    Yağmur eritti elimi, yüzümü
    Bu dünyada bir yürek kaldım
    Acılar burdu düşlerimi
    Kanıksanır oldu ölüm denen şey
    Şaşırdım, ürktüm, ağladım.

    Bu iş de burada biter
    Yarın bir bilet almalıyım
    Nerede olursa olsun diyerek
    Geceyarısı kayıp giden trenler
    Uykularımda koca bir engerek
    Kendimi ölümün olmadığı
    Bir dünyada bulmalıyım
    Yorgunluğumu, tedirginliğimi
    Boynumdan bir kement gibi çıkarmalıyım.

    Yağmur eritti elimi, yüzümü
    Bu dünyada bir yürek kaldım ...
    0 ...
  38. 45.
  39. ahmet erhan şiiri.

    3
    Elinden şekeri alınmış bir çocuk gibi kaldım
    Yokluğunda... Yağmur yağar, kar yağar
    Günler kısalır, geceler uzar
    On parmağımın üstüne on mum yaktım

    Gecesefalarının gündüz yalnızlığıydım

    4
    Ateşböcekleri ışıtır gecemi. Hepsi bu
    Kanar bir yerlerim: Sevgilim
    Ufkunda bir yalnızlık aylasıyım
    Bir delta gibi genişleterek yokluğunu

    Sevgilim. Hep geceye sakladım sende bulduğumu...
    0 ...
  40. 46.
  41. ahmet erhan şiiri.

    Burada bitiyor bir sevda, yenisi nerde
    başlar; ya da başlar mı bilmem?
    Kendi derinliğiyle dolan bir kuyu mu
    yüreğim; kendi boşluğuyla yetinen?

    Burada bitiyor bir sevda, ele avuca
    sığmayan kederler, kimi gülüşler ve bir
    o kadar da unutulmaya yatkın anılar
    bırakarak geride; belki birkaç da şiir...

    Sürüp gidecek yaşamım, kimi yerlerde
    sanki yeniden okur gibi bir romanı
    ve gülümser gibi yine aynı şeylere
    sıkıntılı, dalgın; çoğunlukla acılı.

    Burada bitiyor bir sevda, kaldım işte
    yine dağlar, uçurumlar arasında birbaşıma.
    Burada bitiyor bir sevda, önsöz gibiydi
    bir çağrıydı, daha nice yeni sevdaya.
    0 ...
  42. 47.
  43. ahmet erhan şiiri.

    Sesim boğuk çıkıyorsa da
    Aldırma
    Nice dağlar kırdı onu
    Nice denizler
    Savurdu
    Sesim boğuk çıkıyorsa da
    Aldırma
    Artık bir şeyler yapmanın
    Zamanı geldi
    Bazı şeyleri kırıp dökmenin
    Bir kentin sokaklarını
    Yeniden keşfetmenin
    Özlemleri, çocukluk günlerini
    Bir yağmur altında bırakmanın
    Zamanı geldi
    Sesim boğuk çıkıyorsa da
    Aldırma
    Nice anılar yordu onu
    Nice özlemler böldü
    Sesim boğuk çıkıyorsa da
    Aldırma

    duyuyorsun ya...
    0 ...
  44. 48.
  45. ahmet erhan şiiri.

    Gökyüzünde akan tek kişilik bir uçak gibi
    Devletin hava sahasını daraltan
    Böylece geçtim ölümlerden, altyazılı bir şiirde
    Kötü bir çeviriyle kendimi aldataraktan

    Otuzlu yaşlar intihar yaşlarıdır
    Ömrümüzün gazeli savrulur soluğumdan
    Musluklar bozuktur, kadınlar şikayetçi
    Bir küçük rakının, üç günlere bölündüğünü hatırlatan

    Ve şairlerin selaları yükselir meyhanelerden
    Çünkü otuzlu yaşlar intihar yaşlarıdır

    Gitsem, kayıt mı olsam seçmen kütüklerine
    Yoksa avluda uyuklayan köpekle mi helalleşsem...
    0 ...
  46. 49.
  47. ahmet erhan şiiri.

    Ben bu şiiri daha önce hiç yazmadım
    Kalemler ağladı, ben yazmadım
    Gittim bir sürü saçmalık yaptım
    Bir zaman ölüme taktım aklımı
    Yağmurlara, denizlere, sorulara, aşklara ve daha pek çok şeye
    Çevremde hiç akranım kalmadı sonra
    Elim, ayağım, kalbim, aklım sobe!
    Yalnızlığın resmine bir fırça da ben attım
    Dönüp bir daha attım
    Futbol maçlarına belki ufuk çizgisini görürüm diye gittim
    Kadınlara, kızlara askıntı oldum bir ara
    Deliliğime kılıf olsun diye hep sarhoş gezdim
    Enlemleri, boylamları birbirine düğümledim
    haritalarda...
    Ne soracaksan sor artık
    Bay gazeteci, elindeki kağıda bakmadan ama
    Gez, göz, arpacık
    Patlasın flaş.
    0 ...
  48. 50.
  49. ahmet erhan şiiri.

    Pencereme dolanma ayışığı
    Rüzgarın soluğuyla titreye titreye
    Ağaçların hatırını sor
    - Yoksul ve kimsesizdirler
    Denizlerin dibinde oynaşıp duran
    Balıkların sırtlarını ışıt
    Pencereme dolanma ayışığı
    Gözlerimle sokaklara abandığımda
    Yalnızlığı bulursam
    Öksüz ve dağınık kitaplarımı bulursam
    Odalarda, evlerde
    Her radyoda yürek tellerini titreten
    Bir türkü bağırırsa
    Pencereme dolanma ayışığı
    Rüzgarda el çırpan nehirleri anımsarım
    Teninde keklik hoplatan kırları
    Dallarında yeni gelinler gibi
    istekle kıvranan
    Erikleri
    Eski bir pikapta Theodorakis çalıyor
    Bir gemi açılıyor Pire limanından
    Çarpa çarpa dalgalarına
    Dostluğun ve sevginin
    Eski bir pikapta kardeşlik çalıyor

    iç çekmeler ve bağırışlarla
    Titriyor teller
    Pencereme dolanma ayışığı
    Özlerim bir dostu kucaklama duygusunu
    Onunla ağlaşmayı sessizce
    Özlerim bir çiçeği öperken
    Toprağı öpüyormuşçasına sevinmeyi
    Pencereme dolanma ayışığı
    Yorgunum
    Pencereme dolanma ayışığı bu gece...
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük