#5435504 hasan cemal'e aydın diyebilen yazardır. tebrik edilmeli, alkışlanmaldır. Aydın duruşu böyle ise, yok ben almayayım, aldırtmayayım. Siz aydın olunuz.
#5434775 girisiyle aydın duruşunu da gösteren şahsiyet. maşallah yaftalar gırla gider, ancak aydın duruşunun nasıl olduğunu da kendisi bize gösterir. Herşeyi bildiği için böyle konuşması, istediğine istediği sözü söylemesi normaldir.
Fakat, Bilkentli öğrencilerin içinde burslular olabileceğini de düşünmelidir. Ancak yok efem gene de bunların paralısı da var diyorsanız, Kul hakkını önemsemeyip, garibanı düşünmeyip, audi q7 modasına sahip türbanlı bacılarımızı da tartışalım isterseniz. komşusunun aç halini görmeyip, kollarına altını takan bacılarımızı, yahut, siftah ettik yandakine git demekten aciz hep bana diyen hacılarımızı. Hatta faiz'e haram diyerek, borsada hisse senedinden para kazananların helal işlerini(ama Allah bilir efes hisselerine dokunmuyorlar pek).
Aydın olmak biraz da yaftalamadan düşünmektir. Ben hasan cemal'in içinde olduğu bir sıfata asla sahip olmam yine ama bari yaftalamadan düşünün demiyor mu zaman gazetesi? geleneğine uy biraz ey insanoğlu! Yoksa onlar da gelir senin gibilere fetullah gülen'i savunur lan bunlar der? bu da ancak çatışma yaratır. Sözlük yazarı olmak için uğraşmak daha hayırlıdır, ağzına ne gelirse söylemek değil!
(#5434775) aynı entry nin altına not düştüm fikirlerimi, buyrun ordan okuyun. faşizm le mücadele etmek aydın tavrının kendisidir bizzat, başka sözü bugün ihtiyaç yoktur, ergenekon davasında savcıdan yana olmaktır aydın tavrı, başka bir noktada aydın olunamaz bugünün türkiye sinde. bir çete devletin içine yerleşmiş, sagdan soldan adam öldürüyor, kahvehane tarayıp sag-sol, alevi sünni kışkırtması yapıyorsa, gerçegin yanında durmak aydın tavrıdır, gerçek, ülkenin en büyük kurumunun içini işaret ediyorsa, onun içini temizlyene kadar başka konudan bahsetmemektir aydın olmak. bir taraftan yalakalık yapıp, bir taraftan insan haklarından bilmem neden bahsetmekle aydın olunmaz, hasan cemal ne demiştir, 12 eylül öncesi kendilerinin kullanıldıgını itiraf etmiştir, kendi öldürdükleri arkadaşlarını sagcılar öldürdü diye sunarak çatışma ortamı çıkardıklarını itiraf etmiştir, bugünde ergenekon savcısından yana tavır koymaktadır. daha ne yapmalıdır aydın olmak için? aydın ne ki başka?
- affetmem çizerim!
+ yapma tamam bak dur.
- affetmem dedim lan. allll!!!
+ görürsün ben de senin din kültürü kitabını çizicem
- yapma bak hocaya söylerim hocaaağğğmm!!
muhsin yazıcıoğlu; 75-80 arası ülkücüler tarafından işlenmiş tüm cinayetlerde parmağı olan, maraş katliamını planlayan örgütleyen kişidir. hakkı olduğu şekilde maraştan dönerken kan çukuru isimli yerde helikopterle düşüp ölmüştür. şehit falan değildir. yıllar önce yarattığı kan çukurlarının hakkını öldüğü yerin adı ile almış cebine gitmiştir.
evet muhsin yazıcıoglu nun şehit edildigine inanan, üzülen namazına iştirak etmiş, onu yakından tanıma fırsatı bulmuş yazardır, nasıl ki muhsin yazıcıoglu bugün sivas katliamından bile daha dün olmuş olaydan sorumlulugu olmamasına ve hatta katliamdan kurtulmuş 35 kişiyi bizzat il başkanına talimatlar vererek kurtarmış bile olsa, bugün bazı gerizekalı ahmak bünyeler tarafından suçlanıyorsa, diger durumda kanımca aynıdır.
o aşagılık pankartı taşıyan çocukla serdar arseven buluşmuş ve konuşmuştur, çocuyk pankartı bazı kişilerin hazırlayıp getirdigini ve buda içlerinden bir tanesini üzerinde ne yazdıgına bakmadan aldıgını söylemiştir, gerizekalılıkta direndigi için maksatlı oldugunu anladıgımız bazı bünyeler ise hala konuşmaktadırlar, bunlar kendi inanç sistemi içinde hz alisiz aleviligi savunan zümredir aynı zamanda, bilmem anlatabiliyor muyum?
birincisi, asla kanıtlayamayacağınız çıkışlarla kendinizi bilmezlik etmeyin, bu ülkenin yasaları var,
ikincisi, sizin anladığınız tepki göstermek bir kalabalıkla yürüyüş yapmak ya da allah'u ekber seslenişleriyle yer basıp poster yakmak olabilir. birileri en azından köşelerine taşırken, "yerli" gazetelerin köşe yazıları ne yapmaktalar? nasıl tepkiler verdiler?
üçüncüsü, "yerli" vakit gibi hedef mi göstermeliler?
sizi muhasebenize göre; madem yılmaz özdil okuyanlar onun gibiler, siz de alperen ocağı'na üye *ilkel bir yaratık mısınız?
akp sempatizanı yazar. kendi kuyruğu acımış gibi rt erdoğan im gökçek'i savunup laf çarptığını zanneden biridir ayrıca.
bay erdoğan ve bay gökçek'in bizi ileriye götüreceğini düşünüyor.**
devletin paradigma değişiminin farkında olan , elitizmin değilde milletin kontrolündeki bir vatanın yolunun açıldığının , başları ayak edenlerin lağıma gönderildiğinin farkında olan yazar.
inandığı allahın ilk emri oku olmasına rağmen öncelikle kendi dinini okumayan, bilmeyen ama bilmemesine rağmen, atıp tutan tehdit eden el altından nick altında orospu evladı bu demeye çalışan; bireysel hareket etme yeteneğinden yoksun fethullahçı gölge.
*****
(#6496947) kendi düzeyine uygun bir küfür yazarak hadis diyen, söylenecek sözün bittigi kiişlik, buyrun annesinden dinleyelim kendisini,
"ben jack i en az iki çeşit spermi karıştırarak ürettim, o da dogrusu bunun hakkını verdi" (jackskellington un annesi).
*************
yukarıdaki cümleleri yazmış, kini ile dopdolu çöl bedevisi aşığı.
**************************
kendisine cevaben; işlerine geldiğinde kim diyor? buhari diyor diyerek hemen hadis var efem peygamber demiş efem diyerek alıntı yaptıkları yine buhariden ve diğer hadis kitaplarından alınmış olan kaynak göstermek sanırım faydalı olur. belirtmiş oldğum hadis, hadistir.bnim uydurmam değildir. dini uyduran ben değilim kendi cehalet dolu dünyanızda sizsiniz.
ve tüm sözlüğe; fethullahçı müslüman budur. bir fazlası değildir. okumaz. cahildir. kendi dinini bilmez. bilene de anca küfreder tehdit eder.
<Alıntı>
Karılarından Aişe, Muhammed'e şöyle diyor:
-"Ma era rabbeke illa yüsariu hevake" (Bkz. Buhari, e's-Sahih, Kitabu't-Tefsir/33/7,Kitabu'n-Nikah/29;Diyanet yayınlarından Tecrid, hadis no:1721;Müslim, e's-Sahih, Kitabu'r-Rıda/49,hadis no:1464;ibn Mace Sünen, Kitabu'No:-Nikah/57, hadis No: 200; Ahmed ibn Hanbel,6/134,158)
Nedir bu sözün Türkçesi?
"Vallahi Rabbinin, senin arzunu hemen yerine getirdiğini görüyorum." (Ahmed Davudoğlu, Sahih-i Müslim Terceme ve Şerhi. 7/402)
"Bakıyorum da, senin Efendi Tanrın , yalnızca senin şeyinin keyfini (hevanı) yerine getirmek için koşuyor."
Hadiste, efendi tanrının yalnızca Muhammed'in hevası için koştuğu açıkça belirtiliyor.
Heva: insanın arzusu, isteği. Ama buradaki herhangi bir arzu, istek değil; cinsel istektir söz konusu olan. Çünkü buradaki konu, cinsel isteğin üzerinde durulduğu bir konu. Ayrıca "heva" söylendiğinde ilkin bu kavramda kullanılır. Rağıp da, heva için : "Meylun'nefsi ile'eş-şehveti" (Bkz. Müfredat, Heva) diyor. Yani "nefsin şehvete eğilimi."
Rağıp, aynı yerde, hevanın "şehvete eğilimli olan nefsin kendisi için de söylenebileceği"ni belirtiyor.
Aişe neden böyle diyor?
Muhammed'in çok karısı var. Yaşlanmış olan Sevde Bint Zema'nın dışında hepsi genç, hepsi güzel. Ve hepsi de cinsel istekli. Adalet olsun diye, Muhammed'in bunlarla cinsel birleşmesi sıraya konmuştur. Sevde'nin dışında kimse, sırasını başkasına kaptırmak istemiyor. işte bu böyleyken, "ayet" geliyor; durumu değiştiriyor:
Muhammed'in "heva"sı, "adalet"in önüne geçiyor:
Muhammed'in kadın seçimi, cinsel alandaki isteği, hadisteki sözcüğü ile hevası, adalete baskın geliyor ve sıra Muhammed'in isteği doğrultusunda, ayetle bozuluyor. Ahzap suresinin 51. Ayeti şu sözlerle başlıyor:
-"(Ey Muhammed!) Onlardan (yani karılarından) dilediğini geriye bırakır, dilediğini öne alabilirsin..."
jackskellington a haketmedigi halde ve silinecegini bilerek yinede, (#6537532) entry i yazan yazardır, bazılarının yüzüne tükürmek bile ona deger vermek oldugunu bilsede, dayanamamış yazmıştır, üstelik onun inandıgı degerin ne oldugunu tahmin ettigi ve ona asla küfür etmedigi içindekendisini tebrik etmektedir, küfür bile bazen anlamını kaybediyor bazı insan görüntülü bünyeler için.
