the conquerors eklenti paketinin bir efsane oldugu, ustune baska bir strateji oyununun gelmeyecegine inandıgım, evde 4 kisi birden oynandıgı takdirde saatlerin nasıl gectigini hissettirmeyen, bulasılmadıysa mumkunse baslanmaması tavsiye edilen bilgisayar oyunu...
Multiplayerda bence Starcraft'dan sonra en zevkli oyundur. Ancak aşırı konsantrasyon ve saatler süren savaşın gerginliğinden dolayı sinire kesmiş yenik oyuncuların ileride kalp ve sindirim sistemi sorunlarının esas kaynağı olacaktır.
hemen hemen her memleket varken sparta'lıları es geçen oyun. yapardık beş on tane sparta askeri, 150 kişilik persleri veya hunları hatta bizanslıları dize getirirdik. temizinden 100 tane sparta'lı askerle tüm ırkları üçe katlayıp beşle çarpar, belki de bilgisayarın kitlenmesine, windows'un çökmesine sebep olurduk. ah ulan ah.
gecenin ilerleyen saatleri multiplayer çarpışılmaktadır. sazan arkadaşın uykusu gelmiştir ve saatlerce ordu yapmanın yorgunluguyla adam kendi ordusundan korkup
-Hassiktir kim lan bu sarılar bana dalmış
-muhaaahaa Abi sarı sensin.
-Ha tamam ben yatayım en iyisi.
üzerinde rakip tanımadığım oyun. oyun içindeki her ülkenin kalesinden çıkan bir özel asker var mesela;
teutons=almanların askeri=teutonic knight bu asker çok yavaş ama çok sağlam bir piyadedir. yapıya çok vurur diğer tüm piyadeleri alır.
ama yine de kanımca oyunun en güçlü ülkesi saracens=araplar
türk askerlerinin "saldır!" , "hücum!" , "allah allah?" tepkileri verdiği oyundur.
ilginç olanı ise "saldır" ve "hücum" dan sonra ünlem varken, "allah allah" tepkisinden sonra soru işareti olmasıdır, askerler dini sorguluyormuş izlenimi verilmeye çalışılmış olabilir.
Persians'ları karşıma alıp, zorluk derecesini hardest yaptıktan sonra, 28 filin geldiğini önceden farkedemeyip, en son işçime kadar bütün şehri fillerin altında kalmasını izlediğim fakat her halukarda zevk veren oyun.
arkadaşlarla toplanıp multiplayer oynamanın ayrı bir tat verdiği oyun. **
geçen sene, okuldaki arkadaşlarla(4-8 kişi) "strateji saatleri" adı altında toplanıp oynadığımız oyun. ey gidi ey ne keklerdim arkadaşları 'alp 1000 odun yollasana', 'yusuf 1000 altın yollasana'.*
bir süre sonra bayınca artık işi fanteziye vurup 150 tane paladin, 150 tane village ve benzeri abukluklar yapmanıza vesile olan oyun. bir de düşman marketinden altın trade'i yapmak vardı... *
conquerors versiyonunu da, kendisini de 7 yıldır oynadığım fakat bıkamadığım oyun. nice oyunlar geldi geçti, 2 ayda tarih oldu ama efsane, hala bilgisayarımda yerini koruyor.
henüz birer ergenken çeşitli efsanelerine maruz kaldığımız oyun. sırf bu efsaneler yüzünden persleri almayı yasaklardık birbirimize. halbuki filleri yerle yeksan etmek o kadar da zor değildi. hatta küçük çapta bir fil ordusu tertip eden bir oyuncu için felakete varacak bir hamleydi bu. zira filler yavaş olduklarından büyücüler tarafından daha menzilin yarısını bile geçemeden karşı saflara çevriliyorlardı. yani fil avantajı yok olduğu gibi dezavantaja dönüşüyordu. ha yok hacı ben illa öldüreceğim diyorsanız her fil için yaklaşık 7 kişilik bir spearman takımı yeterli oluyor.
o değil de hala oynuyorum ben age of kings'i. şansını denemek isteyen arkadaşlar mesaj atsınlar*
internet kafelerde de strateji oyunu oynanabileceğini kanıtlanmış oyunlardandır. ayrıca bir arkadaşımın türk olup derenin yanına cami yaptığı, dereyi de askerlerine şadırvan olarak kullandırttığı oyun. *
adresinden indirdiğiniz programın ardından bilgisayarınza yüklü oyun sonrasında günlerce dünyanın dört bir yanından farklı milletlerden playerlarla oynamanın zevkine vardığınız oyun
ceşitli oynama şekilleri vardır favori olanım custom scenerio CBA=castles blood auto olanıdır basitce anlatmak gerekirse 4 adet kaleniz var otomatik askeriniz cıkıo düşman kale ve kapılarını yıktığınızda işci alıp gelişiyosunuz ceşitli kill sayılarında cağ alıyosunuz
(bkz: anlatılmaz yaşanır)