kendi kendine konuştu Bıyık, susuştu. buko'dan bir cümle geldi aklına; düşünceler, beyninin içinde lağım çukurundan ağır aksak akan boklar gibi ilerliyordu.
aynen jeskalaynen.
bir kaçını kenara çekti, ortalık biraz açılsın istedi.
o çektikçe yerleri daha fazla karışmıştı, düşünme yetisini kaybetmek üzereydi.
çığlığı, içinde patlattı!..
kaynayan kan, soğuk çığlıklarla harmanlandı, cinnet; uğruna bir sürü çocukları insanların ellerinden almışken ve getirmeye çıkıp da kendi giden bir sürü yitik varken, bir sniper'ın nefesini koklar gibi, arkasına baka baka uzaklaşmıştı.