sucuk ve kaymağı ile meşhur bir kent. dinar diye bir kazası var, deprem sonrası çok üzülmüştük görüntülerine. kenan doğulu da klip çekmişti o görüntülerle.
sonrasında iş için afyona gittim. yerli halkla konuştuğumda dinarla ilgili çok olumsuz şeyler söylediler. düzgün insan oranının çok az olduğunu, hatta ileri gidip depremin boş yere vurmadığına dair gereksiz esprilere dahi girdiler. tabii ki her bölgede benzer şeyler oluyor ama dinar beni şaşırttı. ayrıca dinar ilçesi uzaktan bakıldığında pek geri kalmış görüntü vermekteydi bir 10 yıl önce.
bir dazkırı diye bir enteresan isimli ilçesi vardı, o da aklıma geldi.
''Akreon'' kalesi denilen kuşatılması güç kale, Selçuklu Sultanı Kılıç Arslan tarafından alınmıştır. O tarihten beri karalar giymiş bu kaleye ''Karahisar'' denildi. Selçuklu Sultanı I. Alaaddin Keykubad bu kaleyi yeniden onarım yaptırarak, hazinelerini buraya taşıttı. Kalenin eteğinde bulunan şehri Karahisarı Devle adı verildi. Selçuklu Devletinin ünlü veziri Sahip Ata Fahreddin Ali hazinelerin bekçiliğini yapmak ve şehri Moğol akınlarından korumak üzere buraya yerleşti. Bundan dolayı şehre: ''Karahisar-ı Sahip'' denildi. Daha sonra başına Afyon eklenerek Afyonkarahisar adı verildi.
Adını uyuşturucu hammaddesi haşhaş yetiştiriciliğinden almış olan, türkiyenin güneyinde yer almasına karşılık engebesinden ötürü soğuk bir şehir.
Hayatımda yalnızca bir afyonlu tanıma imkanım oldu.