siz 'ce ee ehehe hadi bakayım eheh bak bak bebiş' gibi cümleler sarfedip, o ciddi görüntünüzden maymunluğa geçiş yaparken, bebeğin hoşuna gideceğini düşünürsünüz fakat kapağı yersiniz. oehh.
ya da mesela çocuğunun okuldan bir arkadaşı arasa telefonu sen açsan;
+iyi akşamlar ben (çocuğun ismi söyleniyor) oğlunuzun okuldan arkadaşıyım , onu telefona alabilir miyim?
-Hayır velet siktir git başkasını ara.
desen. Sen onu görmesen bile mutlaka surat ifadesi değişir, belki ağlar ve hemen telefonu kapatır.
1980'li yıllarda tan gazetesine bolca haber olabilecek bebektir. yeni nesiller pek bilmez. o yıllarda tan, güneş gibi gazetelerde "sakallı bebek doğdu, felan tarihte kıyamet kopacak dedi." diye haberler verilirdi. haberin yanına da sakallı bebeğin robot resmi çizilirdi. o resim 1 hafta çocuk hafızamdan çıkmazdı. ah o basın ilkeleri ah! nerdeymiş o zamanlar!
manşet: bebek küfür etti
agucuk bugucuk diye seslenilen 5 aylık bebek .... diye küfür etti. ardından kurban bayramının 4.günü kıyametin kopacağını söyledi. yan tarafta tanıkların anlatımına göre bebeğin robot resmini veriyoruz.
bazen yaptığınız maymunluklara öyle bir bakıyorlar ki. o surattaki ciddiyet mahkeme duvarında yok. sanki ben bebek o yetişkin. çarptığımın bebeği. gülsen ne var.
işte öyle anlarda bu lafı söylemese de siz bakışlarından hissedersiniz.
agucuk denilen bebek geçen bana " türküye okumuyor ağbi yeaa" dedi.
çok fazla ciddiye almadım. zira kitap okumanın övülmesi son derece itici geliyor. üstelik ülkemizdeki okunan kitapların leşliğini de göz önünde bulundurursak.