Ulan sanki olsa yemeyeceksiniz sanki diıerleri yemiyor kılıçdaroğlu ya da başkaları.her gün lokantada ekmeği yarım pilavı az buçuk bırakan insanlar görüyorum.bu devirde israf ve lüks her yerde.hadi şimdi dağılın.
demek ki 10 tane aynı ikiyüzbin liralık arabadan olsa,yahu büyütmeyin aile kalabalıkmış almış işte aynı şeylerden,diyen yazarlarla karşılacağımızı gösteren kahvaltı olmuştur aynı zamanda.
herifin misafir olduğu sofradır. ev sahibinin evine bakan geliyor diye adam resmen açık büfe açmış. bunun üstünden bakana vurmaya çalışmak en hafif tabirle bilisizliktir, ahmaklıktır.
davutoğlunu günahım kadar sevmem. sözlükteki en büyük akp düşmanlarındanımdır. hatta recep davut falan yansa üzerlerine işemem. ama durup düşünelim arkadaşlar. empati kuralım...evet ak tayfa buradan sonrasını zaten okumayacağı için devam ediyoru.durdum düşündüm ve empati kurdum. lüks içerisinde yaşayan paraya para demeyen ak tayfanın gözyaşlarının ne kadar sahte olduğuna inandım. bu nasıl sofra lan. sırf salamları topla iki inek çıkar oradan. yalandan akan gözyaşınızı sikim sizin.
israfın haram kabul edildiği bir dine mensup olmaktan gurur duyan bir bakanın kesinlikle izin vermemesi gereken tablodur. bu görüntünün üzerine, "bu ülkede günde 1 milyon ekmek çöpe gidiyor!" diye feryat edenlerin sözleri havada asılı kalır.
- olmaz! kabul edilemez bir durumdur, savunması da yoktur!
malesef objektiflikten yoksun ak yandaşların kıvırmaya çalıştığı durumdur. madem ev sahibi hazırlamış bunun abartı olduğunu söyleyip bir kısmını kaldırtabilirdi. ayrıca adam koskoca bakan istediği sofrayı kurdurtur bunu anlamayacak değiliz ama asıl mevzu bir yandan hadislerle desteklenen metinler, her konuya islamik yaklaşımlar bir yandan bu sofra olmuyor.ak beyinler işte tam burayı kaçırıyor çünkü burada tutarsızlık mevcut.eğer aynı sofrada akp dışında bir isim olsaydı ak gençlik auvv diyecekti. Ama iş böyle olunca elden ne gelir. Sofrayı ev sahibi kurdurtur,ortam kalabalıktır vs. vs. (bkz: Mazeret göt gibidir herkeste bulunur)
hepsini yiyecek mide varsa helal olsun da yarısından fazlasının atılacağını bilmek üzücü. millet açlıktan kırılırken insanın gözünü doyurmaya çalışması böyle bir şey herhalde.
kahvaltı mekanlarının yaptığıdır maalesef... biz de arkadaşlarla kahvaltı için bir yere gittiğimizde maalesef bu şekilde bir sürü kahvaltılık dolduruyorlar...
isteyen olursa da bodrum için adres verebilirim. kişi başı 15 ila 20 lira arasıdır.
ilk anlaşılan Ahmet Davutoğluna yalakalık yapan bir turistik mekan sahibinin Bok yemesidir.
hele birde bunu fotoğraflayarak ölümsüzleştirmeye çalışmasıda cabasıdır. Dikkat edilirse, kişi işletmesinin reklamını yapmaya çalışmış ve bütün ürünleri Fotoğrağ karesinin önüne sığacak şekilde toparlamıştır. Böyle bir kahvaltıyı çeşitleri aynı kalmak suretiyle aynılarını menüden kaldırarak tekrar objektiflerin önüne koysak o zaman nasıl bir görüntü elde ederdik?
ikinci olay Ahmed davutoğlunun yalakası veya şakşakcısı değilim. bana ne!!! isterse zıkkım yesin. isterse sabah kahvaltısında Litrelik alkolsüz bira içsin bana ne...
Olayın nerede hangi ortamda geçtiğini ve o kadar tabağın ne için bir arada toplanıp poz verildiğini bilemeyiz.
amabunu da politik malzeme yapacaksak diyeceğim tek şey var, malezyanın devrik liderinin eşinin 500 çift ayakkası üzerine devrim şarkıları yapan -sultan's swings- isimli parçaya imza atan dire straits den farkları bizim muhalefetin
neye muhalefet ettiğini iyi görememesidir.
mekan adamın mekanı bile değil ya!
O mekana baykal da gelse, recep te gelse veya herhangi birsiyasi lider veya dini lider de gelse aynı muameleyi görür.
Ne yani şimdi biz objektif olmayı bırakıp o sofraya her oturanı aha bu böyle kahvaltı yapıyor diye mi propaganda yapacağız!
Yazıktır !
Şimdi olay şudur.
hepimizin bildiği bir fıkrayı tekrar hatırlatacağım
nasrettin hocaya sormuşlar hocam 1 tepsi baklava gidiyor bak bak...
hoca istifini bile bozmamış bana ne! demiş...
E demişler hocam sizin eve giriyor tepsiyi taşıyan.
hoca öfkelenmiş E o zaman sana ne ?
bu sofracık, efendiler - ki iltikaama muntazır
huzurunuzda titriyor - bu milletin hayatıdır;
bu milletin ki mustarip, bu milletin ki muhtazır!
fakat sakın çekinmeyin, yiyin, yutun hapır hapır...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
efendiler pek açsınız, bu çehrenizde bellidir
yiyin, yemezseniz bugün, yarın kalır mı kim bilir?
bu nadi-i niam, bakın kudumunuzla müftehir!
bu hakkıdır gazanızın, evet, o hak da elde bir...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
bütün bu nazlı beylerin ne varsa ortalıkta say
haseb, neseb, şeref, oyun, düğün, konak, saray,
bütün sizin, efendiler, konak, saray, gelin, alay;
bütün sizin, bütün sizin, hazır hazır, kolay kolay...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
büyüklüğün biraz ağır da olsa hazmı yok zarar
gurur-ı ihtiıamı var, sürur-ı intikaamı var.
bu sofra iltifatınızdan işte ab u tab umar.
sizin bu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
verir zavallı memleket, verir ne varsa, malını
vücudunu, hayatını, ümidini, hayalini
bütün ferağ-ı halini, olanca şevk-i balini.
hemen yutun düşünmeyin haramını, helalini...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin!
bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak!
yarın bakarsınız söner bugün çıtırdayan ocak!
bugünkü mideler kavi, bugünkü çorbalar sıcak,
atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak...
yiyin efendiler yiyin, bu han-ı iştiha sizin,
doyunca, tıksırınca, çatlayıncaya kadar yiyin