saat 04.04... ''biri beni düşünüyor galiba'' diye iç geçirdim...
sonra durgunlaştım birden. ''kim düşünüyor seni'' dedim kendime. pakettin bir sigara çıkardım. allah ın cezası sigarayı yaktım.
ve tekrarladım yine, ''kim düşünüyor seni''...
kim mi? hiç kimse...
bir kor oturdu yüreğimin tam ortasına... kötü oldum bir daha... kimsenin düşünmemesi önemli değil, sen düşünmüyorsun ya beni, bir gece olsun benim için oturup adıma tek bir şarkı dinlemedin ya, o koyuyor işte...
şu dünyada hiçbir şey yakmıyor canımı ama senin beni düşünmediğini hissediyorum ya, sana yemin olsun ki, dünyada en çok değer verdiğim senin üzerine yemin ederim ki, işte o zaman acizim ben.o zaman korkuyorum ben ve sadece o zaman ağlıyorum ben...
bir cinnet geldi yine, filmlerdeki gibi masanın üzerinde ne varsa fırlatmak istideim, dağıtmak, kırmak, dökmek istedim her şeyi ve kendimi...
sıktım kendimi ve yumruğumu o anda. vurmak istedim masaya yumruğumu. ama yetmedi gücüm.
bir damla gözyaşım süzüldü yanağımdan... elim ayağım boşaldı o an...ardından bir damla daha geldi. ve bir tane daha...
09.06.07 istanbul
bu gece yine aynı...
saat yine 04.04, yine acizim, yine sigara içiyorum...
yine düşünmüyorsun beni... ve ben yine ağlıyorum...
neden deme bana, ağlıyorum işte
acıdan bahsetme bana, o kadar rahatladım ki şimdi
devam et deme bana, cevap verecek halim kalmadı
uyu hadi deme sakın, rahat bir uyku değil hakettiğim
üzgünüm, ağlıyorum şimdi, bana diyemediğin onca lafı haykırıp
ağlıyorum, mezarının başında*