çok güzel replikler barındıran, her izlediğimde aynı keyfi aldığım film.
- siz ne istediğinizi bilmiyorsunuz.
- biliyorum ama söyleyemiyorum ki.
- kuzum siz deli misiniz yoksa.
her izleyişte gülşen bubikoğlu'na, daha da çok zehra karakterine aşık olunuyor ister istemez. ayrıca, otobüse bindikleri sahnede, keşke beni de öpseydi, ne yakışıklıymış diyen kıza, aman ne salak şeysin demesi de sevimlilik abideliğini kanıtlar nitelikteydi. bir film ama, erkek de, kız da kendine çok dersler çıkarabilir bu filmden bence.
en sevdiğim türk filmlerinden biridir. tarık akan yüzsüzlüğü ve çapkınlığı ile idolüm olmuştur benim bu filmde. duygusal müziği ise efsanedir. ne kadar romantik ya o zamanlarda yaşamak vardı. filmde oynayan gençlerin hepsi şimdi anneannem yaşında. https://youtu.be/itmLpcmOtvg philippe sarde - martini dry müziğin adı.
herşeyden ziyade adile naşit'in oyunculuğuna hayran olunası film. o nasıl evde kalmış kız kurusu rolü canlandırmasıdır. balkona çıkıp şarkı söyleyerek esnafları bir bir ayarttığı sahnenin hastasıyım.
komedi anlamında ciddi manada çok az rakibi olan filmdir. içinde romantik komedi klişeleri barındırsa da bize özgü öğelerle bezenerek bunun yarattığı sıkıcı etkiyi en aza indirmiştir.
gülşen bubikOğlu ve tarık akanın rol aldığı, 'Eski filimler bile bambaşkaydı be!' Dedirten yeşilçam filmlerinden bir tanesidir.
O zamanın aşkları bile masumdu be..
--spoiler--
Huriye: Buyrun, bir yer mi arıyorsunuz?
Ferit: Şey ben elektrikçiyim de kontak var mı, diye bakıcaktım.
Huriye: Buyrun bakın tabii Kontak olmaz olur mu! Vardır elbet, buyrun.
Huriye: Sizi Allah mı gönderdi?
Ferit: Hayır, şirket gönderdi. Fakat burada bir bozukluk yok. Bir de ana sigortanıza bakabilir miyim?
Huriye: Anacığım sizlere ömür, ama benim nereme isterseniz bakabilirsiniz.
Ferit: Ana sigorta aşağıdadır. Ben bir inip baka...
Huriye: Aa valla olmaz, bir kahve içmeden bir yere bırakmam.
Ferit: Ama işim var.
Huriye: Öyleyse şeker alın. Biliyor musunuz yalnızlık çok kötü bir şey. Hele gençlikte.
Ferit: Öyledir.
Huriye: Bekarsınız herhalde?
Ferit: Evet.
Huriye: Ben de sizin gibiyim. Ne tuhaf değil mi nasıl da tanışıp arkadaş oluverdik. Kusura bakmayın kılığımda pek kötü. Durun hemen giyinip gelirim.
Ferit: Zahmet etmeyin. Ben sonra gene gelirim.
Huriye: Ne zaman, ne zaman?
Ferit: Ne zaman isterseniz?
Huriye: (baygın bir şekilde) sahi mi?
--spoiler--
--spoiler--
Memur: Selim oğlu Ferit'i kocalığa kabul ediyor musunuz?
Huriye: Nasıl etmem? Sevişiyoruz.
Memur: Evet mi, hayır mı?
Huriye: Evet!
Memur: Siz, Hasan kızı Huriye'yi zevceliğe kabul ediyor musunuz?
Huriye: Ediyor ediyor!
Memur: Sus hanım kendisi cevap versin!
(sessizlik olur)
Memur: Cevabınızı bekliyoruz efendim.
Huriye: Evet desene!
--spoiler--